Bakışlarım masadaydı. Yaklaşık on dakikadır sessizlik hakimdi. Boğazını temizledi Chanyeol. "Konuşsak mı artık?" Bakışlarımı kaldırdım.
Baekhee derin bir nefes aldı. "Sunmi ile, bir ilişki yaşıyordum." Diye mırıldandı gözlerimin içine bakamazken. "Söyledikleri, beni çok sinirlendirdi. Chanyeol'un, seni aldattığını düşündüm. Amacım, hem seni uyarmaktı hemde Chanyeol'u sevgilimden uzak tutmaktı Baekhyun."
Önümde duran kahveden büyük bir yudum aldım. Kahve hamilelikte çok önerilmediği için içinde oldukça az kahve olan bir tane tercih etmiştim.
"Beni uyarmadın Baekhee. İlişkimi bozmaya çalıştın sen. Bunların arasında büyük bir fark var. Eğer beni uyarmak isteseydin yalnızca benimle konuşman gerekirdi. Düzgünce her şeyi anlatman. Sen hiç birini yapmadın."
"Hatalıyım biliyorum." Dedi ben sustuğumda. "Sunmi'ye güvendim, kendi ilişkimi düşündüm bencilce hareket ettim kabul ediyorum. Beni, affetmeni bekleyeceğim Baekhyun. Dolaylı veya değil zarar görmene neden oldum. Neredeyse hayatının kaybediyordun, bebeğini kaybetme ihtimalin de vardı. Bunlara neden oldum, kendimi o kadar kötü hissediyorum ki."
"Aşk, sevgi. Bunlar insanın gözünü kör edebilir evet. Bir şey diyemem."Chanyeol'a döndüm. Hafifçe gülümsedim. Kalbim ona baktığımda bile rahatlıyordu.
"Chanyeol'a tüm kalbimle aşığım. Yıllarca, bekledim. Sonunda o da beni benim onu sevdiğim kadar çok seviyor." Karnımı okşadım. "Bir bebek bekliyorum. Yakın zamanda sevdiğim adamla evleneceğim bir ailem olacak."
Derin bir nefes aldım ve yutkundum. "Sen benim kardeşimsin. Ne olmuş olursa olsun, sana düşman değilim, olamam olmak istemiyorum. Ama eskisi gibi olmam zaman alır. Eğer Sunmi ile devam edeceksen hayatlarımızın birbirinden uzak olması en mantıklısı."
"Onunla devam etmeyeceğim." Dedi bakışlarını masaya çevirirken. "Beni sevmediğini biliyorum, yalnız başıma uğraştım şimdiye kadar. Devam etmeyeceğim. O beni kötü etkiliyor."
İç çektim. "Senin için en iyisi, inan bana." Chanyeol hafifçe gülümsedi, elimi tuttu ve bacağının üzerine bıraktı yavaşça. "En azından konuşmanız iyi oldu, ikinizin de daha iyi olduğunu düşünüyorum."
Baekhee gülümsedi. "Teşekkür ederim Chan. Ben, seni saçma sapan suçlamışken sen kardeşim ile görüşmemi sağladın." Yutkundu. "Her zaman iyi bir dosttun. Sana olan davranışlarım için de özür dilerim."
Chanyeol başını hafifçe salladı. "Rica ederim. Bunu senin için değil Baekhyun için yaptım." Bakışları bana döndü. Hafifçe gülümsedim. İç çekti.
"Onun güzel kalbinin kırılmasını istemiyorum hiç. Kendi kendini üzecekti biliyorum. Bunun için yaptım."
Baekhee iç çekti. "Yine de teşekkür ederim." Yavaşça kalktı ve masaya bıraktığı çantasını da aldı. "Bir süre Amerika'ya gideceğim. Kafamı dinlemem gerek. Düğün günü belirlendiğinde annem söyler zaten. Geleceğim."
Başımı salladım. "Dikkatli ol." Gülümsedi. "sende Baekhyunnie, sende dikkatli ol."
Kafeden çıktığında iç çektim. Başta gerilmiş olsam da iyi gitmişti. "İyi misin güzelim?" Diye sordu Chanyeol elimin üzerini okşarken.
Hafifçe gülümsedim. "Teşekkür ederim." Diye mırıldandım. "Beni benden çok düşündüğün için. Çok güzel hissettiriyormuş."
Yaklaştı ve yumuşak bir öpüş verdi yanağıma. "Bundan sonra kendimden çok seni düşüneceğim." Gülümsedi aklına bir şey gelmiş gibi. "Bir de bebeğimiz var tabii. İkinizi demek daha doğru."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Twin/Chanbaek
FanfictionBaekhyun Chanyeol için yıllardır görünmez olan ikizdi. Chanyeol öğrendiği gerçekten sonra ise artık onu görmeye başlayacaktı.