Herkes Kaybedicek

36

Ömer kliniğe gitti bu gün yeni hastası gelecekti. İkisi hazırlanıp kliniğe gittiler. Ömeri kliniğe bıraktıktan hemen sonra telefonu çaldı.

"Efendim Jack?"

"Nasılsın?"

"İyiyim. Sen?"

"Bende iyi. Hadi gel bu gün bir şeyler yapalım. Sahile gelsene"

"Tamam. Ben dışarıdayım geçiyorum sahile"

"Tamam bende çıktım şimdi evden"

Hürkan sahile gidip kumlara oturdu bağdaş kurarak kısa süre sonra yanına kıvır kıvır saçıyla kahve rengi büyük düğmeleri olan bej bir gömlekle aynı renkte şortlu biri gelmişti. Jack'i süzdü ve elini kaldırdı. Klasik selamlaşmalarını yaptılar sonrasında Jack Hürkanın yanına oturdu. Beraber denizde eriyen güneşi izlediler. Jack Hürkana bakıp dudaklarını ıslattı sonra önüne döndü.

"Büyüleyici değil mi?"

"Ha? Evet"

"Ee ne konuşacaksın benimle. Alelacele çağırdın"

"Hiiç. Seni görmek istedim"

"Pekii.. bu gün olması gerekenden fazla lolitasın" güldü
"Gay herif"

"Gay sensin lan. Sanki benim erkek sevgilim var he. Diyene bak"

"Doğru senin hiç sevgilin olmadı"

"..eh evet"

"Sevişmemek nasıl bir his"

"Sağ elim var bebek"

"Malsın he"

"Sağ ol ya sağ ol"

Beraber sustular, denizi dinlediler ve yakındaki cluptan gelen sesi de dinlediler. Jack elini Hürkanın elinin üstüne koydu. Hürkan eline baktı sonra Jack'e baktı.

"Ya yok senin gayliğin üstünde bu gün. Ben gideyim yoksa kaza çıkacak"

"Çıkar mı? Çıkmaz ki"

"Mal he. Çıkmaz tabi"

"..."

"Bak sana ne anlatıcam. Bu ciddi bir mesele ciddi ol bebek tamam?"

"Tamam"

Hürkan Jack'e döndü ve elleriyle kumlarla oynadı.

"Sıla.. büyük piç çıktı. Sadist dün eve girmiş amk. Sonra bayıldım. Ömeri kaçırmışlar sonra benim kıyafetlerimi giyip Ömerin gözü önünde kardeşini öldürdüler. Ailesinden kalan son kişiyi... ve bu yüzden kavga ettik Ömerle. Sonra onu yakalayacağım diye dikişlerim patladı"

Jack elini Hürkanın sırtında gezdirirken bir anda durdu ve elini çenesine götürüp yüzüne bakmasını sağladı.

"Ne dikişi..?"

Hürkan belinden dikişleri gösterdi ve kafasını denize çevirdi.

"Her şeyi hatırladığım an şok geçirdim ve intihara kalkıştım. Karnıma üç dört defa bıçak sokmuşum"

Jack elini dikişin kenarında gezdirdi ve içi sızlarcasına ses çıkardı.

"Büyütme o kadar. Şu an acımıyor"

"Ama acıyordu bir ara"

Hürkan telefonunu çıkartıp kulaklığını taktı ve birini Jacke verdi diğerini kendi taktı.

"Ben şeytan mıyım?"

"Nerden çıkardın?"

"... ben birisini ö-ö... ah-"

"Hayır. Hayır değilsin. Sen mutluluğu aradın sevgilinle beraber sadece"

Hürkan tekrar denize döndü ve Jack'in kafasını eliyle hafifçe eğip omzuna yasladı. Telefonundan "Måneskin-I wanna be your Slave" şarkısını açtı.

Şarkının ilerleyen dakikalarından bir kaç söz söylüyordu arada Jack
"..."
"Biliyorum benden korkuyorsun.."
"..."
"Günahın olmak istiyorum Günah çıkartıcın olmak istiyorum"
"..."
"Çünkü ben kurtuluşu arayan bir şeytanım.."
"..."
"Kurtuluşu arayan bir katilim..."
"..."
"Kölen olmak istiyorum,sahibin olmak istiyorum"
"..."
"Eğer beni kullanmak istersen kuklan olabilirim"

Şarkı bittiğinde Hürkan konuştu.

"Benim için şarkıyı çevirdiğin için teşekkürler ama ingilizce biliyorum"

"Heheh olsun ne olacak"

Ömer arıyordu. Jack'in kulağından kulaklığı çıkarmadan telefonu açtı.

"Efendim bebeğim"

"Nerdesin ya?"

"Sahildeyim Jackle"

"Hee. Gelip alacak mısın beni yoksa konu derin mi?"

"Derin deme bana ya... tabiki gelip alacağım. Sen bekle klinikte"

"Tamam Hürkan"

Hürkan telefonu kapadı ve Jack kafasını kaldırdı. Hürkan ayağa kalkıp Jackin saçlarını karıştırdı.

"Ben kaçıyorum. Canın istediğinde ara... bir de hava soğuyacak eve geç"

"Geçmeyi düşünmüyorum. Dışarda sabahlıcam"

"Yine mi? Hava bu gün soğuk ama"

"İyi tamama giderim eve-"

"İnandırıcı oyna bari"

Jack güldü, Hürkan hırkasını çıkartıp Jack'in omzuna bıraktı. Jack kafasını kaldırıp Hürkana baktı

"Ha?"

Hürkan güldü ve sahilden kliniğe geçti. Ömeri aldı ve eve ilerlediler.

"İlk seans nasıldı?"

"Güzel, devam etmek istediğini söyledi"

"Harika bebeğim. Yeni bir para kaynağı"

"Ya öyle deme. Ayıp"

"Senden başka duyan yok ki n'olacak"

"Bir şey demicem"

  Eve girdiler ve beraber akşam yemeği hazırlamaya başladılar.

"Jackle neler yaptınız?"

"Iı-ıı... şarkı dinledik biraz birazda dertleştik... biraz kötüymüşte ondan"

"Niye bir saat düşündün canım"

"Hiiç"

"...emin misin?"