Yeni Çocuk

4.2K 185 6
                                    

Kendimi toparlayıp okula gitmeye başladım. Kafam çok karışıktı artık. Neydim ben? Deliriyor muyum? Sinirlerim çok bozuk artık. Okula geldiğimde Maria kapıda bekliyordu. Beni görünce sevinçten çığlık attı. "Ah, Natalia!" Koşarak yanına gittim ve sarıldım. "Seni çok özledim!" dedi heyecanla. "Ben de seni çok özledim." dedim sevimli bir şekilde. "Sana hemen okulu tanıtacağım. Ama yok! Bir dakika, önce okulumuza yeni bir çocuk geldi. Okulun basketbol takımında. Ve çoook yakışıklı. Onunla tanışman lazım. Malum benim sevgilim var o yüzden ona asılamam tatlım. Ama onu diğer bütün kızlardan sakındım sana ayırdım yani. Şu an onunla çok yakın arkadaşız!" Heyecandan hızlı konuşan Maria'yı ağzım açık bir şekilde dediklerini dinliyordum. Zar zor dediklerine yetiştim! "Tamam pekala, kimmiş bu yeni çocuk?" "Adı, Daniel. Boyu 1.95! Yani onun yanında biraz şey... biraz minik kalırsın." dedi gülerek. Biraz mı? Ben 1.60 boyundayım ve bu çocuk... benden çok büyük. "Bizden 2 yaş büyük! Ve... sanırım penisi de 30 CM vardır!" diyince öksürmeye başladım. Bu ayrıntıya ne gerek vardı?! "Onu nerden gördün?" dedim şok içinde. Utanarak ağzını kapattı. "Görmedim canım! Basketbol maçında gri eşofman giyiyordu, belli oluyordu yani!" dedi gülerek. Aman tanrım kafayı yiyeceğim şimdi. Midem bulanmaya başladı. "Tamam biz artık gidelim Maria'cım!" "Ama yatakta da iyi olduğu söyleni-" "Hadi Maria!" ufak bir kahkaha atıp peşimden geldi. "Ah, işte o çocuk." dediği kadarda varmış. Çocuk gerçekten yakışıklıydı ve boyu... boyu uzundu! Ve... aman tanrım gri eşofman! Gri eşofman filan görmek istemiyorum, lütfen!.. Çocuk sanki düşüncelerimi okumuş gibi gülerek bana baktı ve yanımıza mı geliyor o? Evet, yanımıza geliyor! Offf ne yapacağım ben? Kalbim çok hızlı, ya saçmalarsam? Tamam Natalia sakin ol! Ve işe yanımıza geldi. "Selam Maria!" dedi gülümseyerek ve anında bana döndü. "Okulumuzda yeni misin?" diye sordu çekici bir sesle. "Evet. Yeniyim. Ben Natalia." dedim ve elimi uzattım. Çocuk sanki beni tanıyormuş gibi bakıyordu. Kaşlarını çattı. "Kokun..." sonra hemen toparladı. "Çok güzel." dedi gülerek. Gülümseyerek cevap verdim. Gayet sakin bir şekilde konuşuyorduk ama kalbim çok çok hızlıydı. Jackson biraz yaklaşmaya başladı. "Bu kadar heyecanlanmana gerek yok Natalia." dedi ve göz kırptı. Ne! Ben heyecanlandığımı belli etmedim ki! Kalbimin atış hızı o kadar mı yüksek çıkıyor. Aptal olma Natalia! Onu sadece sen duyabilirsin. Tabii bir vampir ya da kurt adam değilse! Hahahah her neyse. O an bir kız grubunun konuşmasını duyuyordum. Fısıldıyorlardı. "Yeni gelen kız ne kadar şanslı!" "Şanslı falan değil Millie! O sadece... bir sürtük! Hemen Daniel'a yanaştı. Ama ben Daniel'ı kurtaracağım o küçük fahişeden." dedi ve sırıtmaya başladı. Ben bunu nasıl duydum? Keşke duymasaydım. Şu an heyecandan değil, sinirden kalbim çok hızlı atıyordu. Daha önce hiç olmayan bir şey oldu. Öfkemi kontrol edemiyordum. Nefes alışlarım çok hızlıydı sanki bir atak geçiriyormuşum gibi. Canım yanıyordu... Daniel elimi tuttu ve beni götürmeye başladı. Ve ben hâlâ öfkeliydim. Ne oluyor bana? Neden bu kadar sinirliyim. Hiç umursamayacağım şeylere aşırı sinirleniyordum. Aman tanrım bir psikopata dönüşeceğim. Beni soyunma odasına götürdü galiba, sinirden hiçbir şey göremiyordum. Aklıma sadece o kızı öldürüp sonra da yiyebileceğim geliyordu. Ne? Ne yemesi? Natalia sapıttın iyice! Daniel kapıyı örttü ve beni duvara yasladı. "Sakin ol." dedi sakin ama düz bir sesle. "Yapamıyorum, olmuyor..." dedim acı içinde. Beni tutup kendine çevirdi. "Hemen şimdi sakin olman gerekiyor!" dedi. Onu da öldürmek istedim o an. "Git başımdan!" diye bağırdım ve yüzüne bir tokat attım. Aman tanrım, o ne?! Yüzü... kanıyordu. Tokat atınca bir insanın yüzü nasıl kanar? Ellerime baktım. Çok sivri tırnaklarım vardı. Hayal görüyorum sanıyordum ama hayır hayal değildi. Ayağa kalktım ve aynaya baktım. Gözlerim... gözlerimin rengi... sarı... ve bir anda kendimi Daniel'ın kollarında buldum.

Genç KurtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin