Canım Yanıyor

3.4K 169 3
                                    

Gözlerimi açtığımda okulun revirindeydim. Tüm bunlar neydi? Ne oldu bana? Tanrım düşünmemem gerek yoksa kafayı yiyeceğim. Ağır ağır kafamı sağa çevirdim. Daniel yanımdaydı. Beni bekliyordu. "Daniel..." dedim kısık bir sesle. Anında bana döndü. "Natalia, iyi misin?" "Ne oldu bana?" Sert bir şekilde bana bakıyordu. "Yakında öğreneceksin." dedi ve ayağa kalkmamda yardımcı oldu. Yani iyiydim, şu an...

İkimizde revirden çıktık. "Yüzün... geçmiş?" diye sordum. O kadar çok derinden çizilmişti ki, nasıl geçtiğini anlamadım. "Ah... mühim bir şey değil." dedi ve sınıfa girdik. "Aman tanrım Natalia? Ne oldu sana birden bire neden gittin?" Maria soru sorarak yanımıza geliyordu. "Ben... iyiyim. Bir şeyim yok." bana inanmayarak bakıyordu. "Gerçekten..." diye ekledim ve gülümsedim. Derin bir iç çekti. "Pekala, hadi yerimize geçelim ders başlayacak." dedi ve Maria'nın yanına oturdum. Herkes bana bakıyordu. Bu çok rahatsız ediciydi.

Dersin sonlarına geliyorduk. Bir anda herkesin benim hakkımda konuştuğunu duydum.
Kız: Hemen Daniel'a yanaştı sürtük.
Kız2: Bu kıza gününü göstereceğiz!
Kız3: Merak etmeyin kızlar. Bu kız okulun basketbol takımında. Ona orada gününü gösteririz.

Erkek: Beyler bakın bu kız benim. Yaklaşanı keserim.
Erkek2: Hassiktir lan! Nerden senin oluyor? Bu kız benim ve... ben bunu tavlarım.
Erkek3: Hadi iddaya girelim. Tavlayamayanlar, tavlayan kişiye büyük bir ödül verecek. Araba! Spor araba!
Erkek/Erkek2: Varız!

Yine oluyordu. Nefes alışlarım hızlanmaya başladı. Zil çalmasını bekliyordum. Ama zil bir türlü çalmak bilmiyordu. Kalbim çok hızlıydı. Yine ve yine çok öfkeliydim. Neler oluyor bana?..

Sanki zilin çalacağını anlamışım gibi hızla ayağa kalkıp koridora doğru koşmaya başladım. Kalbim çok hızlı, nefes alışlarım çok düzensiz ve boğuk, gözlerim yanıyordu. En son gözlerime baktığımda sarıydı. Hızla kızlar tuvaletine girdim ve aynaya baktım. Evet, gözlerim sarıydı. Kafam çok karışık! Neydi bu? Bunun adı neydi? Ağlamak istiyordum. O an sakinleşmek için yumruk yaptığım elimi aynaya vurdum. Her yer cam kırığıydı. Duvar... nasıl vurduğumu bilmiyordum ama çok sert vurmuştum. Duvar çatlamıştı. O an yavaş yavaş sakinleştim. Yere çömeldim. Bir anne karnındaki bebek gibi bacaklarıma sarılarak oturuyordum. Ağlıyordum. Canımı yakıyordu, bu şey her neyse canımı yakıyordu. Ben ağlamaya devam ederken kapı açıldı. İçeriye gireni görmedim, bakmıyordum. Kafamı kollarıma gömüp ağlıyordum. "Natalia?" gelen kişinin Daniel olduğunu anladım. Kafamı kaldırdığımda önce kırılan aynaya, sonra da bana baktı. Yanıma geldi ve bana sarıldı. "Geçecek, her şey düzelecek." dedi sakin ve yumuşak bir sesle. Geriye çekildim ve bağırmaya başladım. "Nasıl düzelecek? Nasıl! Canım yanıyor, bu sürekli olarak devam edecek anlıyor musun? Nasıl düzelecek?" dedim ve daha çok ağlamaya başladım. "Her şeyi öğreneceksin, her şeyi öğreteceğiz..."

Genç KurtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin