Genç Kurt

A/B Planı

Telefonumun çalması ile uyandım. Saat 8'di. Arayanın kim olduğuna bakmadan telefonu açtım.
"Uyandın mı uyuyan güzel?" arayan Daniel'di. Gülümseyerek yataktan kalktım.
Natalia: "Yeni uyandım."
Daniel: "Hazırlan, seni almaya geliyorum." uyumak çok güzeldi. Nasıl bırakacağım yatağımı? Oflayarak cevapladım.
Natalia: "Tamaaam." dedim ve telefonu kapattık. Üzerime siyah bir crop, altıma da siyah dar bir pantolon giydim. Saçlarımı da hafif dalgalandırdım. Hazırdım. Daniel'ın gelmesini aşağıda bekleyecektim.

***

Geldiklerini korna sesinden anlamıştım. Siyah spor ayakkabılarımı giydikten sonra dışarıya çıktım. Evet her şeyimi siyah yapıyorum. Siyahı seviyorum. O güzel, modası geçmeyen siyah...

Sürücü koltuğundaki Daniel'ın yanına geçtim. "Çok güzelsin." utanarak Daniel'a baktım. "Teşekkür ederim. Sen de çok yakışıklısın." dedim. Gülümsedi. "Aç mısın? Bir şeyler yemeye gidelim mi?" diye sordu huzurlu bir sesle. Acıkmıştım ve bu teklifi asla reddedemedim. "Evet, lütfen." dedim. "Yine herhangi bir rüya görüyor musun?" diye sordu. Düşündüm. "Hayır. Kötü rüyalar azalmaya başladı. Sanırım her geçen gün güçleniyorum ve kendime güvenim artıyor. Onun için korkularım da azalıyor... ama bir rüya görmüştüm en son... sınıfta kalıyordum." bunu dememle Daniel ufak bir kahkaha attı. Ben de gülümsedim. "Yani kısaca her şey yolunda diyorsun?" diye sordu sorusunu soru eki kullanmadan. "Diyorum." dedim ve gülümsedim.

***

Bir lokantada durduk. Ben menüye bakarken Daniel garsonu çağırıyordu. Garson yanımıza geldiģinde siparişlerimizi verdik ve beklemeye başladık. "Bir planımız var mı?" diye sordum. Daniel düşünceli bir şekilde baktı. "Aslında bir plan var. Ama nasıl olacak emin değiliz. Seni yem atmamız gerekecek gibi duruyor." kaşlarımı çattım. "Beni yem olarak mı kullanacaksınız?" çaresizce kafasını salladı. "Adamlar seni istiyor. O yüzden yem olarak kullanmalıyız seni. Yani... bir depo var. Jessica'ya onunla yüzleşmek istediğini, depoya gelmesini söylersin. Biz deponun dışında bir yerde bekleyeceğiz. Sen deponun içinde olacaksın. Onlar içeriye girdiğinde. Yavaş yavaş harekete geçeceğiz. Yani plan bu yönde. Bu A planı. B'yi bilmiyoruz." dedi. Aslında düşününce biraz mantıklıydı ama korkutucuydu da. Ya onlar önce davranıp bana saldırırsa? "Peki ya... başarılı olamazsak? Ya plan işlemezse? Ya da ölmüş olursam? O zaman ne olacak?" diye sıraladım sorularımı. Daniel düşünmeye başladı. "Bir an önce B planını bulup ikisi arasında değerlendirme yapmamız gerekiyor." dedi. Kafa salladım. Biz düşünürken o sırada kahvaltımız gelmişti.

***

Kahvaltımızı yaptıktan sonra Daniel hesabı istedi. Hesabı ödemesini beklerken telefonla ilgileniyordum. Birden telefon çalmaya başladı. Arayan Maria'ydı.
Natalia: Alo?
Maria: Nerdesiniz?
Natalia: Geliyoruz, yoldayız.
Maria: Tamam.
Natalia: Görüşmek üzere.
Maria: Ah, dur! Bu arada ben sanırım aşık oldum.
Natalia: Ne? Kime?!
Maria: Derek'e!
Natalia: Aman tanrım! Neden doğru düzgün birisini sevmiyorsun. O seni üzebilir. İnsanken zaten zorbaydı bu çocuk.
Maria: Sert erkekleri severim aşkım!
Natalia: Ha Ha Ha iyi sev. Sev de gör ebeninkini tersten.
Maria: A aa ne kadar ayıp. Niye görüyüm ya. Hem o öyle biri değildir eminim. Severse tam sever erkeklerden gibi duruyor. Hahaha
Natalia: Tamam tamam. Gelince konuşuruz.
Maria: Görüşürüzzz!

Telefonu kapattığımda Derek ve Maria ikilisini yan yana düşündüm. Ayy garipti. Neyse bu kadar düşünme yeter. Daniel hesabı ödedikten sonra dışarıya çıktık. Arabaya binip yola çıktık.

***

Yaklaşık yarım saatli bir yolculuktan sonra orman evine geldik. "Burası kimin evi?" diye sordum. "Mia'nın eviymiş." evin dışı çok tatlı duruyordu. Kapıyı çaldığımızda kapıyı Mia açtı. "Hoş geldin Natali! Evim nasıl?" içerisi gerçekten harikaydı. Gözlerime inanamaz şekilde bir Mia'ya bir eve baktım. "Harika!" dedim ve gülümsedim. Mia da aynı şekilde karşılık verdi. İçeriye geçip oturduğumuz da Alex düşünüyordu. Büyük ihtimal B planını düşünüyordu...
"Merhaba Natalia." dedi Alex. Kafa sallayarak selam verdim. "Sanırım A planını öğrendin?" kafa salladım. "Evet, öğrendim." "Peki ne düşünüyorsun?" düşünceli bir şekilde yüzüne baktım. "Yani... zarar görme ihtimalim yüksek. Eğer kokunuzu alırlarsa işler kızışabilir. Bence B planını bulalım hangisi iyi olursa ona göre sıralarız planları." kafasını salladı herkes. "Bence de." dedi Mike. Herkes sessiz bir şekilde B planını düşünmeye başladı. Ne yapabilirdik? Nasıl bir plan olmalıydı? Aklım bir yerden sonra duruyor sürekli. Lafa Derek girdi. "Bence A planını perşembe günü yapalım. Çünkü yağmur yağacağı söyleniyor ve kokumuzu alamazlar." "Evet." diye onayladı Mia. "B planına kurt avcılarını katabiliriz." dedi Mike. "O nasıl olacak?" diye sordu Alex. Hepimiz onu dinlemeye başladık. "Dediğimiz gibi Natalia o depoda olur. Ve yanımızda kurt avcıları da olur. Onların silahları kurtları anında öldürüyor. O yüzden Derek'in dediği gibi perşembe günü yağış ihtimali %90. O yüzden o gün yaparsak onların kokusunu da almazlar. Kurt avcıları da içeride bir yerde olurlar. Saklanırlar ve nişan alıp ateş ederler." Mike'ın bulduğu plan kulağa hoş geliyordu. Benim ölme ihtimalım düşüyordu en azından. "Olabilir." dedi Alex. "Olur. Bence çok iyi plan." dedi Daniel. "Pekala fazla uğraşmadan B planı önce A planı sonra olsun." dedim. Hepsi kafasını salladı. Plan bulma işi de tamamlandı. "Peki... bizim kurt olduğumuzu anlarlarsa?" diye sordu Mia. "Kurt avcısı olmak istediğimizi, kurtların ölmesi gerektiğini söylersek bize inanırlar. Onlar da o kadar beyin yok." dedi alex. Herkes onayladıktan sonra evlerimize dağıldık. Saat akşam 19:00'dı. Daniel beni eve bıraktı. "İyisin değil mi?" diye sordu. Gülümsedim. "İyiyim." dudağına ufak bir öpücük kondurduktan sonra arabadan inip eve girdim. Mutfakta ses geliyordu. "Anne? Sen mi geldin?" ses gelmemişti. Kaşlarımı çatarak mutfağa gittim. Gördüğüm kişi karşısında şok olmuştum.

Yorum ve oy kullanmayı unutmayın, bu benim için önemli! 💖
Fikirlerinizi belirtmekten çekinmeyin. 😋
Takip ederseniz eğer yayınlanacak olan kitaplarımdan haberdar olursunuz. O yüzden takip edin aşklar 💎