KESİT | Smut

1.9K 116 109
                                    

Bir eliyle biraz önce ten çorabını yırtarak çıkardığı bacağımı kavrayıp, kendi beline sardırdırdığında diğer eli sırtımda, iki kürek kemiğimin arasındaydı. Tamamen boş olan evdeki tek ses, dudaklarımız arasındaki ıslak temasların zaman zaman birbirinden ayrılması ve iştahla yeniden birleşmesinin sesiydi.

Beni koltuğa özenle yatırdığında, sırtımdaki eli çene köküme kaysa da baldırımı tutan parmakları yerinden ayrılmak bilmiyor, zaman zaman etimi sıkıyordu. Teninin alev gibi yandığını hissedebiliyordum. Kapalı gözlerinin altındaki soğuk mavilerin şimdi yangın yeri oluşunu, zaman zaman araladığı göz kapakları arasından görebiliyordum.

Dudaklarımız ayrıldığında, geriye çekilerek ıslanmış çehreme baktı. Dudakları öpüşümle şimdiden kızarmış ve şişmişti. Çenemdeki elinin baş parmağını alt dudağıma bastırıp, dudaklarımdan içeriye soktuğunda, önce gülümseyip sonra istediği şeyi yaparak emdim. Dudak ucu bir yana kıvrıldığında, vahşi bir bakış yolladı parmağını emdiğim dudaklarıma.

Bacağımı kavramayı bıraktığında bile indirmeyerek, ona sarılı bıraktım. Bu da istediği bir şeydi. Tensel uyumumuz, kesinlikle birbirimizi eritecek düzeyde büyüktü. Elini başımın yanına koyduğunda, parmağını çekti dudaklarımdan. Hiç beklemeden üzerime eğildiğinde, bölgemde hissettiğim sertlik, tatlı bir baş döngüsü yaydı bedenime. Bu çok fazla hoşuma gitmiş, hatta arada hiçbir şey olmadan ona dokunma arzumu arttırmıştı.

Yüzlerimiz karşı karşıya durduğunda, nefeslerimiz birbirine karıştı yeniden. Hiç beklemden kaldırdığım elimle, öne akan saçlarını geriye yatırarak tuttum. Başı eğildi. Heyecanla kalkıp, inen göğsüm, köprücük kemiklerimin ortasına dokunan dilini hissettiğimde duruldu. Tüm bedenim o an sadece bu anın tüm zevkini ezberlemeye odaklanmıştı. Islak dili kaydı.  Boğazıma kadar geldiğinde, başımı geriye atarak ona açı verdim. Bedenime dolan haz öylesine büyüktü ki, bir an önce aynısını ona yaşatmak için yanıp tutuşurken bir yandan da bu anın hiç bitmemesini istemiyordum.

Dili, çeneme kadar çıktığında, gülümsedim. Ve o da gülümsedi. Hafiften bir sesle hem de. Ama hareketlerini durdurmadı ve durduracak gibi de değildi. Islaklık, iki dudağımı da süpürüp tenimden ayrıldığında, derinlemesine baktı gözlerime. Şu anda yaptığı şeyden ne kadar zevk alıp almadığımı ölçüyordu. Buna emindim. Boynumu kaldırıp, dilimi onun dudaklarına dokundurduğumda yeniden yaslandım koltuğa. Yaramaz bir sırıtışı ele aldığında, ilişkinin avcı olanı olduğunu haykırıyor gibiydi. Yeniden eğildi üzerime, dili yeniden çeneme konup yukarıya kayarken ben de çıkardım dilimi.

Islaklığı ıslaklığımla buluştuğunda bir haz okyanusunda kavrulan bedenlerimiz, tutkulu bir öpüşmeyle bir kez daha imza atmaya koyuldu.

Yankılanan şehvetimizin sesi, içimdeki dürtüyü büyütüyordu. Bu da yetmez gibi bacaklarımın arasında daha da yer buluşu, bir peri masalındaymış gibi zihnimi ele geçiriyordu.

Dudakları aniden durduğunda, alnını alnıma yaslayıp, "Siktir..." diye mırıldandı. Aniden gerçekleştirdiği bu hareketin sebebinin ne olduğunu anlamaya çalışırken, hafifçe geri çekilerek baktı bana. Bacaklarımı bulan elleri, diz kapaklarımın altında yerini alında, yukarıya kaldırdı hemen. Daha da aralanan bacak arama kendini bastırdığında, dudaklarımın arasından kaçan inilti, yaramaz bir çocuğunkiler kadar parlattı gözlerini. "Seni istiyorum İlena."

⚜️

Bölüm olmadığı için üzgünüm.

Fakat size daha fazla bekletmemek için önümüzdeki beş bölümün birinde ansızın gelecek o smuttan başlangıç sahnesi vermeye geldim.

Dediğim gibi.
Bu sadece başlangıç.

MY DEAR ENEMY | Levi Ackerman +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin