ÇELİŞKİ (+18)

11. BÖLÜM:『BOYUN EĞMEK』

Keyifli okumalar💖

Bölüm 11

Asaf'tan...

Asu beni dinlemeyip odasına çıkınca fazla üstelememeye karar verdim. Burada kalması onun için güvenliydi. Vakti gelince ben kendim onu gönderecektim.

Bana hâlâ trip atıyordu. Onu Selen'in ormandaki kulübesine götürdüğüm için hayli kırgın görünüyordu. Aptal değildim elbette ki o kulübenin Selen'e ait olduğunu biliyordum.

Bana bir süre önce artık o kulübeye gitmediğini söylemişti. Amına koyduğumun fahişesi beni kandırmıştı. İki yıl önce onu o kulübeye götürmüştüm. Bana çok beğendiğini söyleyince bende kulübeyi ona verdim. Ama ona onu istemediğimi söylediğim gün artık benden hiç bir şey istemediğini kulübeninde bende kalacabileceğini söylemişti.

Bende buna güvenerek Asu'yu oraya götürdüm. Asu bana odada gecelikler olduğunu söylediği an Selen'in hâlâ kulübeyi kullandığını anladım. Ama gecenin bir yarısı nereye gidecektik? Bir kaç gün kalmaktan zarar gelmez diye düşündüm.

Ama o sürtük yine yapacağını yapıp zehirini akıttı. Ona haddini bildirmem gerekiyordu. Ama bundan önce yapmam gereken bir kaç önemli işim daha vardı.

"İşin bittiyse sende git yat Mervan Hanım." Mervan Hanım beni onayladıktan sonra gitti.

Bende odama çıkıp biraz kafamı dinledim. Yarın yorucu bir o kadar da harika bir gün olacaktı.

{{•••}}

Sabah erkenden kalktım. Siyah takım elbisemi giyip saçlarıma şekil verdikten sonra Asu'ya bakmaya gittim.

Onu görmeden evden çıkamazdım. Odasının kapısını yavaş bir şekilde aralayıp ona baktım.

Yatakta cenin pozisyonunu alarak uyuyordu. Burnu şişmiş dudakları kızarmıştı. Anasını satayım bir insan uyurken bile nasıl bu kadar masum ve güzel görünebilir ki? Biraz daha burada durursam kendime engel olamayıp onu buse yağmuruna tutabilirdim. Bu yüzden çıkmaya karar kıldım.

Aynı şekilde odasının kapısını kapattım. Villadan dışarı çıkarken adamlarıma ona dikkat etmelerini söyledim. Birde kaçmasıyla uğraşamazdım.

Arabama bindikten sonra şoföre şirkete sürmesini söyledim. Telefonu iç cebimden çıkarıp adamımı aradım.

"Alo Murat on dakika içinde bir kaç kişiyle Asu'nun mahalledeki evine gidin. Babasını ve o abisini takibinize alın. Sakın dikkat çekmeyin. Ben sizi arayana kadar bekleyin."

"Tamamdır efendim."
Telefonu kapattıktan sonra tekrar cebime koydum. O sırada aklıma Asu geldi.

"Bana sakın dokunma!"

Mümkünmüş gibi söylemesi ayrı bir ironikti.

Bana diklenmesi hoşuma gittiği kadar sinirimi de bozuyordu. Ona karşı bir şey hissetmiyordum. Ama sürekli onu korumak, kollamak içimden geliyordu. Ona aşık falan değildim, duygusal bir ilişkim olamazdı benim.

Aşk yıllar önce suratıma kapıyı kapatmıştı benim, ne yüreğim ne de aklım aşka ve sevgiye dair en ufak bir kırıntı dahi taşıyamazdı.