Devlet-i Aliyye: Kadın
Karaman Beyliği: Erkek
2.Germiyan Beyliği: Erkek
Dulkadir Beyliği: Erkek
Ramazan Beyliği: ErkekYolculuktan yeni gelmiş olan genç kız en sonunda kendisini o yumuşak yatağa attı. Bugün çıktığı yolculuktan yemi geri dönmüştü.
Yolda oluşan tehlikeli patikalar, haydutlar, daha önce kurulmuş tuzaklar yüzünden gün yüzü görememiştiler. Yavaş yavaş uykunun onu ele geçirdiğini hissederken çalan kapı ile tüm her şeyi kaçmıştı. Oflayıp puflayarak zar zor doğruldu ve seslendi.
"Gel!"
Yağlanmamış kapı, bağırarak açıldı ve içeriye Karaman'ın kafası girdi.
"Müsait misin? Gelebilir miyim?""Karaman Abi! Ah, tabiki de gelebilirsin!" diyerek Aliyye heyecanla ayağa kalktı. O sırada da Karaman konuşmaya devam ediyordu.
"Yolculuğundan geri gelmişsin diye duydum.
Bende kısa bir ziyaret edeyim dedim.""İyi yapmışsın."
"Hadi gel benimle, bizimkilerin sana bir sürprizim var."
"Sürpriz?"
"Evet, hadi gel." dedi ve Aliyye'nin bileğinden tutup onu sürüklemeye başladı.
"Abi, kolumu bırak. Ben kendim de gelebilirim yani." diyerek bileğini çekti.
"Bizim küçüğe bak sen!"
"Ben küçük değilim, siz çok büyüksünüz."
"Nazlanma!"
"Aman be!"
İki kardeş, bir odanın önünde durdular.
"Şu sürpriz bu odada mı yani?"
"Ne oldu? Beğenmedin mi yoksa?"
"Bana öyle bakana kadar kapıyı aç abi."
Karaman, kapıyı açtı bir yandan kendisini belli eden bir heyecanı vardı. İki kardeş içeri girdiler. İçeride bir insan kadın vardı. Dulkadir, 2.Germiyan ve Ramazan ise yanlarındaydı. 2.Germiyan onlardan uzakta,duvara yaslanarak duruyordu.
Ramazan ve Dulkadir ikizleri ise kadınla konuşuyorlardı.Karaman ikizlerin yanına gitti. Aliyye ise adım attığı yerde kalmıştı. Bu kadın ona çok tanıdık gelmişti.
Seri adımlarla Germiyan abisinin yanına gitti. O da abisi gibi duvara yaslandı.
"Ağabey, bu kadında kim?"
"Bilmiyorum, bir geldim, ikizler bu kadını getirmiş, konuşuyorlardı. Hayır yani bu kadını da nereden bulduysalar anlamadım gitti amma bu karı tanıdık geliyor bilesin!"
"Sen öyle diyince bana da tanıdık geldi. Sanki daha önceden gördüm."
"Aliyye, yanımıza bir gelir misin?"
Odada ki tüm gözler ona dönmüştü. Germiyan abisine göz ucuyla baktı. Germiyan,başını olumlu bir şekilde salladı.
Derin bir nefes alarak abilerinin yanına gitti.
Kadının kendisine özlem dolu baktığını fark etti. Açıkçası rahatsız olmuştu. Gergin bir şekilde:
"Bu kadında kim abi?" dedi Karaman'a bakarak."Bak biliyorum, anlaşılması biraz zor olucak ama bu kadın-" dedi ve derin bir nefes aldı.
"Bu kadın ne?!"
"Bu kadın şey, e~!
"Ne uzatıyorsun, işte. Söyle gitsin!" dedi Ramazan.
+"Neyi?"
"Of~! Aliyye, bu kadın senin annen!"
Bu cümle ortamın ölüm sessizliğine gömülmesine neden olmuştu.
"Ne?" dedi kısık bir sesle. Onun şu an burada ne işi vardı?
"İşte bu kadın, seni yıllar önce babanıza bırakıp giden şahıs. Bir de utanmadan geliyor."
"Germiyan! Sözlerine dikkat et! Saygısızlık yapma. Hem kadının hikayesini dinlemedin mi?"
"Babam burada olsaydı asıl sizin-"
"Siz ikinizde çenenizi kapayın. Daha ikinizin sesi çıkmasın!" dedi Karaman.
Dulkadir ve Germiyan sessiz kaldılar.
"Ne hakla buraya geldin? Yoksa bu kadar yüzsüz müydün?"
"Seni ben doğurdum. Keşke senin yerine taş doğursaydım."
"Aynen canım. Zaten bendim babamı kullanıp daha sonra onu terk ettin. Şimdi de gelmiş bana senden saygı duymamı bekliyorsun." diye üzerine yürümeye başladı. Kadın aynı zamanda geriye gidiyordu. Kadının sırtı en son duvara değdiğinde durmak zorunda kalmıştı.
Aliyye, kadının tamda karşısında durdu.
Bir elini duvara sabitledi. Böylece kadının kaçmasını engellemiş olmuştu."Bana bak kadın ve beni çok iyi dinle. Çünkü sana bir kere anlatıcam. Bir daha benim yanıma veya benim olan yerlere asla adım atmıyacaksın."
"Sen beni tehdit mi ediyorsun?"
"Evet, ediyorum. Var mı lan? Üzgün değilim ama ben sana saygı göstererek babama ihanet etmem, etmeyeceğim de. Eğer bir daha seni görürsem inan kendini sağ bulamazsın."
Gözlerinde duygu yoktu. Sanki intikam için yanıyordu.
"Özür dilerim."
Odada ki herkes şaşırmıştı. Bakılırsa odada ki hiç kimse bunu beklemiyordu.
"Ne?!"
"Özür dilerim. Tamam mı? Daha o zamanlar çok gençtim. Yani o zamanlar şu an senin bulunduğun yaştan birkaç yaş büyüktüm. Ama beni de anla. Sana bakamazdım. Hem sen ülkeydin. Bende bir insan. Herkes benimle dalga geçer-"
Sözünü kesen şey Aliyye'nin duvara attığı yumruktu. Vurduğu yerde çatlaklar oluşmuştu ve bir kaç moloz parçası yere düşmüştü.
"Haha- bir daha desene."
"Aliyye, yaptıklarına bir şey demedim ama bu yumruk fazlaydı." dedi Ramazan. Yanlarına doğru geliyordu.
Bakışlarını hâlâ karşısında ki kadından ayırmamıştı.
"İnan şu anda burada seni öldürmemek için bir neden göremiyorum." diye kulağına fısıldadı.Kadın ise dehşete düşmüştü.
Aslında güzel birisiydi. Siyah saçları,mavi gözleri, doğru orantılı yüzü ve güzel fiziği ile dikkat çekiyordu.Ramazan, yanlarına gelip Aliyye'yi uzaklaştırdı. Aliyye tam kadının üzerine tekrar yürüyecekken bu sefer onu Karaman ve Dulkadir tuttu.
"Bırakın lan beni! Daha söylüyeceklerim bitmedi!"
"Aliyye!" dedi Germiyan.
Aliyye, sinirle arkasını döndü.
"Ne?" dedi bastırılmış bir öfke ile.
"Yanıma gel!"
Aliyye sinirli bir şekilde Germiyan'ın yanına gitti. Aliyye, Germiyan abisine sarıldı.
"İyi misin, küçük?"
Aliyye 'Hayır' anlamın da salladı.
"Germiyan, Aliyye'yi dışarı çıkarsana. Hem ikinizin de kafası dağalır."
"Ben size demiştim. Bu onun için kötü bir fikirdi, Karaman abi."
"Kavgalı olduklarını biliyordum ama böyle olacağı hiç aklıma gelmemişti."
Germiyan, başıyla onayladı. İkisi beraber odadan çıktılar.
Kadın ise korkudan dizlerinin üzerine düşmüş, titriyordu. Bir yandan Dulkadir ve Ramazan ikizleri onu sakinleştirmeye çalışıyordu.
Derin bir nefes aldı,Karaman.Bir süprizin böyle bir şeye dönüşeceğini hiç düşünmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐆𝐞𝐜̧𝐦𝐢𝐬̧ 𝐕𝐞 𝐒̧𝐢𝐦𝐝𝐢 || 𝐂𝐨𝐮𝐧𝐭𝐫𝐲𝐡𝐮𝐦𝐚𝐧𝐬-𝐎𝐧𝐞𝐬𝐡𝐨𝐭𝐬
Fanfiction𝐇𝐞𝐫 𝐛𝗼̈𝐥𝐮̈𝐦 𝐲𝐞𝐧𝐢 𝐛𝐢𝐫 𝐡𝐚𝐭𝛊𝐫𝐚.. 𝐓𝐮̈𝐫𝐤𝐥𝐞𝐫.