Islak Kek

11.7K 666 87
                                    

''Hayır Burcu hayır. Rüzgar opmuyordu. Cansu opuyordu. " dedim. Şuan ne olduğunu anladınız Burcu yanımda salya sümük ağlıyor.

"Ama Rüzgar neden onun omuzlarını tutuyordu? '' Diye sordu sumugunu içine çekerken.

''Çünkü onu ittelemeye çalışıyordu! !'' diye bağırdım en sonunda.

"Ciddi misin?" diye sordu.

"Evet!" dedim bıkkın bir tavırla.

"Ya gerçekten onu öptüyse?" dedi.

"Öpmedi." dedim.

"Ya öptüy-" sözünü keserek bağırdım.

"Öpmedi!!" Bana korkmuş bir ifade ile bakıyordu. Tam ağzını açıp konuşçaktı ki zil çaldı.

Hızla koşup kapıyı açtım. Gelen Rüzgardı.

Hiç selam vermeden içeri daldı. Ve koşarak Burcu'nun yanına gitti.

"Burcu sen iyi misin? Mert ağlıyarak koşturduğunu görmüş. Bana öyle söyledide. Bende hemen geldim." dedi Rüzgar nefes nefes'e.

"Ne yani? Benim için mi geldin?" diye sordu göz yaşlarını silerken.

"Evet!" dedi Rüzgar.

"Yalan söyleme!" diye bağırdı Burcu. Ödüm bokuma karışmıştı doğrusu. Devam etti.

"Nerde o Cansu? Cansu'yu buraya getirdin dimi?! Sonra sesimi duyunca da hızla buraya geldin." dedi Burcu. Ağzım açık bir şekilde ona bakıyordum. Bu kız sinirlenınce neler söylüyor ya.

"Ne?!" dedi Rüzgar. Devam etti.

"Ne Cansu'su? Ben neden Cansu'yu eve getiriyim. Ben o kızdan nefret ediyorum." diye bağırdı Rüzgar.

"Ya he. Bende yedim... Okulda sizi öpüşürken gördüm." dedi Burcu. Rüzgar iyice sinirlenmişti. Çok belliydi.

"Ya ben onu öpmedim! Beni kantinden çağırmıştı. Bişey söylicekmiş. Sonra bende gittim. Ve birden.. birden dudaklarıma yapıştı!" diye gürledi Rüzgar. Burcuysa hızla olduğu yerden kalktı.

"Bide yalan söylüyor ya! Bak Rüzgar lütfen birdaha karşıma çıkma! Seni görmek istemiyorum." dedi Burcu. Sesi sonlara doğru kısılmıştı. Hızla üst kata koştu.

"Burcu!!" diye bağırdı Rüzgar arkasından ama yok Burcu hanım takmadı.

"Rüzgar ben sana inanıyorum. Bak bende ona Cansu'nun seni öptüğünü söyledim ama bana da inanmadı." dedim.

"Peki.. ben şimdi ne yapacağım?" diye sordu.

"Bilmiyorum." dedim.

"1 dakika ya!! Banane ondan!! Ben neden inandırmaya nçalışıyorum ki? İnanmıyorsa inanmasın! Bir daha da görüşmeyiz zaten olur biter!"dedi ve kapıyı hızla çarpıp gitti. Bende Burcuyu söve söve yukarı çıktım.

Kendi odamın kapısını vurarak açtım.

"Bok Burcu!!" diye bağırdım.

"Duru konuşacak havam da değilim lütfen beni rahat bırak. Biraz uyuyayım, sonra konuşuruz." dedi. Cidden ona acımıştım.

Başımı olumlu bir şekilde sallayıp aşağı indim. Gözlerim dolmuştu. Benim can parçam ağlıyordu.

Kafamı dağıtmam lazım.

Hızla üstüme kalın şeyler giyip kendimi dışarı attım. Hızla sahile doğru yürümeye başlamıştım.

Biyerden sonra yavaşlamıştım. Oyalana oyalana gidiyordum.

Komşu ÇocuğuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin