Keyifli okumalar.
●○●○●○
"Çünkü ben... sana şaka yapmak istedim!" Diye saçma sapan bir yalan uydurdum.
"Bu mu ? Bunun için mi beni sinirlendirdin?!"
"Evet. Aslında hayır. Ben seni kıskandırmak için yapmıştım. Kıskandın mi?"
"Fazlasıyla!" Diye bağırdı. Bende olduğum yere sindim. O ise devam etti.
"Aşırı kısa bir elbise giymişsin!" Olduğum yerden doğruldum.
"Sana ne benim elbisemden! Hem ben seni neden kıskandırmaya çalışıyorum ki?! Senle sevgili bile değiliz!! Hadi koş canım! Cansucuğun seni bekliyor!" Ne kadar çok saçmalıyorum ben?
"Ne saçmalıyorsun sen? Bu arada sen hangi Cansu dan bahs ediyorsun?"
"Hangi Cansu mu? Bizim okulda ki sürtük Cansu!" Diye bağrınca bileğimden tutup beni kendine çekti. Aramızda 2-3 santim falan vardı ve benim kalbim aşırı hızlı atıyordu.
"O Cansu değil. Benin ortaokula giden kuzenim Cansu." Dedi sakince. Beni duvarla kendi arasına aldı. Hala çok yakındık ve benim kalbim yerinden çıkacak kadar atıyordu.
"Çok fazla saçmalıyorsun bücür."
"Bücür mu?"
"Evet." Dedi ve sırıtmaya başladı.
"Şuan çok güzel görünüyorsun."
"T-teşekkür ederim." Ve devam ettim.
"Hadi gidelim."
"Bebeğim! Şimdi bu harika anı sonlandırmak mı istiyorsun?" Diye sordu. Tabi ki de hayır istemiyorum. Ama eger bu anı sonlandirmazsak benim kalbim yerinden çıkabilir.
Onu onaylayınca ofladi.
"Eve gitmeyelim madem bu kadar hazırlanmışsın yemeye gidelim. İstersen?"
"Olur." Dedim ve benden uzaklaştı. Derin derin nefesler almaya başladım. Çünkü çok yakındı.
"Hadi gidelim?" Dedi sorarcasına ve elini uzattı. Uzattığı eli hemen tuttum. Elleri çok sıcaktı.
"Biliyormusun? Sen sevgilim var dediğinde kalbim yerinden çıkacaktı." Yani beni çok kıskanıyorsun Mert bey.
"Demek beni çok kıskandın!"
"Yani inkar edemem." Dedi ve yanağıma küçük bi öpücük kondurdu. OMG.
"Geldik! Ha bu arada o eteğini indir şimdi insan içine giriyoruz. Başka zaman ben tek olursam bu elbiseyi tekrar giyebilirsin." Utancla başımı eydim.
"Neyse hadi girelim ben acıktım." Dedim ve konuyu değiştirmeye çalıştım. Hemen sonra kocaman şık bir restorana girdik.
Burası bana göre değil!
Ben patatesi elle yerim bunlar çatal bıçakla. Ben tavuğu elle yerim bunlar çatal bıçakla. Bunlar-
"Duru, hadi şu masaya geçelim."
"Tamam." Dedikten sonra hızla sandalyeye oturdum.
"Ne yemek istersin?" Diye sorunca menüyü elime aldım. Neyseki menu düzgündü! Ben menüyü izlerken yanımıza bir garson geldi.
"Ne istersiniz efendim?"
"Ben Bonfile Kebap istiyorum." Dedi Mert ve bende onun istediğinden istedim. Garson onaylayıp gitti.
Ben Merte bakıyordum o da menüye. Ben ona dalıp gitmişken o da bana bakmaya başladı. Birbirimize hülyalı hülyalı bakarken garson geldi ve elindeki tabakları önümüze koydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Komşu Çocuğu
HumorTam sonunu okucakken biri bana çarptı ve kağıt yere düştü. Neyseki hava rüzgârlı değil. Kağıdı yerden alıp bana çarpana dönüp bağırmaya başladim. ''Hey önüne baksana körmüsün?'' ''Sen bence önüne bakmalısın. Kafanı biraz kaldırıp etrafa bak. Bücür.'...