Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba! Sizi gerçekten çok özlemiştim. Hiç bölüm yazamadım. Çünkü ilham gelmedi. Ama neyse ki bu bölümü yazabildim. Neyse keyifli okumalar..
-
Cansu!
Nefret ediyorum bu kızdan!
Hızla Rüzgar ve Cansu'nun yanına ilerledim ve Cansu'nun saçından tutup yere fırlattım. Tam o arada Cansu'nun en yakın arkadaşı Ece gelip benim saçımdan tuttu. Ve ardından yere düştüm. Sırtım soğuk zeminle buluşunca acıyla inledim.
O arada zaten Burcu, Ece'nin kıçına tekmeyi basmıştı. Burcu elimden tutup beni havaya kaldırdı. Rüzgara sinirle bakıp kızlar tuvaletine ilerledik.
Tuvalete vardığımızda saniyesinde musluğu açıp ellerimizi yıkadık. Elimiz piste değildi. Ama yıkadık işte. Mutlu oluyoruz belki?
"Aaa! Bu kızın Rüzgarla konuşmasından nefret ediyorum! Bu kızın Rüzgarın etrafında dolaşmasından nefret ediyorum! Bu kızın Rüzgara bakışından nefret ediyorum! Bu kızın kendisinden nefret ediyorum!"
"Sakin ol Burcu! Daha da çok sinirleniyorum ve onu gebertmek istiyorum. Ki öyle olucak. Onu kavgaya çağıracam."
"Boşver Duru. Uğraşma. Başına bela olucak!"
"Haklısın. Ama buna güzel bi ders vermeliyiz. Çünkü o güzel bir dayağı hak ediyor!"
"Boşver!"
Derin bir nefes alıp aynaya baktım. Tam o arada telefonum çaldı. Arayan annemdi. Şuan konuşamazdım.
Telefonu meşgule attım. Beni derste falan sansın.
"Ben gidiyorum Burcu."
"Nereye?"
"O kızı kavgaya çağırmaya."
"Boşver Duru yapma."
"Bana ne? Sinirlerime hakim olamıyorum!"
"Tamam sen bilirsin. Ama bende döveceğim."
"Tamam!"
Hızla tuvaletten çıkıp kalabalığın arasına ilerledik.
Yine ne olmuştu ki?
Kahkaha sesleri geliyordu. Kalabalığın içine girdiğimde Cansu ve Ece'nin sesleri geliyordu.
Durmadan "Çıkışta ikisininde işi bitecek!" diyip kahkaha atıyorlardı.
Demekki onlar bizden önce davrandı.
"Tamam çıkışta okulun arka tarafında?" dedim gözlerimi kısarak.
Kahkahalarını durdurarak kollarını göğüslerde birleştirip sınıflarına girdiler.
Burcu ile kalabalığın üzerinde göz gezdirip sınıfa girdik. Tam o arada Mert'in sesini duydum.
"Duru!"
Sınıftan geri çıkıp bana doğru hızla gelen Mert'in yanına ilerledim.
"Mert? Birşey mi oldu?"
"Evet. Duyduğuma göre çıkışta kavga varmış. Hemde sen, Burcu ve Cansuyla arkadaşı."
"Ee ne olmuş yani?"
"O kavgaya gitmeyeceksin!"
"Hayır gideceğim."
"Gitmeyeceksin. Sana zarar verecekler."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Komşu Çocuğu
MizahTam sonunu okucakken biri bana çarptı ve kağıt yere düştü. Neyseki hava rüzgârlı değil. Kağıdı yerden alıp bana çarpana dönüp bağırmaya başladim. ''Hey önüne baksana körmüsün?'' ''Sen bence önüne bakmalısın. Kafanı biraz kaldırıp etrafa bak. Bücür.'...