•°•dokuzuncu bölüm: market•°•

299 24 45
                                    

Beğenip yorum yapmayı unutmayın tatliş okuyucularım (つˆ-ˆ)つ🏹~🧡=💘

_________________________________________

Koşarak markete gitmeye devam ediyordum. Hızlıca içeri girdim ve birkaç atıştırmalıktan aldım. Sonra kasaya koşarken görmeden birine çarptım ve elimdeki atıştırmalıkları yere döktüm.

"Ayy çok özür dilerimm." Yere eğilip atıştırmalıkları topladım. Adam ise kafamda dikildi ve bana yardım bile etmedi. Toplamayı bitirdiğimde kafamı kaldırıp adama baktım. Bu bir çocuktu benden 5-6 yaş büyük gibiydi. Kıyafetlerinden zengin olduğu anlaşılıyordu. Ellerinde eldiven ve yüzünde maske vardı.

Çocuğun yanından geçip gidicekken önüme geçti. "Sen kör müsün? Önüne baksana."

Çocuğa çatık kaşlarımla baktım. "Suç tam olarak benim sayılmaz. Ortada duran sensin."

"Önüne bakmayan da sensin."

Gözlerimi devirdim ve çocuğun yanından bir daha geçmeye çalıştığımda yolumu tekrar kapattı. "Sen çok cesur davranıyorsun. Benim kim olduğumu bilseydin böyle davranmazdın, küçük kız."

"Sen de benim kim olduğumu bilseydin böyle davranmazdın. O yüzden çekil önümden ve uzatma." Bu çocuğa çok sinirim bozulmuştu. Kendini ne sanıyordu ki?

Gözlerinin titreştiğini gördüm. Yine yanından geçmeye çalışınca bu sefer eldivenli eliyle kolumu tuttu. "Bunları önümde seni yaşatmam için yalvarırken bir daha de istiyorsan."

Kolumu çocuğun elinden kurtardım ve gözlerinin içine baktım. "Görücez bakalım kim kimi yalvartıyor ve kim kime yalvarıyor."

Çocuk kötü bir kahkaha attı. "Seni sevdim..."

"Sal lan benim kızımı! Sanki mıknatıs var tüm erkekler benim kızıma yavşıyor." Sukuna'nın ağzı elimden çıkıp adama bağırdı.

Çocuk şaşırdı ve maske altından küçük bir kahkaha attı. "Çok tatlı bir özgünlük, küçük hanım."

"Yürü git lan oros-"

"Sukuna! Neyse bay piskopat bir daha görüşmemek üzere." Atıştırmalıklarla kasaya yürüdüm. Koşmak artık pek sıcak gelmiyordu.

"Ama sevgilim, onu bir güzel dövseydim olmaz mıydı?"

"Hayır Sukuna!"

"Off tamam ya."

Bu sırada Chisaki "Seni yine bulunca bana yalvarıcaksın. O özgünlüğünü de silicem. Oh, sabırsızlanıyorum..." Pikopat adam alışveriş yapmaya devam etti.

~zaman atlama ev

Eve geldiğimde oturma odasına koştum. "Anne ben geldim!"

Annem benim sesimi duyunca rahatladı ve bana sinirli bir şekilde baktı. "Nerede kaldın (ad) biraz daha gelmeseydin babanı arardım. Bu arada Inasa geldi.
Seni odanda bekliyor."

"Geç kaldığım için özür dilerim anne. Sıra vardı. Ben odama gidiyorum." Koşarak odama çıktım ve kapımı açtım.

Inasa, Shouta-sempai ve benim resmime bakıyordu. Geldiğimi görünce bana kocaman bir gülümseme verip sarıldı. Hemen ben de ona sarıldım. "(Ad)-chan bir daha geç kalma endişelendim. Seni gördüğüme çok sevindim!"

"Ben de seni gördüğüme çok sevindim Inasa-kun!"

"Tch, o çocuk sana fazla yaklaşmasın. Yoksa..." Sukuna kafamın içinden söyledi.

'sus Sukuna o benim arkadaşım!' Sukuna ofladı ve sustu.

"Hadi (ad)-chan birlikte film izleyelim! Endeavor'un yeni filmi çıktı!"

Inasa'yı kırmamak için filmi izlemeyi kabul ettim. Ama filmin yarısında gözlerim kendiliğinden kapanmaya başladı. Kafam Inasa'nın omzuna düştü ve uyumaya başladım.

-Inasa'nın bakış açısı-

Filmin en heyecanlı yerinde omzumda bir ağırlık hissettim. Baktığımda (ad)-chan uyuya kalmıştı. Gülümsedim ve kafasını öptüm. O çok tatlıydı...

O gün bir söz verdim. Ne olursa olsun onun yanında kalacaktım ve kötülerin onun kılına bile dokunmasına izin vermeyecektim.

"Seni koruycam (ad)-chan. Söz veriyorum... Seni koruycam." Kolumu omzuna attıp onu kendime daha çok yaklaştırdım. Biraz daha onu izledikten sonra mutlu bir şekilde filmi izlemeye geri döndüm.

_________________________________________

Inasa çok tatlı yaa ❤️

Nasıl olmuş?

Sizi çok seviyorum ❤️

Görüşürüz <3

•°•My Hero Academia × Sukuna (kadın) okuyucu•°•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin