Beğenip yorum yapmayı unutmayın lütfen canlarım 💕😊
_________________________________________Sonra Shouta-senpa- yani Aizawa-sensei konuşmaya başladı. "Biraz ani olucak ama bunu giyin ve sahaya çıkın." Sınıfa bir eşofman göstererek söyledi.
~~~~~
Kızlar soyunma odasına gidip, Shouta-senpai'nin verdiği eşofmanı giyindim. Sonra ben Mina'yı beklerken, yanıma gülümseyerek, kahverengi, düz saçlı bir kız geldi.
Ben de ona gülümsedim. "Merhaba ben İtadori (ad)! Peki ya sen?"
Kızın gülümsemesi büyüdü. "Ben de Uraraka Ochako! Tanıştığımıza memnun oldum İtadori-chan!"
"Ben de tanıştığımıza memnun oldum, Uraraka-chan!"
Ochako ile konuşmaya dalmışken birisi, beni korkutarak boynuma atladı. "(Ad)-chaaann yeni arkadaş mı edindiin?" Bu Mina'ydı.
Mina boynuma sarılmayı bırakınca konuşmaya başladım. "Mina bu Uraraka, Uraraka bu da Mina."
Uraraka ve Mina da konuşup anlaşırken, arkamızdan siyah saçlı bir kız konuştu. "Aizawa-sensei'yi bekletmeyelim kızlar. Hadi."
Üçümüz de kafamızı sallayıp sahaya çıktık. Herkes oradaydı. Uraraka ve Mina'nın arasına geçtim. Sonra benim dışımda tüm sınıf Aizawa-sensei'ye bakıp, senkronize bir şekilde. 'Özgünlük değerlendirme sınavı mı?!' diye bağırdı. Herkesin bağırmasından dolayı acıyan kulağımı kapattım.
Uraraka solumdan konuşmaya başlayınca kulağımı açtım. "Peki ya açılış töreni? Bilgilendirme?"
Aizawa-sensei bize arkasını dönerek konuşmaya başladı. "Eğer kahraman olmayı düşünüyorsanız, öyle boş vakit etkinlikleri için vakit ayıramazsınız. Öğretmenler de dersi bu şekilde yürütür."
Sonra Aizawa-sensei bize yüzünü döndü. "Siz çocuklar, ortaokuldan beri bunu yapıyorsunuz değil mi?" Elindeki telefonu bize gösterdi. "Özgünlüğü kullanmanın kısıtlandığı ortamda fiziksel zindelik testleri. Ülkede hala özgünlüğünü kullanmayan öğrencilerden alınan sonuçların ortalaması kullanılıyor. Bu çok mantıksız. Eh eğitim bakanı işleri sürüncemede bırakıyor."
Ben esneyerek derse olan ilgimi kaybetmişken, Aizawa-sensei konuşmaya devam ediyordu. "Bakugo, (ad), siz uygulama sınavında birinci oldunuz değil mi?"
Herkes ikimize bakarken ben ve Bakugo sensei'ye bakıyorduk. Bakugo benim adımı duyunca hafif sinirlenmişti. Aizawa-sensei konuşmaya devam ederken dikkatle dinledim. "Ortaokuldayken beyzbolda en uzak kaç metreye fırlatıyordunuz?"
İlk başta Bakugo konuştu. "67 metre." Ben de hemen ondan sonra kısık bir sesle söyledim. "28 metre" Ben konuştuktan sonra Bakugo bir 'tch' sesi çıkardı.
"O zaman şimdi de özgünlüğünüzü kullanarak deneyin."
İlk önce Bakugo atmak için dairenin içine girdi. Sensei bir bana bir de Bakugo'ya baktı. "Dairenin içinde olduğunuz sürece istediğinizi yapabilirsiniz. Çabuk ol göster hünerini."
Ben Aizawa-sensei'nin yanında durarak Bakugo'ya bakıyordum. Bakugo da bir 'pekala' dedikten sonra kollarını esnetip topu tuttuğu kolunu kaldırdı. "Geber..!!!" Diye bağırarak topu fırlattığında gözlerimi büyüterek Aizawa-sensei'nin arkasına geçtim.
Aizawa-sensei çaktırmadan bana gülümsedikten sonra sınıfa dönerek ciddice konuşmaya başladı. "Öncelikle maksimum seviyeni bil. Kahramanlığın temelini oluşturmakta en mantıklı yol budur." Sonra elindeki cihazı gösterdi. Bakugo tam 750 metre atmıştı.
![](https://img.wattpad.com/cover/307758561-288-k781143.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•°•My Hero Academia × Sukuna (kadın) okuyucu•°•
FanfictionJujutsu kaisen'den Sukuna'nın (ad)'ın özgünlüğü olduğunu ve Gojo'nun (ad)'ın küçük kardeşi olduğunu hayal edin. (Ad) ve ailesi yeni bir eve taşınmıştır. (Ad) büyüyünce kahraman olmak istiyordur. Başına neler gelicek... 👉 kitaba