Nedir sessiz gecelerde, aniden uykunu bölen? Ne vardır karanlıkta, insanı böyle ürperten? Bir iblis midir, canını alan yoksa bir kurtarıcı mı? Gecenin en koyu olduğu an, hislerin en ürkünç olduğu andır. Şimdi de öyle midir? Aniden gözünü açtığında gece lambasının loş ışığının aydınlatamayacağı şeyler var mıdır odanın kuytu köşelerinde? Tedirginlik beklenmeyen bir hızla bedenini sararken kurtuluş içinde midir, yoksa aydınlıkta mı? Güneşin gelmesini beklemek, belki bir ömür kadar uzun... ama bir seçenek daha var kurtulmak için. Güneşi beklemeye gerek yok, hemen şimdi, yatağında, karanlıkta, kimsenin haberi olmadan ruhunu vermek ister misin?