Ölüm

786 20 9
                                    

🌿🌿🌿Bol bol yorum ve beğeni yapmayı unutmayın emeğe saygı için lütfen 🌿🌿🌿

Geçmiş 👉🍁🍁🍁

Daralan nefesimle duraksayıp elimi dizlerime koyarak derin bir nefes aldım.
İçimde ki sıkıntı ve endişenin tarifi yoktu .

Bütün gün Ferhat'ı görememiş olmanın endişesi ile derslere girmiş, elimdeki telefonu düşürmeden sürekli Ferhat'ı aramıştım ama bir türlü ulaşamamış bu günümü daha çok zehir etmişti.

Öğle arasına girdiğimde Çimen gözlüm den gelen tek bir mesajla dünyam başıma yıkılmıştı.

Ali babam öldü benim.
İnsanın babası ölür mü hiç ? Diye kısa bir mesaj atmıştı.

Kendimi dışarı nasıl attım bilemeyerek koşuyordum şimdi.
En son böyle nefes nefese evine koştuğumda farkına varmıştım Ferhat benim için önemliydi.
Deli gibi korkmuştum artık göremeyeceğim diye.
Kavga edenleri ayırırken yemişti o bıçağı ve gidiyordu işte daha eli elime değmeden kalbine dokunmadan. Doya doya sevmeden kaybedecektim.

Titreyen bacaklarım ile kapısına geldiğimde üst komşusu olan bir kadın kime geldiğimi anlayarak onlar hastahane de dedi.
Yine hastaneden önce buraya gelmiştim.
Bu sefer adımlarımı hastaneye çevirdim.

Koşarak girdiğimde yine aynı kalabalikla nefes nefese kalmıştım.
Telefonumun zil sesi ile irkildim
Annem di.
Açınca derin bir nefes alıp konuştum.

" Ali'm ben bir şey duydum sen bilirsin. Şu bizim ailenin kavgalı olduğu İbrahim ölmüş doğru mu ?" Dediğinde gözlerimi sertçe yumup haykırarak ağlayan kadına baktım.

" Evet annem, ölmüş. Şu an hastanedeyim ve Nurten teyze pek iyi görünmüyor, gelmek istersen.. "diyerek susup telefonu kapattım.
Annem ve Nurten teyze çocukluk arkaşıydı ama onlarla ilgisi bile olmayan bir toprak kavgası yüzünden iki yabancı olmuşlardı.
Şimdi çocukluğu büyük bir sınavın ortasında kalmıştı ve eminim desteğine ihtiyacı vardı.

Göremediğim sevgilime bakınırken ağlamaktan kızarmış gözleri ve çökmüş omuzları ile karşı koridorun köşesinden göründü.
Yavaş adımlarımı hızlandırıp kalabalığı yararak bedenini kendime çekip sımsıkı sarıldım.
Kaskatı kesilen bedenini umursamadan bekledim.
Ayrılmak için ellerimi belinden çektiğimde sırtıma dolanan elleri ile irkildim.
Sessiz matemi hıçkırıklara dönerken boynumda inzivaya çekilmiş yaralı bir kuştu şimdi.

" Ne işi var bunun burada!" diye homurdanan sesler ablasının uyarısı ile kesildi.

Daha fazla dikkat çekmemek için zorda olsa ayrıldım güzel gözlümden.
Kızarmış gözleri beni bulduğunda iç çekti.

" Başın sağolsun güzelim " dedim sadece onun duyabileceği sesle.
Bakışlarım bu sefer annesini bulduğunda ona doğru adımlayıp önünde durduğumda konuşmak için ağzımı aralasam da kollarını boynuma sardığında kaskatı kesildim.
Annemin sesi koridorda yankılanırken benden ayrılıp ağlayarak gelen anneme doğru hızlı adımlarla yaklaşıp birbirini yıllar sonra ilk defa sarmışlardı.

Bakışlarım ablasına değdiğinde acı bir tebessümle kollarımı açtım.
Başını eğip küçük bir tebessümle kanatlarım arasına girdi.

" Geldiğin için teşekkür ederim enişte" diye mırıldandığında kaskatı kesilmiştim.
Bir kaç saniye boyunca şoku atlatmayı bekleyip saçlarına bir öpücük kondurdum.

" Her zaman baldız " dedim tebessümle.
Çimen gözlümün bakışları beni bulduğunda o da acı dolu bir tebessümle baktı.

O gün Çimen gözlümün en kötü günü bizim için ise yeni bir başlangıçtı.
Çünkü aile arasında buzlar erimişti.
Erken gelen kalp krizi sevdiğimi yetim bırakmış olsa da hayat bir şekilde devam ediyordu.

Derin Sızım- GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin