*Ertesi gün*
*Akın'dan*
"Ee nereye gitmek istersin mavişim?"
Oğuz'la yan yana yürümeye devam ederken bakışlarımı ona çevirerek sorduğum soruyla beraber Oğuz'un bakışları bana döndü ve günümü aydınlatacak kadar güzel bir şekilde gülümsedi.
"Valla burası senin mekânın güzelim. Sen nereye ben oraya..."
Oğuz'un sözleri yüzümdeki gülümsemeyi büyüttüğünde bakışlarımı kısa bir anlığına ondan çekerek etrafıma bakındım ve o anda okuduğum liseye ne kadar yakın olduğumuzu fark ettim.
Ve tamda o anda aklımda bir fikir belirdi.
Oğuz'u oraya götürebilirdim.
Evet, belki orada çokta iyi anılarım yoktu. Hatta neredeyse hiç iyi anım yoktu ama bende sırf bu yüzden oraya gitmek istiyordum zaten. Bugünkü mutlu halimle eskiden lanet ederek dolaştığım o koridorlarda yanımda sevdiğim adam varken dolaşmak istiyordum.
Gülümsemeye devam ederken bakışlarımı Oğuz'a çevirdim.
"Seni okuluma götüreyim mi?"
Oğuz'un yüzündeki sevimli gülümseyen ifade söylediklerimi duymasıyla yerini şaşkınlığa bıraktı ve Oğuz kaşlarını kaldırarak merakla bana baktı.
"Okuluna mı?"
Başımı onaylarcasına sallarken herhangi bir taşa takılıp düşmemek için bakışlarımı önüme çevirerek konuştum.
"Hıhım... Okuduğum ilk lise buraya oldukça yakın, hatta sadece birkaç dakikalık yürüme mesafesinde."
Konuşmamın sonunda kolumda hissettiğim baskıyla beraber olduğum yerde durmak zorunda kaldığımda bakışlarımı kolumu tutan elin sahibine, yani Oğuz'a çevirdim.
Oğuz yüzündeki tereddütlü ve oraya gitmek istemediğini açıkça belli eden bir ifadeyle bana bakarken yavaşça başını iki yana salladı.
"Oraya gitmeyelim bence Kara'm."
Oğuz'un kolumu tutan elini yavaşça geriye çektiği sırada söyledikleriyle hafifçe gülümsedim ve bakışlarımı onun bana bakan maviş gözlerinin arasında dolaştırdım.
"Niye? Geçmişte olanlar yüzünden mi?"
Oğuz sesli bir cevap vermedi ama yavaşça başını bir kez onaylarcasına aşağı eğip kaldırdı. Ondan aldığım bu onayla birlikte etrafımıza kısa bir bakış atıp yalnız olduğumuza emin olduktan sonra yavaşça ona yaklaştım ve onu rahatlatmak için yumuşak bir ses tonuyla konuştum.
"Asıl işte tam da bu yüzden oraya gitmek istiyorum Oğuz. O pis okula gidip 'Başardım' dercesine, içimdeki özgüvenle, bir zamanlar ağlayarak dolaştığım o koridorlarda sevdiğim adam yanımdayken yürümek istiyorum."
Oğuz'un bakışları dudaklarımın arasından çıkan her bir kelimeyle beraber bambaşka bir ifadeye sahip olurken Oğuz konuşmamı sonlandırmamla derin bir nefes aldı ve gülümseyerek parıl parıl parıldayan mavi gözleriyle gözlerime baktı.
"Eğer öyle diyorsan, sana seve seve bu yolculuğunda katılabilirim güzelim."
Oğuz'dan aldığım onayla beraber onun kolunu kavradım ve beraberimde onu da peşimden sürükleyerek yürümeye başlarken bakışlarımı ona çevirip gülümsedim.
"Hadi gidip o boktan okulu gökkuşağı renklerimize boyayalım mavişim."
Oğuz yüzündeki ışıltılı gülümsemeyle beni onayladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çakmak (BxB)
Teen FictionKapalı bir kutu gibi olan Akın Tetikçi, Oğuz'u gördüğü ilk andan itibaren kalbindeki boşluğu dolduracak kişiyi bulduğunu fark etmişti... Oğuz'sa o zamanlar Akın'ın var olduğunun farkında bile değildi. Her daim tek başına olan Oğuz Alsancak, Akın'a s...