23

1.2K 102 19
                                    

Koyu tonda okumayı da yazmayı da sevmem normalde ama bu bölüm öyle olacak.

İyi okumalar...
_________

2 yıl önce

"Savaş!"

Bu çocuk ya gerizekalıydı ya da salak. İkisinin de aynı olduğundan bahsetmiyorum bile.

"Savaş sen beni öldürtecek misin?!"

Elindeki spreyi duvara sıkmayı durdurup bana döndü. Gece gece beni alet ettiği işlerden artık gına gelmişti. Duvara keko sözleri yazmak nedir!

"Dinle Güney, sen henüz toysun." bilmiş bir tavır takınarak devam etti, "Bu duvarlar, aşk sözleri için varlar. Aksi savunulamaz!"

"Aynen, Yalın abi de seni dövmek için var. Aksi savunulabilemez!"

Yalın abinin adını duyunca bir anlık tedirginlik ile kapüşonunu indirip yanıma yürüdü. Burnuma dolan şampuan kokusu ile duraksadım, yeni yıkanmıştı. Koku beni sarhoş etmişken yakamı kavrayan el beni ayılttı.

"Abim bilmeyecek. Anladın mı Güney? " güzel yüzüne tezat bir biçimde çıkan kalın sesi beni gerçekliğe uyandırdı. Yüzü çok yakındı, şaşkınlıkla gözlerimi gözlerinden ayıramadım. Eğer ağzımı açarsam saçmalayacağımı bildiğim için kafamı sallamakla yetindim.

Onaylama şeklim yeterli gelmiş olacak ki yakamı bıraktı.

"Ben yine de uyarıyorum Savaş. Abinden tırstığımı biliyorsun."

"Kim tırsmıyor ki?" güldü. "Yanımda sen hariç kimse kalmadı resmen. Reis saolsun."

Bana dönüp sinirle baktı. "Benim tek bir arkadaşım var ama senin maşallah... Sınıfın sosyal kelebeğisin." hafif alıngan bir tavrı vardı.

Ben ne yapabilirdim ki? Yalnız değilim diye suçlu mu oluyordum...

"Ben bunda sinirlenilecek bir şey bulamıyorum Savaş?"

"Bulma zaten."

Arada böyle konuşması sinirimi bozuyordu. Kimsenin ondan kaçtığı yoktu, Savaş kendisini herkesten soyutlamaya çalışıyordu. Son zamanlarda beni de onlardan soyutlamaya çalıştığını fark ettim, ancak bir şey demedim.

Savaş çok yalnız bir çocuktu. Belki de beni yalnız bırakmaya çalışması psikolojikti, bilmiyorum.

"Savaş!" az kalsın kalp krizi olmama sebebiyet veren ses Yalın abinindi. Sokağın ucundan bağırarak buraya doğru koşuyordu.

"Aha sıçtık."

"Ne yapıcaz Savaş?"

Bileğimi tuttu ve koşmaya başladı. "Koş Güney koş! Peşinden aslan kovalıyor gibi koş!"

Aslan kovalıyor zaten.

"Lan Güney! Yine mi sen, kardeşimi sen bulaştırıyorsun bunlara!" tüm mahalleyi inleyecek şekilde bağırmasına mı yanayım, beni elebaşı yapmasına mı yanayım.

Savaş derin bir nefes aldı. Sinirlenmişti. "Başladı yine..."

Yorgunluktan nefes alış verişlerimiz Düzensiz bir hal almıştı.

Koştuğumuz sokakta ilk önce sağa döndük. Herhangi bir çıkış yolu olana koştuktan sonra yine sağa döndük. Ayağımda hissettiğim sızı ile bir anda yere çuvallandım. Düşmek de düşmek olsa, yerle bir bütün olmuş gbi yatıyordum.

GÜNEY [BxB] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin