Seokjin hayal dünyasında bile mutlu olamıyordu. Hayalleri asla gerçekleşmiyor, düşündükçe aptallığına gülüyordu.
Çünkü Seokjin imkansızı, imkansızları seviyordu.
Küçüklüğünden beri yanında olan Jeon Jungkook ve Seokjinin ev arkadaşı Kim Taehyung.
Bi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Seokjin Taehyungla müziğin ritmine göre salınırken burnunu çaktırmadan adamın boynuna yakınlaştırdı. Aldığı kokuyla ürperdi. Sanki bütün teni ayağa kalkmıştı. Kalbi ve ruhu bu kokuyla dans etmek istiyordu. Çıkıp etrafta dans etmek istiyorlardı. Kalbi hiç olmadığı kadar hızlıydı.
Sapık gibi hissetmemek için çekti kafasını boyundan. Taehyung ellerini belinden iki yana düşürmüş Seokjinin gözlerine düşen saçları tereddütle çekmişti. Ardından tekrar yakınlaşmaya başlayınca Jin gözlerini şaşkınlıkla büyüttü. Klağına fısıldayan bedenle düşündüğü şeye gülüp dikkatini Hyunguna verdi.
" Biraz şurada otur sen, ben de bir lavaboya gideyim olur mu? "
" Olur Hyung yorulmuştum zaten. " Taehyung kare gülümsemesini sunup Seokjinin belini kavrayıp bar taburelerinin oraya bıraktıktan sonra lavaboya adımladı. Seokjin gülümseyerek ardından bakmıştı. Önüne konulan bardakla kafasını barmene çevirdi. Gülümseyerek bardağı Seokjine doğru itti beden.
" Az önce içtiğinden, sevdin sanırım. " Seokjin şaşırsa da belli etmeyip almıştı bardağı.
