Seokjin hayal dünyasında bile mutlu olamıyordu. Hayalleri asla gerçekleşmiyor, düşündükçe aptallığına gülüyordu.
Çünkü Seokjin imkansızı, imkansızları seviyordu.
Küçüklüğünden beri yanında olan Jeon Jungkook ve Seokjinin ev arkadaşı Kim Taehyung.
Bi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
bir kaç gün sonra;
Seokjin dersten çıkıp bahçeye çıktı son zamanlarda hep yaptığı gibi. Yine çardakta gülüşen bedenlerle gülümseyip yanlarına gitti. Herkes sohbet ederken Taehyung anında Seokjini kolunun altına çekip saçına bir öpücük kondurdu. Seokjin gülümseyince bir de dudağına bir öpücük kondurdu.
" Ah sevgilimi özledim. " diye söylendi Jimin. Namjoonun dersleri ağır olduğu için pek aralarına katılamıyordu.
Seokji Jiminin cümlesiyle sırıtıp Taehyunga daha çok sokuldu. Yoongi alayla gülüp kendi sevgilisini kendine çekince Jimin kollarını göğsünde birleştirip başka yerlere bakmaya başladı.
" Ah, Jungkook Hyung geliyor. " dedi karşı taraftan gelen yorgun bedeni gösterip. Seokjin kafasını Hyunguna çevirdi anında. Taehyung bu durumla iç çekse de bir şey demedi.
Seokjin kendi yanı boşken Jiminin yanına geçen Hyunguyla gözlerini kaçırdı. Jungkook kısaca selam verip oturmuştu.
Taehyung ikisinin arasındaki soğukluğa bakarken kaşlarını çattı. Bilmediği bir şey mi olmuştu?
" Burayı sahiplendik gibi oldu biraz. " dedi Hoseok yerde oturan bedenlere bakıp. Dersi boş olan biri gelip buraya oturuyordu ve yavaş yavaş dolduruyorlardı.
