Seokjin hayal dünyasında bile mutlu olamıyordu. Hayalleri asla gerçekleşmiyor, düşündükçe aptallığına gülüyordu.
Çünkü Seokjin imkansızı, imkansızları seviyordu.
Küçüklüğünden beri yanında olan Jeon Jungkook ve Seokjinin ev arkadaşı Kim Taehyung.
Bi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Seokjin Taehyungun sorusuyla yutkundu derince. Ne olabilirdi ki?
" Bir şey olmadı Hyung, daraldım sadece. "
" Bir daha yalan söylemeyeceğim demiştin az önce. Böyle mi tutuyorsun sözünü? " Taehyungun sert sesiyle Seokjin kafasını kaldırıp Taehyunga baktı. Gözleri de en az sözleri kadar soğuktu.
" Hyung ne ima ediyorsun? "
" Dün ne oldu Seokjin? Bir şey ima ettiğim yok. "
" Bir şey olmadı diyorum Hyung. " dedi Seokjin. Taehyungun ikna olmadığını fark edince derin bir nefes verip en azından bir şeyler söyledi.
" Yongsun geldi aklıma, sinirim bozuldu. Ben de çıktım odadan. "
" Ah, o aptal kız. Jungkook anlattı bana da. " dedi Taehyung küçüğünü tekrar kendine çekti.
" Hyung haklı sonuçta Jungkook Hyung çok ilgili biri, yanlış anlıyor olabilir. Son zamanlarda olanlar yüzünden çok üstüme düşmüştü Hyung. Düzelirler. " Taehyung umarım demek istedi ama sustu. Seokjinin yanında böyle bir cümle kurmazdı.
Jungkook mutfaktan ikiliye kısa bir bakış atmış, Seokjinin kızarmış yanaklarını görünce gülümseyip önüne dönmüştü. Tavaya biraz daha yağ ekleyip sebzeleri de attı.
