𝚂𝚘𝚗 𝚒𝚔𝚒𝚗𝚌𝚒 𝚐𝚞̈𝚗
İzuku yanında uyuyan bedene baktı.
O todoroki idi. Abisi gibi gördüğü todoroki'ydi.Saat daha çok erkendi.
Zaten erken uyumuştu.
Ani gelen öğürmesi ile yataktan fırlarken todoroki'yi uyandırmıştı.Lavaboda kusan izuku'nun sesini duyan todoroki hızlıca koştu.
O gelene kadar yerler kan ile kaplanmış üstüne çiçekler yayılıyordu.
O sıra acıdan ve önünü göremeyen izuku dengesini kaybedip devrilecekken onunla birlikte yere oturmuş todoroki'nin göğsüne düşmüştü.
Üstünü kan olmasını umursamayanı todoroki izuku'nun saçlarını okşayıp belinden tutuyordu.
O da üzülüyordu. Sabahın erken saatinden onun kusması ile uyanıp ağlayarak kusması yüreğini acıtıyordu.
Belkide yakıyordu.
İzuku'yu babasından bile çok seven todoroki onun bu halini gördükçe ağlayası geliyor ve gözleri doluyordu.Kucağındaki minik beden iyice zayıflamış kan kusup ağlıyordu.
Bugün okula gideceklerdi.
Fakat izuku'nun kusmasının durması gerekiyordu.Hiç durmadan ağzından çiçek ve kan çıkartan izuku dikenlerin acısı yüzünden
Ağlıyor, ağlamaktan gözleri şişiyor ve kızarıyordu.Gözleri kıpkırmızı geziyordu.
İzuku'daki değişimi fark eden tüm sınıftı.Gerçekten izuku olmayınca neşe kaynakları yok olmuş gibiydi.
İzuku ne kadar acı çekip kussada onu seven arkadaşları olduğunu düşünüce mutlu oluyordu.Lakin bu mutluluk çok uzun sürmeyecekti.
Bugün okula gideceklerdi. Yarın ise hava durumu yüzünden tatil olacak gibi duruyordu.
Tabi 1a sınıfının umurunda değildi yarın dışarı çıkacaklardı.
Çünkü çok sevilen arkadaşları olan katsuki'nin doğum günü idi.Onu ikna etmek için çok uğraşmışlardı.
Bu fırsatı ellerinden kaçıramazlardı.O sıra Kusmayı bitirmiş izuku todoroki'yi uzun ikna sonrası yollamıştı.
Çünkü yeterince yük olduğunu düşünüyordu.
Kendisi duş aldı. Fakat o kadar yorgunduki sadece kanları temizlemişti.
Gerçi yerde hala biraz kan izi kasada bir kaç yaprakta kalmıştı.
Etraf kanlı peçete ve siyah yapraklar ile doluydu.
Odasında genellik siyah yaprak vardı. Artık kanlarıda çok temizleyemiyordu
Todorki ile okula gittiler. Okul çıkışı Kacchan'ı ile konuşmak istiyordu izuku.
Artık ilaç etki etmiyordu.
Çünkü kusacağı zaman ne ağrı ne acı oluyordu.Direk kan akmaya başlıyor ve çiçek çıkıyordu.
Çünkü artık etrafta acı ile geziyordu.
Göğsündeki acı hiç dinmiyordu artık.
Kusacağında göğüsünü parçalamak istercesine acıtıyordu.Okul normal geçiyordu.
Öğle arasına kadar iki kere kusmuş ve derse geç kalmışlardı.Todoroki bunu umursamada izuku kendini suçlu hissediyordu.
Öğle arasında yemek yemek yerine izuku kusuyrodu. Todoroki aç hissetmiyordu zaten.
Kendisinde fark etmişti. Yemeğin tadını izuku ile alıyordu.
Uzun teneffüs boyunca izuku kusmuş hatta derse geç bile kalmışlardı.
Ders aizawa'nın olunca bir güzel azar da yemişlerdi. Fakat izuku'nun çok kötü durumda todoroki'nin ise çökmüş olduğunu anlayan hoca endişe etmişti.
Onları yerine göndermiş dokunmamıştı.
Çünkü todoroki dokunsan ağlayacak izuku ise ölü gibi geziyordu.
Sınıf arkadaşları bile bu duruma üzülürken yarın mutlu olabileceklerini düşünmüşlerdi.Okul boyunca izuku tam 9 kere kusmuştu.
Fakat inadı inattı. Okul çıkışı katsuki ile konuşacaktı.
Ama beklemediği birşey gerçekleşti.
Okulun arkasına giderken ağacın
Orada iki bedenin öpüştüğünü görmüştü.Kirishima katsuki'yi öpüyordu.
İzuku aniden fokurdarken ağzında hiç durmayan kan bir bardak su döküyormuş gibi akmıştı.
Aniden koşarken onları uzaktan izleyen todoroki izuku'nun arkasından hızla koştu.
Neden onun başına geliyordu.
O sadece aşık olup yaşamak istemişti.
Sadece kahraman olup gülümseme ile insanları kurtarmak istemişti.O sadece yaşamak istemişti.
O sadece aşık olmuştu.
İşte o günü ilk defa izuku'nun kusması 3 saati bulmuştu.
Bunun sonucunda yorgunluktan bayılmıştı.
Onu yurda getirip yatağa bırakan todoroki kendi odasına girip duşa girmişti.
Deli gibi ağlıyordu.
Ciddi ciddi yarın arkadaşı ölecekti.O ölüyordu!