Okuldan çıkış saatimiz gelmişti. Defne çok panikti. Anlamadım neyi olduğunu ama bir şeyler olduğu belliydi. "Defne gel yürüyelim dedim" ama duymadı defneye dokununca sıçradı neler oluyordu bilmiyordum. Defneye sarıldım.
"korkma aşkım ya sakin "
Defnenin ağladığını gördüm kendimi kötü hissettim ne diyebileceğimi düşünmeye başladım sonunda karar verdim. "Defne noluyor anlat dinliyorum "
Defne bir şey yok diyerek geçistirdi ve yürümeye devam ettik içim içimi yiyordu soru sormak için ama soramadım.
Bir kafeye oturduk bir şeyler içtik defne sürekli etrafa bakıyordu beklediği birisimi vardı anlamadım. Kafe zaten okulun hemen yanındaydı hemen kartımızı gösterip yurdun bahçesine girdik. Bir araba vardı bahçede plakası çok tanıdıktı ama kim olduğunı hatırlayamadım.
Çünkü kafam çok doluydu.
Hiç ses çıkartmadan odama girdim ve okul formalarından bi an önce kurtulmak istiyordum. Hemen üstümü değiştirip rahatça nefes aldım. Hayat neden insanları bu kadar yoruyor ki neden mutlu olmak aslında kolaymış gibi gelip çok zor oluyor.
Ben hala şoktaydım çünkü bugün benim doğum günümdü ve hatırlayan kimse olmadı benimde hiç aklıma gelmemişti. Telefonuma bakana kadar Google bile kutluyordu doğum günümü ama kimse hatırlamıyordu.
Sanki büyük bir boşluğa düşmüş gibi hissediyordum. En yakın arkadaşım bile doğum günümü hatırlamıyordu.
Bu gerçekten çok tuhaftı.
Odama gelip yatağıma girdiğimde odamdaki led ışıkları açtım ve anında yanıma kedicik geldi.Artık sana bir isim bulmamız lazım değil mi ?
Kedicik bi anda miyavladı ve bu onun diline göre evet demekti herhalde.
O zaman senin adın Şanslı olsun dedim. Tıpkı hayatıma girmesi gibi bu bir şanstı.
Şanslı' da ismini beğenmiş gibi miyavlıyordu.
Gecenin geç olduğunu fark ettim ve hemen şanslıyı yatağına koyup bende uyumak için yatağıma geliyordum. O an her yer karanlıktı . Bende dikkat etmedim ve kapıya ayağımı vurmuştum. Çok acıyordu ışığı açmak için kapıya doğru sekerek gidiyordum. O sırada kapıyı biri açtı. Başımı çok sert vurmuştum ahh salak ne diye kapıya gidersin ki
İçeri giren defneydi beni yerde görünce panikledi tabi ama benim bir suçum yoktu.
Doğum günümde başıma gelenler çok tuhaftı. Defne hemen beni kaldırdı yatağa oturturdu ama yavru kedi gibi gözleri dolu dolu bakıyordu bana. Ah kıyamam neye uğradığını şaşırdı tabi beni öyle görünce defneye bakıp ufak bir kahkaha attıktan sonra kendime çekip sarılmayı hedefliyordum ki yere yapışmam şoku gelene kadar. Defne bana ne yapıyorsun gibi bakıyordu alt tarafı sarılcaktım canım.
Ayağım biraz fazla ağrıyordu umarım kırılmamıştır. Bunu defneye söyleyip söylememek arasında kararsız kaldım ama söylemem gerekiyordu bari alıştırarak söyleyim.
Defneye baktım gülerek "Benim ayağım şey biraz fazla ağrıyor da"
Defne biraz fazla kızmış gibi bakıyordu. "Bu şimdi mi söylenir duru? O sırada ben 32 diş sırıtıyordum böyle ortamlarda ciddi olamıyordum. Defne bana şaşkın şaşkın bakıyordu " kalk şurdan deli hastaneye gidelim "
Of yine hastane bıktım artık hastanelerden ya herşeye hastane hastane nefret ediyorum hastanelerden. Yurttan çıkıp hastaneye geldik gelmesek iyiydi ama defne durdurmadı beni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALNIZLIK
Romanzi rosa / ChickLitBir genç kızın zor bir yaşam hikayesi. Tek başına ailesi olmadan her şeyi tek başına yapan her zorlukla mücadele etmeye çalışan bir kızın hikayesi... Dibe batmış kız ama yine o dip ten çıkmış hiç kimseden yardım almadan.. Yıllar sonra herşeyi anl...