7

3.3K 261 94
                                    

Jungkok evde ikinci kez duyduğu zil sesiyle çok sevdiği dudaklardan ayrıldı. Sonra sinirli çıkan sesiyle konuştu.

''Yine kim geldi amına koyayım ya!''

''Küfür etme de kapıyı aç.''

''Kucağımdan inmen gerekiyor Min.''

''Haklısın.''

Jimin az önce delicesine öpüştüğü bedenin kucağından indi ve kendisini yumuşak koltuğa attı. Jungkook da çalan kapıyı açmaya gidiyordu. Hiddetle kapıyı açmasına rağmen, gördüğü bedenle bir anda yumuşadı.

''Baba!''

Birkaç aydır görmediği orta yaşlı adamın boynuna sardı kollarını. Min Gyu'da hızla sarılmıştı çok özlediği oğluna.

''Kim gelmiş Kook?''

Min Gyu duyduğu sesle oğlundan ayrıldı ve hızla salona doğru ilerledi. İkinci oğlunun da evde olması onu oldukça mutlu etmişti.

Jimin salona giren bedeni görünce hızla ayaklandı ve koşarak manevi babasına sarılmaya gitti.

''Hoş geldin Min Gyu amca!''

İkili salonun ortasında yarınlar yokmuşcasına sarılırken, kapıyı kapatan Jungkook onları yüzündeki gülümsemeyle izliyordu.

''Neden haber vermedin baba?''

''Sürpriz yapmak istedim. Hadi gelim oturalım. Oldukça yorgunum.''

Min Gyu klasik tekli koltuğuna oturur iken, Jimin ve Jungkook ikili koltuğa yerleşmişti.

''Size bir sürü şey getirdim oğullarım. Hepsi arabanın bagajında. Akşam anneleriniz de gelince açarız.''

''Sağol Min Gyu amca.''

''Çok önemli oğlum.''dedikten sonra bir tane baba kahkahasından patlattı. Onun bu gülüşüne Jikook ikilisi de
hızla eşlik etmişti.

''Dersleriniz nasıl gidiyor? Jimin seni yine eziyor değil mi oğlum?''

''Baba!''

''Tamam tamam sustum, ağlama.''

''Off.''

Jimin yüzüne yerleşen gülümsemeyle baba-oğul arasındaki tatlı atışmayı izliyordu. İçi biraz burkulsa da onların tadını kaçırmamak için, dudaklarını birbirine bastırarak sessiz kalmayı tercih etti.

''Jimin? Sana sesleniyorum, daldın mı?''

''Ah, evet dalmışım Min Gyu Amca kusura bakma. Ne diyordun?''

''Diyordum ki bir gün hepimiz gemi turuna çıkalım.''

''Çok güzel olur. Özellikle annem bayılır.''

Jungkook yanındaki bedenin durgun olduğunu fark edince aklına gelen fikirle ayağa kalktı ve konuştu.

''Jimin bana yardım eder misin? Birkaç atıştırmalık ve içecek hazırlayalım.''

''Ah, tabii.''

''Hâlâ Jimin oğlum olmadan bir şey yapamıyorsun velet. Şu dört ayda
hiç değişmemişsin.''

''Haklısın baba.''

İkili mutfağa ilerlerken, Min Gyu yüzüne yerleştirdiği gülümsemeyle onları izliyordu.

...

''Bir sorun mu var Min-ah? Babam geldiğinden beri durgun gibisin.''

''Sorun yok.''diye kesin bir dille reddetti Jungkook'u. Ama vardı. Ve Jungkook da bunu anlayabilecek kadar tanıyordu yanındaki üzgün bedeni.

They're Just Friends(!)+18|Jikook|✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin