They're Just Friends(!)+18|Jikook|✔

21

'Gaylermiş!'

'Azgın köpekler evi bekleyemeyip tuvalette yapmışlar!'

'Jungkook daha geçen bir kızla takılıyordu? Aldatıyor mu?'

'Jimin ne yapıp altına girdi acaba?'

'Yazık yakışıklı çocuk gitti.'

'Jimin Jae hyuk'u sevmiyor muydu?'

'Fahişe işte.'

Okulun bahçesine indiklerinde duydukları şeylerdi bunlar. Jimin gözlerinin dolmasına engel olamazken, Jungkook ne yapması gerektiğini düşünüyordu. Akıllıca davranmalıydı.

Jimin'in elini kavradıktan sonra minik bedeni kendine çevirdi ve dudaklarına yapıştı. Bahçenin. Tam. Ortasında.

Jimin ne olduğunu anlamasa da ona güvenmeyi tercih etti ve ellerini Jungkook'un boynuna dolayarak  yumuşak öpücüğüne karşılık verdi.

Bir süre sonra ayrılıklarında Jimin meraklı gözlerini Jungkook'a dikti. Şimdi ne yapacaklarını merak ediyordu

''Millet! Jimin benim sevgilim ve önceden yanımda gördünüz kız da kuzenimdi. Eğer bir daha onun hakkında konuştuğunuzu duyarsam sonunuz hiç iyi olmaz.''

Jimin kocaman olmuş gözleriyle onları izleyen kalabalığa bakarken, Jungkook gururla Jimin'in elini tuttu ve çıkışa doğru ilerledi.

...

''Bize geçelim, sana kendi ellerimle yemek yapacağım Min.''

Jimin ne kadar yiyemeyecek olsa da kabul etti ve onların evine doğru ilerlemeye başladılar.

Saat henüz altı oldugu için Yoora evde değildi. Min Gyu da başka bir gemi turuna çıkmıştı bir ay önceye kadar.

''Önce üzerimizi değiştirelim sonra geçeriz mutfağa.''

''Tamamdır.''

İkili önce Jungkook'un odasına gidip üzerlerini değiştirdi. Ardından da Jungkook mutfağa, Jimin de salona geçti. Biraz dinlenip öyle gidecekti arkadaşının(!) yanına.

Jungkook bir yandan aklındaki tarifi uygularken diğer yandan da kısık sesle şarkı mırıldanıyordu.

Salonda telefona bakmaktan sıkılan Jimin, telefonunu koltuğa fırlatıp adımlarını mutfağa yöneltti.

Kendisi için yemek hazırlayan bedeni görünce gülümsedi. Jungkook'la eski hallerine dönmek oldukça mutlu hussettiriyordu Jimin'i.

Arkadan yaklaşıp onun ne yaptığına bakmaya çalıştı. Salatalık doğruyordu. Çevik bir hareketle Jungkook'un doğradığı dilimlerden birini aldı ve ağzına attı.

''Hey!''

''Tamam tamam, üzgünüm.''

Değildi. Ağzındaki akşam yemeği bittiğinde, yeni bir dilim için elini uzattı. Bunu fark eden Jungkook elindekileri bıraktı ve Jimin'in belini kavrayak havalandırdı. Sonra da tezgaha oturttu zayıf olan bedeni.

''Üzgünmüş, minik hırsız seni.''

Jimin'in açık olan bacak arasına girmişti bu yüzden bedenleri şimdi biraz daha yakındı.

''Ne? Acıktımıştım.''

Jungkook yarım ağız sırıttıktan sonra az önce Jimin'in çalmaya çalıştığı dilimi elini aldı ve ağzına koymadan önce erotik bir şekilde konuştu.

''Gel ye o zaman.''

Jimin oyunu devam ettirdi ve ellerini Jungkook'un omzuna koydu. Ardından öne atılıp kendi dolgunluklarıyla onun kirazlıklarını birleştirdi.