Bitmiş gibi hissettiriyordu.
Bütün kavgalar, ağlamalar, o dürtü, tartışmalar ve ani mod geçişleri. Hepsi sona ermiş gibi hissediyordu.
Sonsuza dek şiddetli bir olay yaşamamış gibiydi.
Diğerleriyle paylaştığı küçük kabinin ilk gününde gayet iyi uyumuştu. Klima, pencerenin üzerinden odanın köşesinden usulca uğuldayarak sesini duyuruyordu, soğuk hava gönderiyordu ve üzerinde minik yunusların bulunduğu vücudunu saran yorganın dışarısında kalan kafasını bedeninin diğer kısımlarından daha soğuk tutuyordu.
Rüyasında dönme dolaba bindiğini, yüzdüğünü ve tatilce yapılması eğlenceli olan şeyleri görmüştü.
Çok rahatlamış bir şekilde uyanmıştı, bulanık görüşü hızlıca düzelmişti ve ağzından küçük bir esneyiş kaçmıştı.
''İyi uyudun mu?'' diye sordu Zayn, parlak odanın barışçıl sessizliğini bozarak. Güneş ışınları çoktan odanın kocaman pencerelerinden içeri yığılıyor halı ve çocukların yüzlerine gölge düşürüyordu. Zayn de gayet uykusunu almış görünüyordu, yüzünde enerjik ve heyecanlı bir gülümseme vardı.
''Evet, harika,'' dedi Harry usulca, bir buklesini kulağının arkasına atarken yerine sindi çünkü bugün kötü saç günü geçireceğini biliyordu.
''Çantamda bere var,'' dedi Zayn anlayışla gülümserken Harry'nin inatçı buklelerine bakıyordu.
Harry minnetle onayladı, yattığı yerden uzanıp geçen gece oraya bıraktığı boxerı ve spor şortunu yakaladı. Yataktan çıkıp çıplak ayağını zemine yerleştirmeden önce yorganın altından giyindi.
''Kahvaltıda ne var?'' diye mırıldandı, koridora doğru yürürlerken tişört gitmemeye karar verdi. ''İyi bir şey?''
''Donut var.''
Ve aniden Louis Harry'nin dibinde bitti, çıplak kolunu ona sarıp sıkıca sarıldı. ''.ikolatalı olanlardan.''
Harry şaşırmış gibi görünmemeye uğraştı, onun yerine başka bir soru sordu. ''Üstünde pasta süsü var mı?''
''Evet var.''
''Nasıl bu kadar hızlı geldin?'' diye sordu Zayn Harry'nin yanında yürürken.
''Sabahtan beri sizi dinliyordum, beyler,'' diye sırıttı Louis, Harry'nin belindeki tutuşunu sıkılaştırdı.
''Ürkünç,'' diye mırıldandı Zayn ve Harry bir şeyler söylemek istese de yapamıyordu çünkü Louis o küçük parmaklarıyla Harry'nin kalçasını kavrıyordu ve Harry baştan sona sıcaklamıştı. Louis'nin ona eğilişini fark etmekten kendini alıkoyamadı ve tökezledi ama dengesini toplayıp yürümeye devam etti.
Sonunda mutfağa ulaştıklarında Niall ve Liam ellerinde donutlarla masaya oturuyorlardı. Siyah parkeyle ve paslanmaz çelik eşyalarla döşenmiş gayet güzel bir mutfaktı, küçük bir adası ve barı da vardı.
Harry tereddütle açık kutulardan birinden çikolatalı donut aldı, hem de üzerinde gökkuşağı pasta süsünün en çok olduğu donutu aldı. Gayet güzel görünüyorlardı.
''Bugün ne yapacağız?'' diye mırıldandı tamamen dolu bir ağızla ve birkaç donut parçası ağzından dökülünce Harry kıkırdadı.
''Ağzında yemek varken konuşma,'' dedi Liam açıkça, ''paraşütlü atlama yapmayı planlıyorduk biz.'
Harry yemeğini tükürdü, çocukların şaka yapıp yapmadıklarını anlamaya çalışırken gözleri pörtlemişti. Louis Harry'i işaret ederek bağırarak gülüyordu. ''Yüzüne bak!'' diye haykırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i sleep naked ➽ türkçe-larry stylinson
Fanfiction''Çok küçüksün.'' Louis kollarındaki Harry'e sıkıca sarıldı ve Harry doğrularak biraz daha sokuldu Louis'nin göğsüne sanki dediğini kanıtlamak istercesine. ''Benim güzel kağıt bebeğim.'' Ve Louis onu tekrar sıkıca sardığında, Harry'nin soğuk alnına...