KARIŞIK HAYATLAR.
11. BÖLÜM
DEMİR'İN ŞÜPHELERİ.❦
Zümra.
Kalbimin atışları gereğinden fazla bir hızdaydı. Nefeslerim o kadar çoğalmıştı ki midem bulanıyordu. Hatta bir ara bayılacağımı bile düşünmüştüm.
Demir'in burada ne işi vardı?
Sözünü tutmaya mı gelmişti?
Hayır! En son ailemin bana yaptığı gösteriden sonra onun buraya benim için gelmesine dair hiçbir olanak yoktu. Muhtemelen Hakan ile bir şey konuşacaktı.
Senin için değil. Değil. Heyecanlanmana gerek yok. Senin için değil.
Aptal kalbim dur artık!
Sonunda kendime gelmek ve nefeslerimi düzenlemek için öksürerek neredeyse yapıştığım araba koltuğunda doğruldum.
"Zümra?!" O an duyduğum Oğuz'un sesi ile kafamı yana çevirerek ona baktım. "İki saattir sesleniyorum, bir şey mi oldu?" Ona hiçbir cevap vermeden arabadan inmek için hamle yaptığımda kolumdan tutarak beni durdurdu. Ona bir kez daha baktığımda kaşlarını çatarak az önce baktığım yere baktığını gördüm. "Demir'in değil mi bu araba?" Dedi.
Şaşkınlıkla ona baktım. Demir genelde diğer arabasını kullanırdı ama muhtemelen kazayı onunla yaptığı için artık o arabayı kullanamazdı. Peki Oğuz, Demir'in ikinci bir arabası olduğunu hatta plakasını bile nereden biliyordu?
Kendi kendime alayla gülüp kolumu ondan sertçe kurtardım. Benimki de soruydu ya, eminim o manyak Hakan tüm ailesine bizim hakkımızdaki her bilgiyi ezberletmişti. Ne de olsa bir hata yapmamaları lazımdı, değil mi?
Arabadan inerek evin kapısına doğru yürüdüm ama kalbim hâlâ iyi değildi. Demir'in buraya gelmesini asla beklememiştim. Çünkü ondan bir beklentim kalmamıştı ve onunla vedalaşmıştım bile. Şimdi bu evin içinde ve bana bu kadar yakın olması garip hissettirmişti.
Kapının tam önüne geldiğimde durdum. Oğuz geliyor muydu, arkamda mıydı bilmiyordum ve umurumda da değildi, sadece burada biraz durmam lazımdı.
Derin bir nefes alarak başımı kapıya yasladım. Buradan gitmek, yok olmak istiyordum. İnsanı bitiren yaşadığı kötü şeyler değildi, insanı bitiren o kötü şeylere rağmen beslediği umutlardı, anlamıştım.
Beni de umutlarım bitiriyordu. Her yeni bir güne kurtulacağımı düşleyerek başlıyor, daha sonrasında gece olduğunda yeniden beni kurtaracak hiçbir güç olmadığını hatırlıyordum. Ama diğer gün, sanki o gece hiç yaşanmamış gibi yeniden sadece umut ediyordum. Sanki bu beni her şeyden koruyormuş gibi..
Yutkundum.
Korkaklığın hiçbir işe yaramadığını yıllardır deneyimleyerek bildiğim için bir kez daha düşünmeden elimi zile uzatarak bastım.
Birkaç dakika sonra evin hizmetlilerinden biri kapıyı açtı ve yüzüme bile bakmadan yeniden içeri döndü. Bu evdeki yerimi herkes bilirdi, o yüzden şaşırmamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARIŞIK HAYATLAR
ChickLitAynada kendimi izliyorum ve soruyorum. "Kimim ben?" Zihnim yerinde değil. Kalbim acıyor, gözlerim doluyor. Kısık bakışlarım bazen odağını kaybediyor. Uzun süre de düzelemiyor. Saatlerdir bu banyodayım. Ölüyorum. Ellerim artık kanlı. Ben de artık he...