XIX

126 20 9
                                    

Neredeyse bir buçuk yıl sonra bölüm atabildim çok şükür dbsmsnsksk ama bölümün akıbeti nereye gidiyor böyle ayol 😯

Hâlâ sabırla bekleyen varsa keyifli okumalar ✨

× × × × ×

| Anıl

  Alperen mutfakta yapamadığı için atladığı matematik sorusunu daha fazla dayanamayarak kendisi yapma fikrinden vazgeçmiş ve bana sormuştu. Soruyu çözüp, izleyeceği adımları ezber değil de mantık yoluyla yapması için elimden geldiğince açık bir şekilde anlatmıştım ona. Soruların çözümünü ezberlemekten ziyade mantığını anlarsa binlerce soru çözmesine gerek kalmadan her soruyu daha rahat bir şekilde yapabilirdi. Herkes bu görüşte değildi ama ben ezber yerine bunun daha doğru olduğunu düşünüyordum.

  Sorunun bu kadar basit bir çözümü olduğunu görüp, mantığını anladığında gözleri sevinçle parladı.

  "Bu kadar basit miydi? Sanki daha zor gibiydi."

  Soruya bakarak verdiği tepkisine tebessüm ederken odanın kapısı çaldı ve Güney abi içeri girdi. İkimizin bakışları onu bulurken, onun odak noktası sadece Alperen oldu.

  "Çalışmanızı böldüğüm için üzgünüm çocuklar ama Alperen'i birkaç dakikalığına salona alabilir miyim?"

  "Bir şey mi oldu baba?"

  Alperen bunu sorduğunda Güney abi cevap olarak başını iki yana sallamakla yetindi. "Hayır, olmadı. Gel bir sen."

  Genelde benim yanımda her şeyi konuşurken şu anda böyle çağırmasını anlamayarak kaşlarımı hafifçe çattığım sırada Alperen "Tamam, geliyorum." diyerek ayaklandı. Ne olduğunu anlamayarak ona baktım.

  "Anılcığım istiyorsan sen de gelebilirsin. Ama dersleriyle alâkalı bize söylemediği bir şeyi konuşacağımız için dersini boş yere bölme sen."

  Her ne kadar durumumu bilip beni de kendimi yalnız ve kötü hissetmemem için nezaketen beni de çağırsa da ses tonu gelme, yalnız konuşmamız gerekiyor diyordu. Güney abinin istediği buysa, gitmezdim yanlarına. Asıl yanlarında istemediği hâlde ilk kez beni istiyormuş gibi davranması daha kırıcı gelmişti bu anda.

  Bozuntuya vermeden yavaşça başımı sallayarak onayladım yine de Güney abiyi. "Olur Güney abi. Ben buradayım. Benlik bir şey olacağını sanmıyorum ama olursa seslenirsiniz o zaman bana. Gelirim."

  Başını sallayarak bu dediğimi onaylarken, Alperen'in yürümeye başladığını görmesiyle odadan çıktı. Alperen Güney abinin arkasından bakarken "Sen çalışmana devam et. Ben hemen geliyorum." dedi ve peşinden çıktı. Ne olduğunu anlamlandırmaya çalışarak birkaç dakika boş boş kapıya baktım. Dersleriyle ilgili şimdi çağıracakları kadar ne söylememiş olabilirdi?

*
*
*

  Alperen gittikten sonra birkaç dakika daha burada kalıp, soru çözmeye çalışsam da keyfinin kaçtığını gördüğüm için merakıma yenik düşerek ben de yerimden kalktım ve kapısını çekik bıraktıkları odadan çıkıp, elimden geldiğince sessiz olarak salona doğru adımladım. Sessiz olma nedenim bana kızacaklarından değildi ama Güney abi ders çalışmamı söylemişken onları dinlediğimi öğrenmeleri kötü olurdu.

  "Baba, diyorum ya artık sayısalc-"

  Kaşlarım duymak istemediğim sayısal kelimesiyle çatılırken, ne konuştuklarını anlamak için küçük adımlarla kapıya biraz daha yaklaştım ve dikkatimi konuşmalarına verdim.

Belirsiz • [bxb]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin