Ben az önce engellendim mi?
Sey: " O engel bir yerlerine girsin."
Gönderilemedi!
Sey:" Gece kaldır şu engeli."
Gönderilemedi!
Sey: "Hay senin gönderilemedini de de seni de"
Gönderilemedi!
"Sey, gel hadi ablacım sofrayı kuralım." Mutfağa çağırılmamla telefonu cebime koyup Aylin ablanın yanına gittim.
Sofrayı birlikte kurduktan sonra herkes masanın başına toplanmış yerlerine oturmuştu. Benim yanımda abim otururken tam karşımda öküz oturuyordu.
Zıkkımın pekini yiyesice, umarım yediklerinin hepsi boğazında kalır.
"Öhö öhö" Arman gidiyor öbür tarafa, bedduam tuttu.
Tamam iki-üç sırta yumruk geçirilmesiyle hayatına geri döndü.
"Al su iç kuzen." Bana morgdan çıkmış ölü bakıyor şu an, uzattığım suyu alıp hepsini bir dikişte içti. Çölde mi yaşıyordun be abi?
"Bu çorbayı kim yaptı?" Elimi kaldırsam galiba gidişi olup dönüşü olmayan bir yola gireceğim. Tuzunu fazla mı kaçırdım acaba? Bir şey olmaz mineralden geberirler en fazla bizimkiler.
"Ben yaptım, " dedim sakin bir ifadeyle. Bütün gözler bana bakarken ben elimdeki kaşığı çorbaya daldırıp kaşığıma biraz aldıktan sonra tadına bakmak için ağzıma götürdüm.
"Bu ne?" Arman bana gülmeye başladığında diğerlerinde ona katıldı. Gülmekte haklılar aslında bu çorba tuzlu değil aksine şekerli olmuş.
Utanarak herkesten özür diledim. Aylin ablanın yaptığı diğer yemeklerden yedikten sonra birlikte sofrayı kaldırdık. O çayları bardaklara koyarken bende bir yandan tabakların kirlerini alıp makineye diziyordum.
"Anlat bakalım küçük hanım, gönül işleri ne alemde?" Aylin ablam dedim bağrıma bastım, o da beni küçük boylu gördü.
"Âlem âlem geziyor n'apsın abla?" Bana güldüğünde elindeki tepsiyi alıp solana geçmişti. Bende işimi bitirdikten sonra tabaklardaki tatlıları alıp salona giriş yaptım. Erkekler kendi aralarından gündemi konuşurken kadınlarda dedikodu yapıyorlardı. Şaka şaka teyzemin kızı Mercan ablanın düğününde ne giyeceklerini konuşuyorlardı.
Çaylar içilip tatlılar yenildikten sonra babamın "yarın okul var hadi kalkalım," demesiyle eve gitmek için ayaklanmıştık. Ben kapının önünde ayakkabılarımı giyerken annemgil sarılıp vedalaştıktan sonra anca çıkabilmişlerdi evden.
"Görüşürüz Sümeyye yolda giderken dikkat edin olur mu?"
"Tamam abi dikkat ederiz, üşümeyin hadi içeri geçin." Kapı konuşmalarını da yaptıktan sonra bende vedalaşıp en sonda Arman'a dil çıkarttıktan sonra arabaya bindim.
Arabanın ön koltuklarında abimle ben varken arkada annemle babam oturmuştu. Yol boyunca annem Arman'ın dersteki başarılarını övüp beni de kara toprağa yâr etmişti.
Patlatayım mı bombayı? "Anne yeter artık, çok övdüğün o biricik yeğenin kendisine sevgili yapıp okuldakilerle hava atıyor sen dersten bahsediyorsun." Patladı gitti. Ufak çaplı şoktan sonra herkes sus pus olmuştu. Eve geldiğimizde odama geçip başımı yastığıma gömdüm.
Komodinin üstündeki telefonuma uzanıp elime aldım. Gece'den mesaj gelmişti.
Gece: Merak etme, o tuş bir yerlerime girdi.
Gece:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Otobüs Durağı / Texting
RandomGece: "Gecen gecemden güzel olsun minik. " Sey: "Gecen gecemden güzel değil, Gece Ama Gündüz Olan."