Tᴀᴋɪɴᴛɪʟɪ Üᴠᴇʏ| HyunLix

2

Mağazaya girdiğimizden beri sadece Hyunjin'e bir şeyler bakıyorduk. Sanki buraya O'nun için geldik. Aslında gelmişken ben de bir şeyler bakabilirdim. Sonuçta kendi param değil mi?

Hyunjin ile girdiğimiz mağazada ben de kendime bir şeyler bakmaya başladım. Elime güzel bulduğum bir kaç kıyafet, pantolon ve şort aldım.

Hyunjin yanıma gelince ilk bana, ardından elimdekilere baktı.

"Bunlar ne?"

"Kıyafet, bilmiyorsun her halde."

"Buraya bana kıyafet bakmaya geldik, sana değil?"

"O zaman tek gelseydin Hwang?"

"Seni yanımda harcamak için getirdim. Hem bunları alamazsın."

"Neden?"

"Bu şort çok kısa."

"Kısa mı? Hyunjin şort diz kapağıma geliyor?"

"Kısa işte."

"Ne yapayım Hwang? Hava da 35° sıcaklık varken ben eşofman ve ya pantolon mu giyeyim?"

"Evet, ben öyle yapıyorum."

"Ama ben sen değilim."

"Off, git öde şunların parasını."

"Keşke bir centinmenlik yapıp, sen ödesen. Ama odunsun işte, odunsun!"

Bana göz devirdi ve kendi elindekiler ile kasaya gitti. Ben de arkasından gittim. Yarım saat sıra bekledikten sonra, sonunda mağazadan çıktık.

"Ben acıktım."

"Ee, yani?"

"Yürü yemek yemeye gideceğiz."

"Sen git, ben bakım ürünleri bakacağım."

"Felix, yürü!"

"Bana emir veremezsin?"

"Veririm, güzelim. Şimdi yürü."

"Bana güzelim demeyi kes!"

"Hayır, hoşuma gidiyor."

"Tam bir aptalsın, aptal bir odunsun!"

Kolumdan tutarak beni kendine çekti ve elini belime koydu.

"Sessiz ol, güzelim."

"Sus artık, sus!"

Hyunjin susunca elimi zafer kazanmış gibi kaldırdım. Yürüyen merdivenden en üst kata çıktık. Kendine hamburger söyledi çünkü ben hamburger sevmiyorum. Ben kendime küçük boy pizza söyledim.

Yanımdaki sandalyenin çekilmesi ile hızla oraya baktım.

"Selam bebeğim, naber?"

"Beomgyu?"

Hızla O'na sarıldım. O'da bana sarılınca gülümsedim. Lisede yanımızdan ayrılmayan minik bebeği nasıl unutabilirdim ki?

"Seni çok özledim minik bebek."

"Ben de seni çok özledim minik civciv."

Birbirimizden ayrıldık ve konuşmaya başladık.

"Mezun olduktan sonra yanımıza hiç gelmedin, hayırsız."

"Bebeğim gelemedim ki. Kai'yi biliyorsundur, kuzenim."