Hyunjin'den
Gözlerimi açtığımda etrafa baktım, bir hastane odasındaydım ve yanımda kimse yoktu. Aklıma dolanlarla siktir çektim. Felix nasıldı? Kurtarıldı mı? O sikik bir şey yaptı mı bebeğime?
Odanın kapısı açıldığında hızla kapıya baktım, babam gelmişti. Hızla yatakta doğruldum vücudumun ağrısını umursamadan.
"Baba?"
"Oğlum, iyi misin?"
"İyiyim baba, Felix nerede? İyi mi?"
Gülümsedi, ama ardından gülümsemesi soldu.
"Baba sorun mu var?"
"Felix iyi de, sen kısa süreli hafıza kaybı geçirdin. Felix'e çok kötü şeyler söylemişsin."
"Ne! Nasıl yaptım ben böyle bir şey? Çağırır mısın Felix'i?"
Kafasını salladı ve odadan çıktı. Ben ise nasıl öyle şeyler yaptığımı düşünüyordum. Kapı açıldığında hızla kapıya baktım. Hemşire elinde yemekle gelince göz devirdim.
"Bay Hwang, günaydın. Açsınız diye düşündüm, bu yüzden yemek yetirmek istedim."
"Teşekkür ederim."
"Bir şey değil."
Hemşire gittiğinde of'ladım ve getirdiği yemeğe baktım. Tek başıma yiyemezdim, Felix geldiğinde bana yedirirdi.
Felix'ten
Kapı çaldığında kapıyı açmaya gittim. Kapıyı açtığımda Shin-jin babamı gördüğümde gülümsedim.
"Felix, hazırlan hastaneye gidelim. Hyunjin seni görmek istiyor."
Hyunjin kelimesini duyduğum anda yüzüm düştü. Yüzünü görmek istemiyordum ama sonuçta hafızasını kaybetmişti.
"Peki, montumu giyeyim çıkalım."
"Pekâlâ."
Kapıyı kapattım ve yukarı odama çıkıp montumu giydim. Seungmin'e hastaneye gideceğimi söylediğimde onayladı. Aşağı indim ve kapıyı açtım.
Kapının önünde beni bekleyen Shin-jin babamın yanına gülümseyerek gittim. Benimle birlikte arabaya bindi ve hastaneye gitmeye başladık.
Hastaneye geldiğimiz de arabadan indik ve Hyunjin'in odasına gitmeye başladık. Kapının önüne geldiğimizde Shin-jin babam bana döndü.
"Sen git, sizin konuşacaklarınız vardır. Bu arada Hyunjin çok kızacak."
Koluma bakarak konuştuğunda elimi sargının olduğu yere koydum ve odaya girdim. Hyunjin beni gördüğünde gülümsedi ve kollarını bana açtı.
Durgun bir ifadeyle yanına gittim ve yandaki sandalyeye oturdum. Yüzü düşmüştü.
"Bebeğim? Sorun mu var?"
Başımı kaldırdım hafifçe, yüzüne baktım. O ise boynumdaki morluklara ve kolumdaki sargıya bakıyordu.
"Boynundakini, O mu yaptı?"
Kafamı salladım hafifçe, sinirlendiği belliydi. Elini bana uzattığında elimi elinin üstüne koydum. Beni kendine çektiğinde dudağımı öptü. Az da olsa gülümsedim.
"O güzel gülüşünü yüzünden eksik etme, biliyorum senin için zor. Ama gülümsemen lazım. Bu arada, kendine zarar mı verdin?"
"Öncelikle benim yüzüm o olay yüzünden durgun değil, ama o da içinde. Benim yüzümün durgun olması sensin Hyunjin, sensin!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tᴀᴋɪɴᴛɪʟɪ Üᴠᴇʏ| HyunLix
Hayran Kurgu"Benimsin, sadece benim." "Seninim ve sadece sana aitim sevgilim..." . ⚠︎: Argo, Şiddet, Cinsellik, Küfür vb.