28

1.1K 83 179
                                    

Dudağımın üzerinde hissettiğim minik dokunuşlarla kıkırdadım ve her dokunuşa karşılık vermeye başladım.

"Gün başladı da bitiyor güzellik, uyanmalısın."

Dediğine kahkaha attım gözlerimi araladım. Karşımda gülümseyerek saçlarımı okşayan Hyunjin'e baktım.

"Günaydın bebeğim."

"Günaydın sevgilim."

Alnıma öpücük bıraktığında kıkırdadım ve ben de yanağına öpücük bıraktım. Bugün büyük gündü, umarım başarırdım.

"Bugün şirkete gitsene sen."

Tek kaşını kaldırıp bana baktı.

"Sorun mu var?"

"Umm, zamanı gelince öğrenirsin sevgilim. Ama ben bugün bir yerlere gideceğim. Sen de tek kalma, şirkete git biriken şeyler varmış."

"Tamam güzelim, öyle olsun."

Hyunjin dudağıma minik bir öpücük bıraktı ve yataktan kalktı. Ardından beni kucağına alarak yataktan kaldırdı.

"Nereye gidelim bebeğim?"

"Lavaboya."

Hyunjin koşarak lavaboya girdi. Ardından beni kucağından indirdi avucuna su alıp yüzümü yıkadı. Bizim ilişkimiz de iğrenmek yoktu, her şey vardı biz de.

Hyunjin kendi yüzünü de yıkadıktan sonra havlu ile ikimizin de yüzünü sildi. Ardından beni tekrar kucağına aldığında kıkırdadım.

"Şimdi nereye gidiyoruz?"

"Umm, mutfak!"

"Tamamdır."

Hyunjin odadan çıktı ve merdivenden inerek mutfağa geldi. Beni tezgahın üzerine otutturdu, ardından dolaba yöneldi.

"Ne yemek istersin?"

"Patates kızartalım, biraz da ramen."

Hmm'ladı ve kafasını salladı. Ardından kenarda duran sepetten patates aldı ve yanıma geldi.

"Ben patatesleri doğrarken, sen de ramenleri yap güzelim."

"Peki."

Hyunjin patateslerin kabuklarını soymaya başladığında ben de dolaptan iki tane ramen çıkardım. Ardından kattle'a su bıraktım.

Ardından su'yun kaynamasını beklerken Hyunjin'i izledim. Patatesleri doğruyordu, umarım elini kesmezdi.

"Hyunjin." Gözleri beni buldu, ardından gülümsedi ve "Efendim?" dedi.

"Tedavi olmamı ister misin?"

Gözlerini dikti patatese. İstiyordu, hem de çok istiyordu. Ve O'na da verecektim. Dün gece doktorla konuşmuştum ve yüksek ihtimal olduğunu söyledi.

"Güzelim, tedavi olmanı istiyorum. Ama riskli, sana bir şey olmasına dayanamam. Gerekirse bebeğimiz olmasın, yeter ki sen beni bırakıp gitme."

Dediklerine gülümserken, yanına gittim ve dudağını öptüm. Gülerek karşılık verdi ve tekrar öptü dudaklarımı. Sürekli aynı şeyi yaptı, gülümseyerek öpüyordu.

Öpüyor, ayrılıyor, sonra tekrar öpüyordu. Bunu biz neredeyse bir dakika boyunca ilerlettik. Her öpmesinde ses çıkıyordu ve bu mutfağı dolduruyordu.

"Şimdi izin verirseniz patatesleri doğramak istiyorum Bay Hwang."

"Hay hay Bay Hwang, mutfak sizindir."

Tᴀᴋɪɴᴛɪʟɪ Üᴠᴇʏ| HyunLixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin