Z0 • 31 | Hiçliğin Penceresi

320 73 42
                                    


Bölüm Şarkıları:

Audiomachine - Induction

Çağan Şengül - Canım Yanıyor

Bigworm - The Opps

Dila Karadağ, Meydan'a giriş yapmak için adım atacağı sırada, Miraç Karadağ tarafından durduruldu. Dila, gözlerini kocasına çevirdiğinde yüzüne merakla baktı. Miraç söze atıldı.

"Bu iş kolay olmayacak, biliyorsun. Canını tehlikeye atıyorsun ama bu konuda seni uyaracak değilim. Senden tek isteğim, o kadından önce kendini düşünmen. Turna'yı kurtaracağız dediysek kurtaracağız ama onu kurtarmak isterken seni kaybedersem önce bu Meydan dedikleri mekânı, sonra o Yergahva denen şehri yakıp yıkarım."

Dila, derin bir nefes alıp karşısında duran adamın ellerinden tuttu. "Artık kaybedecek çok şeyim var," diye mırıldandı. "Bu yüzden hem cesur hem de temkinli olacağım. Dila Karadağ sözü." Parmak uçlarında yükselip adamın yanağına bir öpücük kondurdu. Miraç'ın eli, kadının karnına, bebeğine uzandı. Derin bir iç çekerken tek düşündüğü, hiçbir kayıp vermeden bu işten kurtulmaktı.

Birkaç gün önce Schatten anlatmıştı her şeyi. Yergahva'nın ne olduğunu, Zero'nun planlarını, Turna'nın Yergahva macerasını, Turna'nın o şehirde olmasını, yani yaşadıkları her şeyi anlatmıştı. Bunu yapmasının sebebi de Dila'dan yardım istemekti. Dila, davanın üzerinden geçen iki yılın ardından kendi ailesini kurmuş, işinde başarılı olmuş ve adını duyurmuştu. 2024 yılında, aranan, bulunduğunda parmakla gösterilen başarılı bir yazılımcı olmuştu.

Schatten de başarısızlığı ilk kez tatmış ve Dila'nın kapısını çalmıştı.

Dila, olanları dinledikten sonra Miraç ile konuşmuş ve ikisi de yardım etmek istediklerini dile getirmişti. Bu sırada Birim ve Karadağ ailesi ile olan bağlantıyı Akasya sağladı. Olanları Laura'ya aktardı, Laura da toplantıda Kurul'a her şeyi anlattı. İtiraz etme hakkı tanımadı bile çünkü en güçlü askerini kaybetmeyi bir an bile aklından geçirmemişti. O toplantıda bir Laura kasırgası esmiş, Mehmet'in de ona arka çıkmasının ardından kurul dut yemiş bülbül gibi sessiz kalmıştı.

Toplantının ertesi günü, Dila ile iletişime geçilmişti ve Meydan'a davet edilmişti. Batu'nun şoförlüğünde Meydan'a gelmişler ve şimdi kapısını çalıyorlardı.

Demir kapı iç gıcıklatan bir sesle aralandığında ortamdaki gerginliği iliklerine kadar hissetti Dila ve Miraç. Saçlarını omzunun gerisine atan Dila, dik duruşuyla kendisine hayran bırakan kadına bakıp gülümsedi.

"Hoş geldiniz," dedi Laura ve Dila'ya elini uzattı. Dila gülümseyerek uzatılan eli tuttu. "Ben Laura, Birinci Birim'in yöneticisi," diye ekledi Laura.

"Dila Karadağ," diye tanıttı kendisini. "Eşim, Miraç Karadağ."

Dila ve Miraç, ekiple tek tek tanıştıktan sonra mekâna şöyle bir göz gezdirdiler. Dışarıdan bir dükkân izlenimi veren ofisin içerisi tam bir karmaşaydı. Toplantı masasındaki her sandalye etrafa saçılmıştı. Beyaz tahtanın üzerinde birçok not, birçok isim yer alıyordu. En başta üç isim kırmızı harflerle ve büyük bir puntoyla yazılmıştı.

"FULYA / ZERO / TURNA"

Dila masaya doğru ilerledi ve çizilmiş okları, okların ulaştığı noktaları inceledi. O sırada Laura da yaşadıkları hakkında, o okla belirtilmiş ilişkilerin ne olduğunu kısaca anlatmakla meşguldü. Dila ve Miraç, her söyleneni büyük bir soğukkanlılıkla dinledi. Toplantı masasının üzerindeki dosyaların en üstünde Turna ve Fulya'nın fotoğrafını gördü ve oraya doğru ilerledi.

ZER0 (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin