3. bölüm (deneme-3)

50 4 1
                                    

Seni sevmenin bedelini sensiz geçen ömürle ödüyorum ben

Sen gittikten sonra sevgili çok şey değişmedi. İnsanlar hâlâ aynı. Her sabah nevzat amcadan ekmek alırken aynı soruları soruyor. Komşular aynı. İnsanlar aynı. Herşey eskisi gibi. Ama bazen aynanın karşısına geçip kendimle konuşuyorum. Diyorum ki, madem herşey aynı, madem herkes eskisi gibi, o zaman bu boşluk nerden geliyor? O zaman bu alışamamazlık nereden geliyor? Sonra aklıma senin olmayışın geliyor. Sen uzaktayken bile hayat tam gibiydi. Şimdi ise tuzsuz yemek gibi. Hayatımda değişen bişey yok belki ama, sen gittikten sonra o hayatın tadı, tuzu, baharatı da gitti. Zevk alamıyorum yaşamaktan. Kendimi efkarlandırmıyorum, aksine gayet soğuk davranıyorum. Sen gittin diye canım bile acımıyor biliyor musun? Ama hayatta tuzsuz yemek gibi çekilmiyor. Ben ömür boyu tadı ve tuzu olmayan yemekler yemeye mecbur bırakıldım sevgili. İşte ben seni sevmenin bedelini sensiz geçen ömürle ödüyorum. Sensin geçen ömür demek, tadı, tuzu ve baharatı olmayan yemek demek. Oysa ben acıyı severim bilirsin. Tatlıyı da öyle. Ama sen sevgili, tat alma duyumu da götürdün dönüp giderken. Belki seni hiç unutmadım diye böyle yaptın ama ben seni zaten hiç unutmadım ki. Seninle ilgili konularda çok sakar birisiyimdir bilirsin zaten. Herkesi yenebilirim ama sana karşı yenilirim ben. Herkesi önümde diz çöktürebilirim ama senin önünde diz çöktüm. Evet, sana yenildim. Ama bu sana ne ilk ne de son yenilişimdi. Peki sen neden bu yenilişin son olmasını istiyorsun? Sana soru soruyorum ama biliyorum cevap vermiyeceksin. Sen benim sorularıma hiç cevap vermedin ki. Alışkınım yani. Tek alışmadığım şey herşey yolunda ve eksiksiz gibi gözükürken, hiçbir şeyin tadının kalmamış olması. Tek alışmadığım şey herkesi sana benzettiğim sokaklarda senin olmayışın. Benim tek alışmadığım şey sensiz yaşıyor gibi gözükmeye çalışmak. Sen beni sensiz bıraktın! Tabi sen bilmezsin, beni sensiz bırakmanın ne demek olduğunu. İşte canımın içi, ben seni sevmenin bedelini sensiz geçen ömürle ödüyorum.
Sensizlik geçen ömür demek; geceleri gözüne uykunun girmemesi demek.
Sensiz geçen ömür demek; hiç uyanmamak üzere uykuya dalma istediğinin hiç ama hiç gitmemesi demek.
Sensiz geçen ömür demek; kalabalıklar arasında yalnız başına yaşamaya mecbur bırakılmak demek. Sensiz yaşamanın, hatta sensiz yazmanın sayamayacağım kadar eksi yönü var. Ama sensiz yaşayamam en büyük kötülüğü, seni, senin anılarınla hatırlarken, senin başka birileri ile anılar yaşaman demek.

🍷🍷🍷

-Ama en kötüsü ne biliyor musun?
-Sen ona bakıyorsun o başkasına.

Sevilmek nasıl birşey?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin