Sevilmek nasıl birşey?

28. bölüm (deneme-18)

Üzerinden bir yıl geçti...

🍷🍷🍷

Dün gece bir bildirim geldi galerimden. Baktığım da ise seninle olan resminiz vardı. Ve şöyle yazıyordu; Üzerinden bir yıl geçti...
Harbi bir yıl olmuştu! Ne ara?
Sensiz iki dakika duramayan ben, sensiz bir yıl mı geçirmiştim? Öyle ise yazık bana! Yazık sana... Yazık bize...
Biz ki, dünyada en çok yakışan çifttik. Bu benim uydurmam değildi. Sen demiştin. Arkadaşların sayamayacağım kadar çok derdi. Biliyorsun ben böyle şeyleri pek dile getirmezdim, utanırdım. Bir tek sana çekinirdim. Bir tek sen dizginlerdin şahlanan şu garibi. Tek kırımızı ışığım, tek kırmızı çizgim sendin. Hâlâ öyle...
Şimdi nerdesin ne yapıyorsun bilmiyorum. Bunu bilmemek bile çok acı, biliyor musun?
Seni kendi çapımda arıyorum, bulamıyorum.
Seni kendi çapımda arıyorum, kimseye soramıyorum.

Dün gece galerimdeki gizli dosya ya girdim ve bana Ümraniye den attığın bir resmine baktım. Ve dipsiz kuyulara bıraktım. Hâlâ... Hâlâ çok güzel bakıyordun. Gülüyordun... Yemin ederim gülmek bu dünyada en çok sana yakışıyordu. Zaten ne yapmadım ki o bir gülüş için, bir teşekkür için...

Resmine seyre daldığım da hiç öpemediğim yanakalarını öpmek istedim. Resmini bile öpemedim. Resmini bile öpmeye kıyamıyorum ben. Kirlenirsin diye... Kirletirim diye...

İçimde kaldı. Ukre olsun ama sen temiz kal denizkızı.
Sen Melek kal denizkızı.

Dün yine annemin (Aynur annenin) mezarına gittim. Oda beni özlemiş. Bir yıldır yanına uğrayamadım. Biliyorsun ya, en son annenin yanına, seni en son gördüğüm de, 12 Aralık'ta gitmiştim.
Bilirsin biz annenle konuştuk. Sana da anlatırım, sen her ne kadar bana inanmasan da. Annen bana her ziyaretine gittiğim de önce seni sorar, sonra da sana iyi bakmamı söylerdi. Bende öyle yapmaya çalışırdım. Biliyor musun denizkızı, o bile bize inanıyordu herkes gibi. En çok da benim gibi...

Ne oldu bize?
Ne oldu sana?

Ne oldu bilmiyorum ama hiç müsbet şeyler olmadı. Bari filmin sonunda kavuşalım ne dersin? Şurada kaç gün ömrüm kaldı bilmiyorum. Son bir senemi yaşıyor olarak saymıyor doktorlar. Ama bilmiyorlar ki, benim tek ilacım senin sesin.
Bilmiyorlar ki , benim tek şifam sensin.
Sen mi bensin yoksa ben mi senim bazen ayırt bile edemez oluyorum. Sonra da diyorum ki, ne önemi var? Yeter ki biz bir olalım da...

Yeter ki, bir bir olalım. İster sen ben ol, ister ben sen...
Ama bana sorarsan biz olalım...

🍷🍷🍷

Aynı şehirde sen varsın ben varım biz yokuz. Cemal Süreya