Bir gün bakmışım ki gelmişsin.
Gelmezsin ya işte. Uzaktan bana bakıyorsun. Kalabalığın içinde tanırım seni. Zaten ne zaman dışarı çıksam herkes sen. Herkere sen gibi bakıyorum, her telefonu sen diye açıyorum, her mesaja senden diye bakıyorum. Çarşıda pazarda herkes sana benziyor. Ama senin gibi bakmıyorlar, oradan anlıyorum gerçek sen olmadıklarını.
Sen öyle derin, öyle masum, ve marur bakmıştın ki giderken... Asla hatıramam. Hatırlamak unutanlara mahsustur.
Bir insan giderken nasıl bakıyorsa, öyle sevmiştir, o kadar sevmiştir.
Sen nasıl bakıyordun?
Uzun uzun...
Birşey demek isteyip diyememek gibi...
Arkana dönüp, tekrar ve tekrar...
Mahcup ve mecbur gibi...
Senaryolanmış bir filmin son dakikana bakar gibi bakıyordun.
Sahi sen biliyor muydun, o bakışın son olduğunu?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevilmek nasıl birşey?
General FictionSeni seviyorum ve yalnız seni görüyorum. Seninle ilgiliyim başka her şeyi unutuyorum. Sözün gelişi değil bu; ben sözümün eriyim başka anlamları olsaydı sözlerimin başka anlamlara uygun kelimeler bulurdum...