DÜŞES GERİ DÖNDÜ

8.Bölüm: Saklanan Yetenekler

"İnsanı kıskıvrak yakalayıp tarumar eden kader, onu yüceltip göklere de çıkarabilir."

Elisabeth S.Lukas, s.12

Ariana'ya yaptığım ziyaretten bu yana üç gün geçmişti.

Leonard ile kısa yapabildiğim birkaç sohbet ve Julian ile zar zor gerçekleştirdiğimiz karşılaşmalar dışında bir ilerleme kat edememiştim.

Çünkü Daniel evin işlerini büyük bir yığın olarak omuzlarıma bırakmıştı. Başta halledemeyeceğimi düşünerek takındığı ukala ifade zamanla bozulmuş ve yerini iyi çalışan birini bulan insan mutluluğu almıştı.

Hayattaki son tercihlerimden biri Daniel'ın mutluluğu olsa da düşes olarak var olan tüm görevlerimi bu zamana kadar dük ile beraber idare etmek oldukça yorucu olmalıydı.

Saat on ikiye gelirken sabahtan beri düzenlenmesi için uğraşıp bitirdiğim rapora mührümü bastım.

Bununla birlikte artık bir molayı hak etmiştim.

Masamın üzerindeki çanı çaldım, saniyeler içerisinde Norma içeride emrime hazır vaziyette duruyordu.

"Norma, bugünlük çalışmaya ara vereceğim." dediğimde hizmetçim onaylar şekilde başını salladı.

"Sizin için sıcak bir banyo ve masaj hazırlatabilirim madam."

Hizmetçimin cezbeden teklifiyle tenim karıncalansa da bu düşünceyi aklımdan hızlıca uzaklaştırdım. Yeterince sabırlı bir insan değildim ve günlerdir Julian ile kat edemediğimiz ilerleme geceleri uykumu kaçırıyordu.

"Aslında Julian'ı ziyaret etmek istiyorum, öğleden sonra hangi dersi var?" Geri döndüğümden beri türlü sorularım karşısında şaşıran norma artık bir şeyleri çözmüştü.

Bu yüzden daha önce efendisinin asla ilgilenmediği evin genç varisinin programını ve neler yaptığını adım adım takip ediyordu.

"Kılıç talimi var madam, ardından cebir ve tarih dersleri olacak."

Dirseğimi masanın üzerine koyarken ellerimi çenemin altında kenetledim.

Çocuğun programı çok yoğundu, bazı günler en az babasının programı kadar dolu bir programa sahip oluyordu.

İşkolik olmak bu aile nesilden nesile aktarılan bir huy olmalıydı.

Ariana'nın kara tahtasına çizdiği üçgen aklıma geldi, yerimde durduğum sürece hiçbir köşe birbirini etkileyemeyecekti.

"Bana pantolon ve talim de giyebileceğim bir gömlek ayarla Norma, hızlı ol." Hizmetçimin gözleri şaşkınlıkla açılırken doğru anlayıp anlamadığına emin olmak istermiş gibi konuştu.

"Talime mi katılacaksınız madam?"

Samimi bir şekilde gülümsedim, göstermediğim birçok karta sahiptim.

"Talime uygun kıyafetleri başka bir amaçla isteyemem, acele et Julian'ın dersini kaçırmak istemiyorum."

Norma hızlıca çalışma odamdan çıkarken, sandalyemde gerindim ve ayağa kalktım.

Uzun zamandır kılıç tutmamış olabilirdim, yine de bu hayatımın büyük bir bölümünde kılıç tuttuğum gerçeğini değiştirmiyordu.

***

Pantolon giymenin verdiği rahatlıkla özgürleşen adımlarım utanmasa dansa duracaktı, ailem merak ettiğim konularda eğitim almamı her zaman desteklemişti ve akademi içerisinde de kılıç eğitimlerine katılmış değerli vaktimin hatırı sayılacak bir kısmını talim alanlarında geçirmiştim. Yaşadığım hayat içerisinde kullanışlı olmayan bir yetenek olduğu için birçoğuna yaptığım gibi bunu da rafa kaldırmıştım.