ᴛᴡɪɴꜱ² - ꜱᴜɴᴋɪ+ꜱᴜɴꜱᴜɴ ✓

15

dershane oncesi ve sonrasi bi bolum atiyom benden daha cok iyi biri var midir su an sanmam ✨💅🏻🌸💗🧡🎀 saka saka

<>

hala cevap vermemi beklediğini gördüğümde dans teklifini kabul etmemle jay hyung gelip bizi çağırmıştı. onu takip ederken riki'nin menajeri de riki'yi aradığından jay hyung bizi bulduğunu söylemek için menajerini arıyordu.

riki'nin menajerinin de yanımıza gelmesiyle ayrılmış saç ve makyaj için olan çalışanlar makyajımı tazelemiş, saçlarıma tekrardan şekil verdiğinde biz de çekim için kameranın karşısına geçmiştik.

ışığın arkasından kaşları çatık bir şekilde bakan sunghoon'u görmem ile kafamı farklı bir yere çevirip sırıtmıştım.

anca öyle bakarsın sunwoo'ya artık.

<>

birkaç saat boyunca yaptığımız çekimlerde en sonda hepimiz ayrı ayrı çekimlerimiz de bitince çıkacaktık.

riki ile olan tüm çekimlerimiz fazlasıyla eğlenceli olmuştu. hatta sadece biz değil çalışanlar bile fazlasıyla eğlenmişti.

bu kadar eğlenmenin ardından normalde yorgun olurdum ama fazlasıyla enerjiktim.

"bugün en ağır çekimdi ve son çekimdi ona rağmen yorgun değilsin?" jay hyung merakla yanıma geldiğinde elindeki fazladan olan mini vantilatörü almıştım.

"son çekim diye olan mutluluğa bağlıyorum bunu" dediğimde kaşını kaldırıp "birileri seni fazlasıyla mutlu edebiliyor galiba?" demişti.

"hyung dedim ya son çekim diye böyleydi. hemen ima yap zaten"

"senin aklına biri geldiyse ima yapmamışım gerçekleri söylemişim demek ki" ona göz devirirken herkesin son çekim olduğu için beraber yemek yiyeceğini öğrenmiştim.

uzun birkaç masa kurulmuş kore mangalı yapılacaktı herhalde. fazlasıyla gelen et ve içkilere şaşırıyordum.

etrafa bakınırken biri ile çarpışacakken kenarıya geçmiştim ama yine birine çarpmıştım.

çarptığım kişiye dönmemle riki gülümseyerek bakıyordu.

"özür dilerim" hızla konuşup kaçtığım kişiye baktığımda etleri düşürmemiş olduğunu hatta masaya koyduğunu görmemle rahatlamıştım. fazla şeyler taşıdığı için beni görmemiş olmalıydı.

"son çekimdi" riki bana bakarak konuştuğunda kafamı sallamıştım.

"söz verdin bana dans etmek için geleceksin ama sadece dans etmekle kalmayıp bana eskisi gibi eğleneceğimize de söz verir misin?"

etrafı izlemeyi bırakıp ona baktığımda en samimi duygularıyla söylediğini anlamıştım.

onu seviyordum ve yıllar sonra yine karşıma çıkmışken kaybetmek istemiyordum. ki biraz araştırmalarıma göre duyurulan sevgilisi de duyurulmayan sevgilisi de olmamıştı hem hiçbir engelim hem de kaybedecek hiçbir şeyim yoktu.

serçe parmağımı uzattığımda o da aynı şekilde karşılık vermiş baş parmaklarımızı birleştirmiştik.

"öhöm öhöm" bakışmamızı ve birbirimize söz verdiğimiz ellerimizi ayıran kişi sunghoondu.

"sunwoo konuşabilir miyiz biraz?" eliyle kolumu tuttuğunda riki kaşlarını çatıp bana bakmıştı. diğer kolumu da o tuttuğunda bunu her şeyi bildiği için yaptığının farkındaydım.

sorun yok manasında bir bakış atıp sunghoon'un beni sürüklemesine izin vermiştim.

"ne var?"

"nishimura riki ile çok yakınsınız farkında mısın?"

"olabilir?"

"biz seninle sevgiliyiz bunun farkında mısın?"

"peki sen bebeğimi aldırmamı söylediğinde bunun farkında mıydın?"

"sunwoo bak herkes bizi sevgili biliyor. ona göre davran"

"emir verip zorla istersen? hem ayrıldığımızı açıklamak inan zor olmaz"

"ben senden ayrılmadım sadece bebeğimizi aldırmanı söyledim tabii sonradan piş-"

"bir, sakın devam ettirme cümleni. iki, senin kararın umrumda değil. ben senden ayrıldım çoktan bitti bizim ilişkimiz. üç, bebeğimiz değil bebeğim. o asla senin bebeğin olmadı"

sunghoon elini alnına attığında benim de az önceki enerjim söndürülmüştü.

"sunwoo bebek için gerçekten çok erken... öyle olmasa istemezdim ki ailem de daha istemiyor. öncesinde seninle evlenmek istediğimi söylediğimde karşı çıktılar. bu kadar erken olması artık imajımızı etkileyeceğini söylediler. ben de korktum sonuçta yıllardır bu noktaya gelebilmek için uğraşıyorum"