Yatağımdan kalkmış, yatağımı toplamıştım. Duşa girip üstümü değiştirdikten sonra Kahvaltı hazırlamak için aşağıya inmiştim ama her sene bugün olduğu gibi kahve ve sigara içmekle yetinmiştim. Denizi gören, boydan boya olan pencereme gidip önündeki koltuğa oturdum. Bir saat kadar oturduktan sonra odama çıkıp üstümü giydim. Evden çıkacakken telefonum çaldı.
"Efendim?" Dedim.
"Günaydın." Dedi Kuzenim Arya.
"Günaydın mı? Öğlen oldu kızım."
"Saat daha on Arden. Ne öğleni?"
"Her sene bugün yedi de kalktığımı unutuyorsun Arya."
"Unutmuyorum Arden. Biliyorum. Hala kendini suçluyorsun ama senin suçun değildi. Anla artık. Tamam anlıyorum üzülüyorsun ama yapma artık yapma."
"Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum Arya. Yoldayım hatta gidiyorum. Gelmek ister misin?"
"Geliyorum zaten. Elisa'yı da alıp geliyorum."
"Arabayla mı?" Diye sordum.
"Hayır." Derin bir nefes alarak cevap verdim "Arabayla gelsene." Dedim. Yıllardır arabaya binmiyordum. Artık bu korkuyu yenmem gerekiyordu.
"Sen ciddi misin?" Diye sordu Arya şaşırarak.
"Evet. Artık yenmem gerekiyor. Onlarda böyle isterdi biliyorsun." Biraz daha konuşup kapattık telefonu. Arya ve Elisa'yı beklemeye başladım. Onları beklerken mahallemizin saygın dedikoducu teyzesini görür görmez telefonla oynamaya başladım. Şu an hiç çekemezdim onu.
"Arden kızım nereye böyle?"
'Aha yakalandın Arden. Sıçtın kızım.' Diyen iç sesime hak verdim. 'Aynen öyle iç ses, sıçtık.'"İşim var, oraya gidiyorum Hayriye teyze."
*******
Arya ve Elisa'yla buluşmuş, işlerimi halletmiş eve gelmiştim. Üstümü değiştirip evi temizledim. Tekrar duş alıp üstüme askılı,siyah crop giydim. Altıma da siyah eşofman giyip evden çıkıp şirkete gittim. Kendi arabama bindim. Kontağa anahtarı yerleştirip bekledim.'Hadi kızım, yapabilirsin! Sabah yaptın bir kere daha yapabilirsin.' Dedim kendi kendime. Derin bir nefes alıp anahtarı çevirip, sakin bir şekilde yola koyuldum. Yaklaşık yarım saatin ardından şirkete gelmiştim. Kapıda duran güvenlikler hemen yanıma geldi.
"Hoşgeldiniz Arden hanım."
"Hoşbulduk Nuray abla. Nasılsın? Her şey yolunda mı?" İşlerin başına ben geçtikten sonra durumu olmayan bütün herkesi işe almıştım. Nuray abla da bu insanlardan biriydi. Onu tanıdığımda daha çok küçüktüm ve yüzü, gözü mosmordu. Eski eşinden yıllarca şiddet görmüş. İki tane çocuğu vardı Gökhan ve Gamze. İşin başına geçtikten sonra ilk önce boşanma davasını açtırmış ve onları ayırmıştım. Gökhan ve Gamze'yi okutmuş annelerini işe almıştım. Gökhan şu an Amerika'da master yaparken, Gamze burda kalmış, benim kişisel asistanım olmuştu.
"Çok şükür. Siz nasılsınız? Arabayla gelmişsiniz yendiniz mi korkunuzu?" Şirketteyken ciddi ve samimi olmaya dikkat ederdim.
"Yenmeye çalışıyoruz diyelim. Gökhan gelecekti, geldi mi?"
"Geldi geldi odanızda sizi bekliyor." Kafamla onay verirken valemiz olan Murat geldi. Murat bizim çok eski çalışanımızıdı.
"Bir dakika, bir dakika Arden hanım!? Siz arabanızla mı geldiniz?" Diye sordu şaşırarak.
"Evet Murat ne var bunda?"
"Şaşırdım sadece. Bindiniz sonunda bu arabayı alabilmek için az diretmemiştik." Bu dediğine tebessüm etmiştim. Gerçekten de öyleydi Honda,cıvıc alabilmek için kaç ay diretmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FLECHAZO (FLECHAZO)
Teen FictionArden 23 yaşında bir genç kızdı. Bunca yıl ailesi bildiği insanlar gerçek ailesi değildi. 23 sene sonra ailesini bulmuştu. Aşık olduğu çocuk onu reddetmişti. Onun acısını yaşarken bir de anonim vardı. Bütün bu olaylara nasıl baksın bilemiyordu. Alla...