You can't escape Don't run away, you'll get hurt

37 3 0
                                    

  Seulgi Pov

Neden boks yapıyorduk ki? 3 dakika olmuştu ve ben ter içinde kalmıştım. Kendimi neden boks ile savunuyordum en ufak fikrim yoktu. 15. dakikaya geldiğimizde mola vermiştik. Bana uzattığı soğuk suyu hızla alıp kafama diktim.

"15 dakika hiç bir şey, hemen de yoruldun." eve gidince duş alacağım kadar terlemiştim.

Kalkınca bende kalkıp peşinden gittim. "Şimdi silah kullanmayı öğrenmelisin." aldığı tabancayı elime tutuşturdu. Pozisyonlarımı ayarlarken eli vücudumda geziniyordu. Beni bir kere kullanıp güvenimi kırmıştı. Artık ona bir şeyler hissetmemeliyim.

Artık atış vaktiydi. Aklım daha demin olanlara gidiyordu fakat hızlıca odaklanmaya dönüyordum. 

Iskalamıştım... ilk denememdi normaldi öyle değil mi? 2. vuruşumda denk getirmiştim. Sevincimi insanlara göstermeyi severdim. Yerimde zıplayıp ona sarıldım. Ben bile şaşırmışken onun şaşırması pek de garip değildi.

Geriye gidecektim fakat bana izin vermeyip daha sıkı sardı. "Sana o gün ile ilgili her şeyi anlatacağım ama şimdilik çalışmaya devam etmemiz gerek." hangi günden bahsediyordu? Sanırım Taeyeon ile öpüştüğü gündü.

5 atıştan 2'sini ıskalamıştım. Şimdilik güzel bir ortalamam vardı. İrene elimi tutup arabaya doğru beni sürükledi. Kalbimin bu denli hızlı atması adaletli değildi gerçekten...

Arabanın ön kapısını benim için açtı. Gerçekten beni şaşırtıyordu.

Şehire gelmiştik fakat beni evime bırakmamıştı. Gün batımını net şekilde gören bir dağın üzerindeydik. Burası muazzamdı, ah bir de ağaç ev vardı. Çocukluğumdan beridir hayalim bir ağaç evim olmasıydı. Ben incelerken irene uçurumun ucuna yürümüş ve ayaklarını boşluğa sarkıtarak oturmuştu. Yanına geldiğimde hemen anlatmaya başladı.

"O gün takıntılı olduğumu söylediğin gün yolda bunu düşündüm ve taeyeon beni gerçekten kullanıyordu." bunları anlatırken eliyle oynuyordu, onu ilk defa böyle görüyordum. "Evde konusunu açtığımda ise kavga ettik. Onun ailesi ve ailem arkadaş olsa da beni ailem ile tehtit etti. Sevdiği biri olduğunu ve onu kıskandırmaya çalıştığını da bana anlattı, ona sadece arkadaşlık duygusu hissettiğimi anladım fakat" durmuştu. Sanırım Taeyeon'un ondaki yeri büyüktü. "Fakat ben ona değer veriyordum, neden beni kullandı seulgi?" sesi çok çaresiz kalmıştı.

Ona sarılmıştım. Bu 2. sarılmamız olmuştu. 

"O gün beni zorla öptü çünkü senin geldiğini görmüştü." Taeyeon gerçekten şeytanın kızıydı. "Bana onları sana söylememi o söyledi." "Sorun yok." sorun vardı o gün çok ağlamıştım fakat bunu bilmesine gerek yoktu.

"Zayıflıklarımı insanlara göstermeyi sevmem ama sana güveniyorum seul." şuan çok tatlıydı ve kıkırtı bırakmıştım. "Beni hiç bırakma lütfen" Bu gün bir çok şeyini bana açmıştı fakat bunu söyleceğini hiç düşünmüyordum. 

Kafasını dizime yaslayıp saçlarını okşamaya başladım. İrene büyülüydü ve ben büyüsüne kapılıyordum.

  Taehyun Pov

Bu gün kuzenim Sakura gelecekti. Sevinçliydim çünkü en sevdiğim ve en kafa dengi olan akrabam oydu. Bu hafta tek mutlu olduğum şeydi sanırım.

Sakura geldiğinde dizi izlemiş ve bir çok şey daha yapmıştık. Kapı sesi ile gülmeyi bırakıp kapıya doğru yöneldim. Büyük ihtimalle ablamdı. 

Ablam olacağını sanmıştım fakat karşımda uzun saçlı çocuğu görmem ile şaşırmıştım. Evimi nerden biliyordu? "Ah kang taehyun hiç misafirperver değilsin." daegu aksanı ile söylediği şey beni kendime getirmiş yana çekilmiştim. "Hoş geldin." cevap vereceği anda sakura'nın sesi geldi. "Taehyun kimmiş?"

Peki bu hiç iyi olmamıştı. Sakura ile çok yakındık ve beom bunu yanlış anlayabilirdi. Azıcık kıskandırmadan bir şey olmazdı ama değil mi?

Beom'la birlikte odaya geçtik. odada bir gerginlik ve sessizlik olmuştu. "Ben içecek dolduracağım siz de tanışın isterseniz." bunu demiştim fakat sakura'da arkamdan kalkmış ve peşimden gelmişti.

Kısık ses ile "Bu kim?" demişti. "Sevdiceğim işte kim olsun." derken meyve sularını bardağa döküyordum. Sinsice sırıtmıştı. 

Peki bu iyiye işaret değildi. Kıskandırma fikri benimde aklıma gelmişti fakat Sakura bunu abartıp beni önünde öpebilirdi bile! Odaya girdiğimizde beom somurtarak oturuyordu. Özür dilerim ama cadı bir kuzenim var.

Oturduğumda Sakura yanıma oturmuş bir elini bacağıma atmıştı. Beom un gözleri ise direkt olarak oraya kaymıştı. "Dudaklarını ısırma gyu." haklıydım geldiğinden beridir ısırıyordu. "Isırmıyorum." gergin havayı kaldırmak için el çırptım. "Beom sen diğerlerini de çağır oyun oynayalım." başını sallayıp telefonunu almıştı.

Sakura bugünü tehlikeli yapacak kelimeyi söylemişti. "Söyle içkide alsınlar bebeğim."

Helvasını özel olarak beom hazırlayacaktı.

Helvasını özel olarak beom hazırlayacaktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Monster | Seulrene & TaegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin