8. Aşağılık Kompleksi

7.3K 472 269
                                    

Yüksekten korkarken kendi içime düştüm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yüksekten korkarken kendi içime düştüm.

Kimse tutmadı elimi.

Yalnızlığı zırh gibi kuşanan, boşluğu silah edinip düşmanlarını katleden bir savaşçı olmak isterdim. Bunun yerine kurban oldum, yalnızlık tarafından lime lime edildim. Değer verdiğim kim varsa bu hayatta, önce diliyle yaraladı beni. Bir kalbimin olduğunu unutup kelimelerini silah edinenler, üzerime kürek kürek toprak attıklarının farkında değillerdi.

Öğrenecekler. Acı bir şekilde hem de.

Avcuma sıkıştırdığım beyaz filtreli sigara, alışkını olduğumdan daha ağır bir tada sahipti. Seçim şansım olsaydı aromalı olanlardan alırdım, mesela vanilyalı. Ama ne markete gidecek arabam vardı ne yolu gösterecek bir tanıdığım. Bu yüzden Demir'in paketinden bir tane almıştım. Belki kötüydü yaptığım ama onun bana yaptığı kötülüklerin yanında hiç kalırdı, bundan emindim.

Olaylı bir kahvaltı faslı yaşanmıştı, üstelik yalnızca yarısına tanık olmuştum, diğer yarısında çakmak bulmak için mutfağı karıştırıyordum. Asiye Hanım yine huysuzluk çıkarmıştı, ecnebi gelin diye o kadar çok çığırıyordu ki evde, artık alışmıştım. Demir ona kızmış, halaları araya girince de gerginlik büyümüştü. Ne önemi var ki Demir demek istiyordum ona. Canımı en çok sen acıttıktan sonra beni savunmanın ne önemi var?

Bahçeleri geniş, alabildiğine büyük ağaçlarla doluydu. Buradaki evlerin çoğu birbirine yakındı, bu yüzden dışarıdaki insanları kolaylıkla görebiliyordum. Etrafta oynayan çocuklar, sohbet etmek için dışarıya çıkan kadınlar ya da işlerine giden adamlar vardı. Kimisi bana tuhaf bakışlar atarak yanımdan geçiyordu, kimisi ise fısıldıyordu. Onları suçlayamazdım çünkü garip göründüğüme emindim. Rastgele bir pantolon ile düz bir tişört giyinmiş, saçlarımı da taramadan ensemde bağlamıştım. Sigaradan aldığım her nefes sonrası öksürüyordum, bunu nasıl içiyordu acaba? Her neyse. Onu düşünme.

Kalın gövdeli bir ağacın altına çöküp sigarayı bitirdim. Nejla adlı halası, bugün için misafirlerin geleceğini söylemişti. Evde hazırlıklar yapılıyordu ve özenle söylemekten kaçınsa da benim için geldiklerini biliyordum insanların. Ecnebi gelini merak ediyorlardı, sanki bir sirk hayvanıymışım gibi. Toparlanıp içeriye girmem, bir şekilde varlığımı ilan etmem lazımdı. Yine de bekledim, fazladan birkaç dakika daha. Yalnızlığa sığındım, bana kol kanat germesini bekledim nafile bir çabayla. Belki de bazı insanlar böyle yaşıyordu. Herkes mutlu olacak diye bir şey yoktu.

Beni merdivenlerde Melis karşıladı. Acelesi varmış gibi omzunun gerisinden bakıyordu sürekli. "Yenge." dedi. "Bizimkiler beni sorarsa Gonca ablalara gittiğimi söylersin, olur mu? Hemencecik geleceğim zaten."

KURT KAPANIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin