YIKILIYOR

514 143 536
                                    

LÜTFEN OY VERMEYİ UNUTMAYIN!

"Bir dakika ya, sen şimdi Kraliçe Lena'nın öğretmeniydin ve şimdi Asel'e öğretmenlik yapmaya geldin. Doğru mu anlamışım?"

"Evet delikanlı, aynen öyle"

Deniz'in bir anda kahkaha atmasıyla Deniz'e delirmiş bakarken Deniz susup bize döndü.

"Bizde buna inandık"

Evet

Bence çok inandırıcı. Arya'ya bakıp sen ne diyorsun bakışları atarken Arya söze girdi.

"Şimdi abicim, bence çok... inandırıcıydı"

Deniz'in Arya'ya olan öfkeli bakışlarıyla Arya ağzına fermuar çekti. Bu adama inanmak istiyordum ama inanamıyordum da çünkü adam büyü ülkesinin bir üyesiydi. Ya Kral Bora varlığımı öğrenip bize oyun oynuyorsa, birde bu var tabi. Seslice oflayıp sandalyeden kalktım.

Ayakta bir sağa bir sola giderken usta ayağa kalkıp bileğimi tuttu. Şaşkınlıkla ona bakarken Deniz ve Arya da ayaklanmıştı.

"Ne yapıyorsun uzak dur ondan!"

"Sakin ol genç adam, sadece geçmişi göstermeme izin verin... Ona zarar vermem"

Deniz'e tamam bakışları atarken Ustaya döndüm. Gözlerimi gözlerine kilitlediğinde simsiyah gözleri morun en koyu tonunu aldı. Başıma giren hafif ağrıyla yüzümü buruşturdum. Bir kaç saniye sonra gözüm kararırken kendimi Deniz'in kollarında bulmuştum.

♡♡♡

Gözlerimi yavaşça aralayıp yattığım zeminden kalktım. Dışarıdan kılıç sesleri gelirken gözlerim üzerimdeki strablez düşük kol kabarık elbisede takılı kaldı. Harika ötesi olan bu elbise üzerimede tam oturmuştu.

 Harika ötesi olan bu elbise üzerimede tam oturmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Başımdaki ağırlıkla elim başıma uzandı. Elime takılan tacı saçlarımdan çekip göz hizama getirdim. 5 elementi simgeleyen bir taca benziyordu. Üzerinde 5 taş ve bu taşların üzerinde 5 element renkleri vardı. Tacın geri kalanı asalete, siyaha boyanmıştı. Tacı tekrardan başıma geçirip koridordan geçtim. Dışarıdan gelen kılıç sesleri kesildiğinde bahçeye çıkmıştım.

Gördüğüm manzarayla sertçe yutkundum. Karşımda yere düşmüş ve kalçasını tutan Usta vardı. Bu hali çok komik olsa da ciddi bir yüz takınıp karşısında 15-16 yaşlarında ki genç kıza baktım. Yüzünde ki bir kaç çizik bile güzelliğini örtmeye yetmemişti. Gözündeki hırs ve öz güven bana birini hatırlatıyordu. Yakından tanıdığım birini...

KENDİMİ

Kız elindeki kılıcı Usta'nın yüzüne tutmuş gülümsüyordu.

"Yendim seni! Ha ha ha şimdi ne yapmayı düşünüyorsun?"

"Ah, tamam pes ediyorum. Hadi çek şu kılıcı suratımdan Lena"

LENA MI?

"Hadi ama Usta hiç eğlenceli değilsin! İnsan bir tebrik eder." Dediği şeyle kılıcını geri çekip dinlenmek için yere oturdu.

İNTİKAM ATEŞİ(tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin