"Beni boşver ben ölmüşüm.."~
Hastaneden eve dönerken, yol boyu hiç birimiz konuşmamıştık. Annem zaten pekte kendinde değildi, serum yüzünden hala biraz uykusu vardı. Harry ise bana nefret dolu bakışlarını göndermeye devam ediyordu.
Bu gece büyük ihtimalle bizde kalacaktı, annemi bu halde yalnız bırakmayacağını biliyordum. Onun yüzünü görmek istemezken, her defasında daha çok yakınımda oluyordu. Onu istemiyordum, ne annemle olmasını nede çevremizde olmasını..
Annemle, Harry bir iş yemeğinde tanışmışlardı ve kısa bir sürede çıkmaya başladılar. Annem Harry'i bizim eve benimle tanıştırmaya getirdiğinde, evden kaçmıştım. Çünkü ben babamın gidişini daha dün gibi hatırlarken, ve bunun acısını hala içimde yaşıyorken, üvey bir baba bana çok ağır gelmişti. Şu an bile ağır geliyordu.
-
Eve geldiğimizde Harry annemi odasına çıkarmıştı. Aşağıda durup annemin yanından gelmesini beklemeye başladım. O aşağıya indiğinde, yukarı annemin yanına çıkacaktım. Çünkü o oradayken, annemle rahat bir şekilde konuşamıyordum her defasında laf sokuyordu!
Haklı olabilirdi ama laf sokması artık sinirlendirmeye başlamıştı. Hem o kimde bana laf sokabiliyordu? Kendini ne sanıyordu!
Aradan 10 dakika geçmesine rağmen hala aşağıya inmemişti. Derin bir nefes vererek, merdivenlerden yukarı çıktım. Annemin odasına doğru ilerlerken, kapının aralık olduğunu gördüm ve Harry'nin sesleriyle durdum.
"Bu Alice meselesini ne yapacağız?" Diyerek yatağın kenarına oturdu.
"İnan bilmiyorum Harry.. Artık dayanacak gücüm kalmadı ama onu da kaybetmek istemiyorum."
"Hastaneye yatırmaktan başka bir şey yapamayız Joyce. O istemesede yatmak zorunda! Sana yaşattığı şu şeylere bakar mısın!" Harry'nin sözleriyle kaşlarım hafif çatılmıştı.
"Doğru diyorsun.."
"Biliyorum zor olduğunu ama böylesi onun için daha iyi olacak inan bana." O sıra annem Harry'nin elini tuttu.
"İyi ki yanımdasın Harry.." Harry gülümseyerek, annemin dudaklarına yaklaşmıştı. Bir adım geri çekildim ve yavaş adımlarımla aşağıya indim.
Koltuğa oturup başımı ellerimin arasına aldım ve gözyaşlarımı serbest bıraktım.
Babamı özlemiştim..
O yaşıyor olsaydı ve ben yine bu bokun içinde olmuş olsaydım beni anlardı. Ne hissetiğimi, ne yaşadığımı anlardı.
Onun yokluğu her şeyden çok koymuştu. Gözlerim hala onu arıyordu, her akşam işten çıkıp eve gelecekmiş gibi hissediyorum. Ve bu his o kadar acı bir şey ki.. Asla gelmeyeceğini biliyorsun ama yinede bekliyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Stepfather | Robert Downey Jr.
ChickLitSonunu bile bile koştum onun peşinden.. Yanlıştı hemde çok büyük bir yanlış.. Yanlış olan kendimden büyük birini sevmem değildi, yanlış olan şey üvey babamı sevmemdi... "Başka bir evrende bir şansımız var ama burda yok.." "O şansı burdada yaratabili...