Uyarı; Ehem öhöm.. Saygı değer arkedesler ucundan birazcık smut yazdım ama azıcık. Belki rahatsız olan vardır aramızda bu yüzden uyarı mı yapmak istedim :)) iyi okumalar..
-
Ne kadar süre geçmişti bilmiyorum ama Harry'nin kucağından asla kalkmayı istemiyordum. Onun göğüsünde yatmayı seviyordum. Kalbinin atışını dinlemek bana keyif veriyordu..
Eli saçıma gittiğinde gülümsedim. Yumuşak dokunuşlarıyla saçlarımı sevmeye başlamıştı. Neden her defasında ona yenik düştüğümü düşünmeye başladım. Oysa ki ona çok kızgındım..
Aşk bazen öyle bir şeydi ki en büyük hataları bile unutturmana izin veriyordu. Ona ne kadar kızsamda onsuz yapamıyordum. Her gözlerine baktığımda ona sadece sarılmayı istiyordum.
Beynim ona bağırmamı, ona kızmamı söylese de kalbim her zaman aksini söylüyordu. Ve ben her defasında kalbimin seslerine yenik düşüyordum.
Bu iyi bir şey miydi? Belki bazen o seslere yenik düşmek iyi olabilirdi.. Ya da bilemiyorum. Bildiğim tek şey Harry'e kıyamıyordum. Onu üzgün görünce ben dahada çok mahvoluyordum.
Birkaç gün öncesinde ona nefretler kusup onu asla affetmeyeceğimi söylüyordum. Şimdi ise onun kucağındaydım.. Aşk sahiden ne garip bir şeymiş.
Kafamı yavaşça kaldırdım ve gözlerimizin buluşmasına izin verdim. Koyulaşmış gözleri çok güzel bakıyordu. Dudağı yavaşça yukarı doğru kıvrıldı ve önüme gelen saçları kulağımın arkasına sıkıştırdı.
"Güzel kızım benim.." Bu söze büyük bir zaafım var diyebilirdim. Özellikle bunu Harry'den duymak beni dahada çok keyiflendiriyordu.
Derin bir nefes vererek gözlerimi dudaklarına indirdim. O dudakları uzun bir süredir öpememiştim.. Aklımdan sadece onunla öpüşmeyi geçiriyordum. Dudaklarının, dudaklarıma ihtiyacı vardı..
Dudaklarımı şehvetle ıslattım ve ona yaklaşarak ikimizi burun buruna getirdim. Hissettiğim tek şey nefes alış verişlerinin hızlanmasıydı. Aralanmış olan dudaklarına yaklaşıp onu yavaşça öpmeye başlamıştım.
Ellerini belime yerleştirip beni kendine çekti. Bu hareketiyle beni her zaman tahrik etmeyi başarıyordu.. Ellerimle çenesini tutup onu daha ateşli öpmeye başlamıştım.
İkimizin de nefes alış verişinin eşitlendiğini fark ettim. Onunda istediğini biliyordum.. Belim de ki elini yavaşça tişörtümün altına soktu ve bir hamlede göğsümü avuçladı. İşte bebeğim böyle yola gel..
Dudaklarımı emdiğini hissettiğimde kendimi artık tamamen ona bırakmıştım. Ellerini göğüsümden çekti ve pantolonumun düğmesini açtı. O an ıslandığımı ve onun sertleşmiş olan aletini hissetmiştim.
Dudaklarımızı ayırdığında elini iç çamaşırımın altına sokmuştu. Soğuk elini vajinamın üzerinde hissettiğim de sertçe ard arda yutkundum.
"Islanmışsın bebeğim.." Sözleriyle gülümsemiştim. Dudaklarımızı tekrar birleştirdi ve eliyle klitorisimi okşamaya başladı. O an sanki zevkten dört köşe olmuştum.
Elini yavaşça oradan çekti ve parmağını vajinama soktu. Dudaklarının arasında kesik bir şekilde inlemiştim. Parmağıyla git gel yaptığında ellerimi saçlarının arasına daldırdım. Ardından dudaklarından çekilip başımı geri doğru yatırmıştım.
İnlemelerim artık artmaya başlamıştı. Bundan daha fazlasını istiyordum.. Harry'i tamamiyle içimde hissetmek istiyordum. Harry git gellerini hızlandırdığında sırtımı arabanın direksiyonuna yaslamıştım. Biraz fazla yaslandığımdan dolayı korna çaldı ama bunu Harry asla umursamamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Stepfather | Robert Downey Jr.
Romanzi rosa / ChickLitSonunu bile bile koştum onun peşinden.. Yanlıştı hemde çok büyük bir yanlış.. Yanlış olan kendimden büyük birini sevmem değildi, yanlış olan şey üvey babamı sevmemdi... "Başka bir evrende bir şansımız var ama burda yok.." "O şansı burdada yaratabili...