İspanyol Translatem. | Texting 🏥

2.6💉

Bölüm kısa olduğu için bu sefer sınırı düşüreceğim. 200 yorum.

.

Elimdeki maaş kartıma sırıtarak bakıp biraz önce çektiğim paraların yanına koyup şapkamı düzelttim. Saatime baktığımda 13.20 olduğunu görüp otobüs durağına gitmeden önce yol üstündeki sosyete pazarına yöneldim.

Nöbetim yeni bitmişti ve buradan çıkınca eve gidip uyuyacaktım. Hayat'ım, canım aşkitom Osmishim ve Namert bugün geceye kadar çalışacağı için yapacak bir şeyim yoktu çünkü.

"Zararına satıyoruz, almayan kalmasın ablam. Angelina Jolie de buradan giyiniyor, mallarımız Victoria Secretten buyruuun." diye bağıran adama doğru baktığımda tezgaha çıkmış ve iç çamaşırları, fantezi gecelikler satıyordu.

Adamın üstündeki dansöz sütyeniyle gülmemek için dudaklarımı ısırarak oraya gittim.

Babaannem yaşındaki ninelerden iç çamaşırı kısmında yer bulamayınca yana kayıp zor da olsa fantezi gecelik tarafına geçtim. Vallahi güzellerdi.

Yanımdaki kız benden yaşça küçük olduğu anlaşılan bir kız saçlarını omuzlarından geri atıp ilgiyle gecelikleri incelerken yüzüme çarpan saçları itekledim. "Saçlara dikkat edersek yalnız ablam."

Mavi gözlerini bana kısa bir an değdirip elimdeki lacivert renkteki, saten kısa geceliğe baktı. "Oha renge bak, ne güzel."

Elimden bir anda çekip adama bağırdı. "Abi bir baksana!"

Adam ilgiyle bu tarafa tezgahın üstünde bildiğin sekerek geldi. "He ablam, alıyon mu?"

"Bundan başka var mı?" Bana baktı. "Bunu hanımefendi alıyor sanırım, aynısından istiyorum."

"Ablam ondan başka yok vallahi, en çok sattığım ürünüm o. Yeni tükendi." dediğinde kıza baktım. "Ben almayacağım onu, sen al."

"Vay kral, teşekkür ederim." deyip omzuna attıktan sonra telefonundan birini arayıp tekrar geceliklere bakarken ben de bir tane açık pembe soft bir geceliği aldım. Fiyatı uygundu, alacaktım tabi. Hem Osmishim de beğenirdi. İlerde tabi canım, saçmalamayın.

Bir tane de siyah renk alıp incelerken adama baktım. "Abi bunun burası niye sökük?"

Bana dönüp bağırarak konuştu. Sesini duyurmakta zorlanıyordu kalabalıktan. "Ablam onlar ayıplı gecelikler, bir yerleri dekolteli olacak ki seksi olsun değil mi?"

Göz devirip onu bıraktıktan sonra birkaç tane daha beğenirken yanımdaki kızın telefondaki konuşmasına kulak misafiri oldum.

"Ya baba sen at işte benim hesaba 300 500 bir şeyler. Pazardayım domates seçiyorum nakitim yok." O arada adamın 'Alın kocalarınızı sevindirin ablam.' diye bağırması bir olurken kız yine konuştu. "Annem için bakıyordum baba, ben ne yapayım bunları tövbe tövbe. Sen at hadi hesaba bir şeyler babam, Allah ayağına taş değdirmesin. Tüm kötü babalar sana kurban olsun..."

Konuşurken omuzuna sürekli seçip seçip gecelik koyuyordu almak için. Telefonu kapatıp cebine koyarken bana baktı. 'Anneme de alayım da dikkat çekmesin değil mi?"

"Al tabi de, sen kaç yaşındasın ki ne yapacaksın bunları?" derken kırmızı bir geceliği daha koluma asmıştım.

İtina ile seçmeye devam ederken telefonunun çalması ile cevaplamak için çıkarırken omuzlarını silkti. "18 yaşındayım, seneye evlenmeyi düşünüyorum."

Telefonunu cevaplarken ilk söylediği cümle ile kıkırdadım. Sevgilisi aramıştı. "Güzelim diyen ağzını yerim, söyle kara gergedanım öl de öleyim... Nerede miyim? Şeydeyim ya Victoria Secret mağazasında takılıyorum öyle... Sen boşver o sesleri kavga var da, renk söyle bakalım soytarı. Ya Doruk sorgulama da söyle işte oğlum!"

Gülerek elimdekileri adama uzattım. "Abi paketle."

"Hemmen hazır Havuç kafa ablam." dediğinde cidden havuç gibi üstünü yeşil, altını turuncu boyadığım saçlarıma dokundum.

Bana poşetimi verince paramı ödeyip gidecekken kızın başka bir kızın saçını tutup çekmesiyle gözlerim büyüdü. "Ne demek benim geceliğimi çalmak kızım ağzını yırtarım senin."

O kız da yanımdaki kızın saçlarını tutup zaten uzun olan saçlarını daha da uzatmak ister gibi çekerken ayırmak için kollarımı uzattım. "Kızlar durun!"

"Sanane havuç olma her şeye." diyen başka bir kızın da beni ittirmesi ile arkamı dönüp poşeti abiye attım. "Abi tut bunu, sakla."

Arkamı geri dönüp beni itekleyen kıza döndüğümde tekrar itmesi ile çantamı tuttuğum gibi kafasına geçirdim. "Başlarım eline koluna!"

Kız çantanın ağırlığının etkisiyle tezgaha sırt üstü düşünce sinirle bana tekme attığında ayağına da ben tekme atıp üstüne atladım.

Bizim kavgamızla birbirine giren kadınlara bakıp onun yüzünden kavga ettiğimiz mavi gözlü kızla kavga eden kızın arka tarafından saçlarını çekip tezgahta öbür tarafa düşürdüm.

Onlar da bana vuruyordu. Annemin dayak yeme de istersen beynini patlat dediği sözleri kulağımda yankılanıyordu. Sanırım dediğini yapacaktım.

.

kısa oldu sorry, bölümü ikiye bölmek istedim biz de ekmeğimizdeyiz yani