Öhm selam biraz garip olacak ama bu konuşmayı bölümün başında yapmak istedim.
Bölümü Rabbit7jk 'ye adamak istiyorum desteğin için ayrıca teşekkür ederim beni yazmam için motive ettin ^^
Bu kitap benim ilk maceramdı okuyan herkede teşekkür ederim umarım sizi eğlendirebilmişimdir hoşçakalın ♡
°
°
°
°
Jimin binanın kapısından girerken önce Moonbyul'un evinin kırılmış kapısında göz gezdirdi. Aklına gelen anılarla hızlıca merdivenlere yöneldi ve evlerine çıktı.
Içeri adımladığında o karmaşada fark edememiş olsada etrafın oldukça dağıldığını görüyordu şimdi. Kırık camlara basmadan salona girdi. Bu eşyaların hepsini çıplak elle toplayamazdı.
Eli cebindeki asaya gitti ve çıkarıp bir süre düşündü sonra arkasına baskı uygulayıp asanın ucundan kırmızı ışık yayılmasını sağladı. Koluna sembol kitabında olmayan bir şekil çizdi.
Işe yarayıp yaramadığını denemek için elini koltuğa uzattı. Koltuğun üzerindeki yanık izleri ve kesiklerin yavaşça kapanıp yok olduğunu gördüğünde gülümsedi ve tüm evi toparlamaya başladı.
Jungkook enstitüsüdeydi. Kalan işlere yardım ediyordu. Seojoon'dan sonra başa kimin geçeceği hakkında kararsızlardı ancak sonrasında Sera'nın uyanmasını beklemeye karar vermişlerdi. Bu sırada da açılan yaralar sarılıyordu. Vampir ve Kurtlarla olan anlaşma başa geçen kişiyle tekrar imzalanacak ve iblislerle birlikte mücadele edilecekti.
Evi tamamen düzenlediğinde yorgunlukla kendini koltuğa attı. Birkaç dakika sonra dışarıdan gelen motor sesiyle gülümseyerek ayağa kalktı.Jungkook sonunda kapıda belirdiğinde Jimin koşarak boynuna atladı. Altın gözlü onu bacaklarından kaldırarak kucağına aldı. Gözlerini evde gezdirdiğinde açıkçası şaşırmıştı.
"Hm, yaptıklarını beğendim."
Jimin sarılmayı kesip yüzlerini aynı hizaya getirdi ve gülümsedi.
"Yeni birkaç numaram var."
Jungkook sevgilisinin küçük gözlerine bakarak gamzesini gösterecek şekilde güldü ve yaklaşarak dolgun dudaklara öpücükler kondurmaya başladı. Jimin kıkırdayıp bunu bir öpüşmeye dönüştürdüğünde Jungkook yürüyerek onu mutfak tezgahına oturttu. Bu pozisyonda geçen dakikalar sonunda öpüşmeyi bitiren yine Jimin olmuştu.
Jungkook dudaklarını yaladıktan sonra söze girdi.
"Bizimle kalıp kalmayacağın konusunda endişeliyiz Jimin."
Jimin gözlerini kaçırdı. Kurulu bir düzen içinde yaşarken bir anda bambaşka bir ortama atılmak ve enstitüde geçecek bir hayata sahip olma fikri ona kaçıp gitme isteği yaratıyordu.
"Bilmiyorum Jungkook ben... Olanlar kafamı oldukça karıştırıyor ve korkuyorum."
Jungkook parmaklarını sarı perçemlere koyarak geriye itti.
"Biliyorum, biliyorum Jimin benim korkmadığımı mı zannediyorsun? Harika bir yeteneğe sahipsin ve sana ihtiyacımız var Jimin."
Yaklaşarak elmacık kemiğinde oluşmuş küçük yarayı öptü.
"Benim sana ihtiyacım var."
Jimin gözlerini kırpıştırarak altın pırıltılara baktı. Gerçekleri asla saklamayan pırıltılara.
Jungkook geri çekildi ve Jimin'in bacakları arasından çıkarak kapıya yönelmeden önce arkasına dönerek seslendi.
"Cevabını bekliyorum tanıdığım en cesur sıradan."
Ardından kapının kapanma sesini duyan Jimin kaşlarını çattı.
"Bir dakika ben sırada değilim ki?"
Bir çırpıda tezgahtan atlayıp koşarak kapıyı açtı ve merdivenlerden inerek dışarı çıktı. Jungkook, sırtı ona dönük motoruna yaşlanmış halde bekliyordu sonrasında geniş omuzların sarsıldığını gördü ve Jungkook arkasına döndü.
"Çok beklettin."
Dedi alaylı sesiyle. Jimin başta şaşırsada oda oyuna katılıp motorun yanına ilerledi.
"Bana ihtiyacın olduğunu söyledin."
Jungkook başını iki yana sallayarak güldü ve motora bindi. Jimin de hemen arkasından binerken içindeki heyecana engel olamıyordu. Kollarını Jungkook'un beline sıkıca sardığında. Altın gözlü, önce ellerine bakmış sonra başını kaldırıp iç çekmişti.
"Jimin."
Sarışın, başını Jungkook'un sırtına yasladı.
"Hm?"
"Sana daha önce hiç melek görmediğimi söylemiştim hatırlıyor musun?"
Jimin başını aşağı yukarı salladı. Yanağı sırtına yaslı olduğundan Jungkook bunu hissedebilmişti.
"Yalan söyledim. Tam karşımda duruyordun zaten."
๑๑๑๑๑๑๑
Ve son.
~Taløn
03.04.2022 ♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümlü Kadeh | Jikook |
Fantasy| Tamamlandı | ☁ Gizli güçlere sahip bir iblis avcısı olduğunu bilmeden büyüyen Park Jimin, arkadaşı Kim Taehyung ile "Pandemonium" adlı bir gece kulübüne gider ve o akşam işlenen bir cinayete tanık olur. Bu anı gördükten sonra doğaüstü olaylar peşi...
