8.bölüm

35 9 13
                                    

-yusuf-

Çarşıda babam olacak adamla karşılanmıştım Sinirle kendimi tutamayıp gene  boş kalacağını bildiğim halde hesap soruyordum ama gene cevapsız kalmıştı.  Tek amacı ailemizi dağıtmak olduğunu anladığım bu adamdan bıkmıştım.ne yapacağımı kestiremezken o gün ki kızla tekrar karşılaşmış içimi ona dökmüştüm, nedeni bilinmez ilk defa bir yabancıya içimi açmıştım o kız bana çok yakın gelmişti sanki bir bağ vardı aramızda ama bilmiyorum belkide saçmalıyorum sırf ona benziyor diye içim acıyordu cidden içim çok acıyor du eve geçtiğimde annem gene yüzünü bana dönmüştü belki onu bulsam cidden benle barışır dı . Ne olur dön sadem sana ihtiyacımız var ...
Benim sana yaptığımı sen bana yapma ne olur. Odama geçip yatağa uzandım boş tava bakıyordum hayatim bundan sonra ne olacak bilmiyordum ama bittiğini biliyordum daha ne kadar dayanabilirim emin değildim.

!2 hafta sonra!

-iris-
Bavullarimi toplamıştım yurt a veda edip terminal e gelmiştim bavulları yerleştirdim. Otobüsten koltuğuna oturup kulaklıklarım taktım anneme kavuşmanın heyecanı vardı ama bir yandan da Yusuf korkusu vardı ne yapmam gerektiğini Ahmet abiden öğrenecektim,  biraz hayat yoruyordu beni ama yapmak zorundaydım annem benim için hersey demekti ve onu korumak benim görevim di..
Müzik dinlerken bir yandan dışarıyı izliyordum .
Saatler sonra otobüsten inmistim benj almaya Ahmet abi gelmişti gece 12 de indiğim için koşarak sarılmıştım, çok özlemiştim çünkü onu "abi"gozleri dolu olduğu halde sırıtıp "cadı mm "kıkırdadım "abisinin gülü özledim " saçımı opmustu arabaya geçtiğinizde direkt konusmak istedim"abi bir sorun var"bana tek kaşını kaldırıp baktı "hayırdır güzelim "Derin nefes alıp olanları baştan sona anlattım bana korku dolu gözlerle baktığında sorunun büyük olduğunu anladım "annen bunu duyarsa burda bir dakika bile durmaz kacar biliyorsun  değil mi ?" Başımı evet anlamında salladım "Ne yapacağız abi ya annemi bulursalar "başını iki yana salladı "buna izin vermem ben asla vermem buna izin " arabayı yol kenarında durdurdu başını direksiyona yasladı "bir yolunu bulacağım sen annene birsey belli etme güzelim ben bulacağım birseyler sen sakın beli etme bana yeter tamamı" başımı tamam anlamında sallayıp "olur abi " eve kadar konuşmamıştık eve gelince kapıda duran annemi görünce hızla arabadan  inip koşarak sarıldım "annem" annem de Ahmet abi gibi saçımı öpüp kokladı " meleğim hoş geldin annem gel hadi içeri ama ares ve eftelya yengen uyuyor sessiz ol tamamı" kıkırdadım ares uykusuna düşkün biti idi yengem ise hamile diye çok uyuyordu "tamam anneciğim söz "içeriye geçmiştik Ahmet abi bavullarimi benim odamın önüne koymuştu  sonra gelip oda oturmuştu " hadi herkes yorgun uyuyalım sabah artık hasret gideririz siz şimdi ses yaparsınız uyanmasinlar"annemin dedigi şey ile gülmüştük  "tamam küçük hanım hadi herkes odalarına "Ahmet abi de ayaklaninca hep beraber odalara dağıldık bavulları yarın açmayı düşünüp yatağıma uzandım,özlemiştim evimi gene birden uyuya kalmıştım.

Sabah odamın kapısının açılması ve üstüme atlayan bir adet ares ile uyanmış hemen arkasından ise yastık savaşı ile kendime gelmiştim özlemiştim böyle uyanmayı yalan yok şimdi kahvaltıya indiğim de ise eftelya abla ve karnındaki minik şişlik ile karşılaştım hemen sarıldım elime aldığım hediye paketini ona uzattım "bu benden minik hanıma "yengem heyecanla acarken  paketi kapı çaldı kesin Cemre abla idi gelen ki annemin actigi kapı ile onaylanmıştı, çilek kız tulumunu gören  herkes aşk ile bakıyordu ve Cemre ablanın gelip "ama ama bu çok güzel "diye tulumu eline alması ile herkes kahkahaya bogulmustu annem ise"sende yap Bi atane sanada alamim bundan demesi üzerine ikinci kahkaha tufanı kopmuştu "teşekkür ederim güzelim gerek yoktu buna ama "yengem ve mütevazilik seviyesi "aman yenge görende araba aldık sanar epi topu Bi tulum ve salgamin da dolapta bu arada "gözlerinin büyüdüğünü gördüğüme emindim "ay teşekkür ederimm" kikirdadim diğer paketi Cemre ablaya verdim bir diğerini arese ,Ahmet abiye ve anneme uzattım, Cemre ablaya bir tane çilek desenli fincan takımı ,arese tişörtümüz, Ahmet abiye en sevdiği şey olan özel tespih, anneme ise sahmeran hediyelerini vermiştim sonra ise hepimiz kahvaltıya oturmuştuk şen şakrak bir kahvaltı ardından ben odama geçip düzenleme yapmaya geçmiştim ,herseyi özenle düzenlerken saatin ne zaman akşam 8 olduğunu merak ediyordum akşam yemeğine indiğim de hala bizimkilerin mutluluğu yüzünden okunuyordu ama Ahmet abi hariç aklının karışık olduğunu gorebiliyordum ona baktığımı anlayınca bana kafasını çevirdi başımla sorun yok işareti verince tebessüm etti .bir çözüm bulmalı idim annemi onlardan korumalı idim ama nasıl gücümüz nereye kadar yeter bilmiyordum cidden bazen yok olmak istiyordum annemle birlikte sanki hiç yaşamamış gibi olmak .
Yorgun olduğumu söyleyip odama geçmiştim yatağıma uzanıp oyuncak ayıma  sarıldım tek duam vardı anneme birsey olmasindi onu kaybedersem ne yapardım bilmiyordum...

Yazar gözünden;
Her bir odada ayrı bir acı, korku vardı, bir odada kardeş kaybetme korkusu ,bir odada anne bir başka odada ise evlat korkusu vardı ve kilometrelerce ötede ise vicdanı susmayan bir adam ve acı içinde yatan bir anne teyze vardı.  Sayenin annesi olan Nermin hanım ise hayatından mutlu idi kocası çocukları ve torunları ile huzurlu idi . Saye nin babası tuna bey de aynı şekilde hayatından mutlu idi zaten "ölse ölüsünü haber vermeyin o benim kızım değil 2 çocuğuma yemin ederim" diyen bir baba idi o adam normaldi böyle olması ve Turgut bey evet evet şu Yusufu gaza getiren adam o ne mi yapıyor gene aynı şeylere devam ediyor hayatından memnun elbet bir gün yakalanacak. 
Saye gilde ise olay farklı idi ; Ahmet sayeyi korumak istiyor ama nasıl yapacağını bilmiyor kardeşini kaybetme korkusu yaşıyordu.iris annesini kaybetmekten korkarken ,Saye ise kızını kaybetmek ten korkuyordu .
Kimin ne olacağını bilmediği bu hayatta sağ salim çıkmaya çalışıyorlar dı.
Belkide iris annesini kurtarabilirdi günlüğün  kayıp sayfalarını bulsaydı.  Ama nerden bilecekti ki o günlük aslında annesine ait aklının ucundan dahi geçmiyor du bu annesinin günlüğünü okuduğu hala aklında o gunlugun parçaları vardı bunuda söylemişti Ahmet abisine Ahmet bey ise bulmaya çalışacağını söylemişti .
Ahmet bey günlüğü duyunca ve sadem ismini duyunca bir an donsa da belli etmemeye çalıştı annesinin günlüğü olduğunu söyleyemez di genç kıza birseyler uydurmustu o anda bu isi sabah kuzey ile konuşmayı aklına not alıp uyuya kalmıştı Ahmet bey .
Ama o gece uyuyamayan 1 kişi vardı o da Yusuf tu her gece yaptığı gibi sadem i arıyor du Bir ip ucu verir umudu ile ama bulamiyordu en son dayanamayıp şu TV programlarını düşünüyordu ama ne hakla onu bilmiyordu işte çıksa ne diyecekti ki ? Tecavüz ettim kimse inanmadı evden attılar mi diyecekti ? Orada onu yok ederler di buna emindi başını iki yana salladı vicdan yükü ne kadar ağırdı böyle? Bir kızın hayatını çalmıştı ve bir tek onun değil kendi hayatı annesi ,nenesi ve dedesi... kalp yorgunluğu çok fazla idi kafasını masaya dayadı gözlerini kapadı dua ederek yalvarıyordu Allaha bir işaret göndersin diye ,aslında oda bilmiyordu aslında kızı ile çoktan karsilasmisti ve o ip ucunu yok etmişti.
Bölüm öncesi spoilere @Kanatsizruhlaroffical instagram ve tiktoktan ulaşabilirsiniz .
Yeni bölüm için 25 vote ve 20 yorum bekliyorumm..

Kanatsız Ruhlar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin