-1-

13.8K 179 3
                                    

Koşturmaktan o kadar yorulmuştum ki nefesim ciğerlerime bile ağır geliyordu. Derin bir nefes alıp mağazadan içeriye girdim. Her yer o ulaşılamaz zenginlik kokusuyla doluydu şımarık insanlarla ilgilenmek zorunda olduğum o işimin başındaydım kıyafetlerimi giyip raflanır arasına kaydım hemen mesaim dört gibi biticekti uğraşması zor bir iş olsada garsonluktan iyidir.

Ben çok kalabalık olmasada geniş bir ailedeyim her yerde cıvıltının olduğu seslerin kulak doldurduğu bir kalabalıkta annem kendi halinda sakin biri. Babam oteriter, sert mizaçli ama tatlı ve itibar sahibi bi adam abim, ben ve kardeşim abim sıradan kendi halinde bir avukat eşiyle beraber işlerinde gayet mutlular. Bende babama destek için okulun yanında bu işi yapıyorum.

Meşur "HERSAH" işte bu zengin markanın yüzü güzel, müşteriyi elinde tutan elemenıyım.

Meşur dememim sebebi her zenginin günde bir defa uğrayıp yeni tasarımlar, mücevherler neler diye bakması ve eli boş çıkmayışı. Burayı tevafuken bulmadım burayı yıkılmaya yakın beni tutan canım arkadaşım ayarladı severek yapıyorum diyemem ama sevmekte zorundayım..

Mesai saatinin bitişini diğer çalışanların çıkmaya başlamasıyla anladım Sedef üç defa aramıştı hemen dönüp aradım açtığı gibi konuya girmişti "naber hemen buluşmalıyız"
"ne olduğunu söylermisin?"
"acil ya bayılıcaksın"
"tamam ben senin oraya gelirim 1 saate"
Hemen hazırlanıp çıktım fazla vaktım yoktu eve yetişmem gerekiyordu Sedefin dediği şeyin merakıyla koşarak gitmiştim nerdeyse..

Onun çalıştığı kafeye geldiğimde nerdeyse boştu bir kaç masa doluydu sadece Sedefi otururken buldum hemen yanına yanaştım " bu acelen neydi Çabuk söyle eve yetişmem lazım, yoksa....
Yoksa birşeymi oldu."
"yok ya korkam ama çok güzel birşey şu karşı masaya bak.
Evet evet sağ taraftaki..
işte o çok çaktırma....

BİR AMAN  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin