7

11 2 5
                                    

Medya Kumsal.

Dün gecenin baş ağrısıyla hâlâ savaşıyordum.. Aslında gece güzel geçmişti gayet eğlenceliydi ama buna rağmen içim buruktu sebebi ise gözlerimin sürekli Emre'yi aramasıydı... Sanki çıkıp gelecek bir şey lazım mı ya da hoşgeldin diyecekmiş gibiydi... Ama öyle bir şeyin olma imkanı yoktu o artık burada değildi... 

Siyah saçımı güzel bir şekilde toplayıp at kuyruğu yaptıktan sonra aynaya baktım şişmiş göz altı torbalarım ve kızarmış gözlerim dışında bir sıkıntı yoktu.

Çantamı alıp sessiz bir şekilde evden çıktım, yine aynı şekilde servise binip başımı cama yaslayarak düşünmeye başladım... Ben kimdim insanların gözünde ya da onlara göre ne şekilde değişmiştim?

Ben Kumsal herkesin 'ooo' dediği bir zamanlar bir sürü çevresi olan insanlara kendini kaptıran Kumsal...
Evet evet öyle bi Kumsal'dım geçen yıl dershaneye de gitmemle çevrem baya bi artmıştı arkadaş arkadaş diye diye dersleri boşlamış istediğim bölümde gelmeyince mezuna kalmış bir kızdım. Yaşadığım yaz platonikliğim ile çoğu kişiyle arama mesafe koyup kendi kabuğuna çekilen Kumsal'dım.

Herkesin sürekli gülüyorsun çok mutlusun bir sürü arkadaşın var maddi bir sorunun yok diye diye başımın etini yedikleri Kumsal'dım. Peki ya bunlardan geriye ne kalmıştı koca bi hiç hepsiyle arama mesafe koymuş yalnızlığa gömülmüştüm...

Ben Kumsal ama sadece Kumsal kendime söz veriyorum ki bu şehirde son yılım olacak bu sefer insanlar tekrar başarımla konuşacaklar ve ben buradan gitmiş olacağım, kendime söz veriyorum.

'_⁠_⁠_⁠_⁠_⁠_⁠_⁠_⁠_'

"Kanka kendine gel bak yemin ederim kesecem seni oğlum gülsene artık.'' diyen Esra ile ona baktım.

Esra... İyikim dediğim kız, her zaman yanımda olanım onun için her şeyimi feda edeceğim kız.

"Bana sarılır mısın?" diye fısıldayarak konuştum ihtiyacım vardı çünkü birinin yanımda olduğunu bilmeye ihtiyacım vardı.

Sıkıca bana sarılıp saçlarımı okşamaya başladı uzun zaman olmuştu saçlarımın okşanmaması...

"Yoruldum." dedim bitik bir şekilde.

"Yapamıyorum Esra olmuyor babamın istediği gibi bi evlat olamıyorum o çok farklı ben çok farklıyım."

"Anlıyorum seni kuzum inan bana seni çok iyi anlıyorum al işte az önce benim babamı da gördün bi farkı yok ki." demesiyle buruk bir şekilde güldüm.

"Anlat bakalım bu seferki sorun ne?"

"Hangi birini söyleyeyim onun için ne önemli çok başarılı olmam temel sebebi bu ve ben yoruldum artık sık boğaz etmesine dayanamıyorum."

Aramızda oluşan sessizlik ile babam aramıştı. Esra'ya baktım hoparlöre almamı istemişti.

_Efendim baba?

_Nerdesin kızım?

_Kurstayım, nerde olabilirim ki?

_Doğru, her neyse kaçta biter işin.

_Yarım saate, neden sordun ki?

_Baba kız yemeğe çıkalım diye düşündüm.

_Nerden çıktı bu?

_İçimden geldi.

_Gerek yok baba istemiyorum.

_Girdiğin Türkiye deneme sonuçların açıklanmış hocan bana attı bunu kutlamayacak mıyız? Ödül olarak vakit geçirebiliriz.

_İstemiyorum baba yorgunum evde konuşuruz.

_Tamam prensesim dersini dinlemeyi unutma bide hocanla konuştum çok sessizmişsin biraz konuş.

_Böyle olmamı insanlarla arama mesafe koymamı isteyen sendin.

_Başarını etkiliyorlardı böylesi daha iyi.

_Anladım.

_Hadi görüşürüz kızım.

_Görüşürüz.

Aramayı kapattıktan sonra derin bi nefes verdim.

Esra'ya dönüp "Bu gece yırttım." deyip gülümsememle sırtımı sıvazlamıştı.

AnidenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin