Bölüm -12

913 114 163
                                    

Bölüm şarkısı - Ali Kınık : Feridem

Tuğra babası ve Ali amcasını şaşkınca izlerken, Kayra'dan sonra en tuhaf kız isteme olayının başına gelmesi ile yüzünü buruşturdu. Babası kesinlikle normal değildi! Bu adam kızlarını verirken her şeyi usulüne göre yaptırıp erkek çocuklarına gelince neden böyle tuhaf olaylara imza atıyordu acaba!? Oysa o böyle bir an hayal etmemiştiki! Gerçi Asya ile evlenmeyi de hayal etmemişti ama yinede Asya ile hayatlarında bir kere yaşayacakları bu anların bu şekilde olmasını istemiyordu. Hem Asya da böyle olsun istemezdi. Onun da her genç kız gibi hayalleri vardı elbette bugüne özel. Ayrıca damat kahvesini bile içememişti be! İleride çocuğuna anlatacakları hoş anıları olmalıydı. Bu geceden hoş bir anı olarak neyi anlatabilirdiki?

Düşünceleri ile bakışları kendisini üzgünce izleyen iki yaşlı kadına döndü. Anneni isterken onun evde kalmış büyük halaları koca bulma çabaları ile ortalığı nasıl karıştırdı oturunda anlatayım mı diyecekti? Yüzünü buruşturarak başını iki yana sallarken bakışları kendisine sinsice sırıtan Emir'e ve diğerlerine kaydı.

Yada Dayın olacak düenbaz pic o geceyi sabote etti, benim ikizim olan dangalak amcanız,düzenbaz enişteleriniz ve kuzenlerim olacak puştlar o gece ona çanak tutarak beni çıldırttılar mı diyecekti. Başını tekrar iki yöne sallarken bu defa bakışları kendisine muzipçe göz kırpan Ayaz ve Yasemin ablasına kayınca geceye damga vurarak girdikleri müzikal gösteriyle gözleri irice açıldı.

"Fırlama Ayaz amcan ve Yasemin teyzen,annenizi isterken isteme merasimini bir müzikalle birleştirerek dedenin fitilini ateşleyip işi oldu bittiye mi getirdiler diyecekti. Bu defa bakışları babası ve Ali amcasını bulurken içinde büyüyen hırsla dişlerini sıktı.

Ama bak en güzeli de deden anneni isterken beni mal yerine koyup,kurban pazarlığı yapar gibi piyasaya sürdümü diyecekti? Düşünceleri arasında başını olumsuz anlamda telaşla iki yana sallayarak kükredi.

"Olmadııı! Böyle bir an hayal etmemiştim ben! Olmadııı! "

Tuğra'nın çıkışı ile evin içinde bir sessizlik oluşurken o isyan edercesine ellerini saçlarından geçirerek söylendi.

"Ya Allah aşkına böyle saçma kız isteme mi olur!? "

Tuğra'nın çıkışı ile gözleri parlayan Vasviye ona doğru yaklaşarak yanında dikilip bakışlarını Ali'ye çevirerek başını olumsuz anlamda sallayıp konuştu.

"Ahanda haklı bu yakışıklı kapitan. Alim böyle kız isteme olmaz vermede olmaz. Gel sen vazgeç Asya'yı vermekten. Bir genç kız böyle istenmez o yüzden onu verme beni veer. Benim için farketmez be çocuğuum. "

Tuğra yanında dikilen kadının kendisine sırıtarak göz kırpması ile bir adım geri çekilirken bu defa Cevriye oturduğu yerden kalkıp Tuğra'nın diğer
tarafına geçip ona bakarak başındaki eşarbı çekiştirerek konuştu.

"Kapitan kararını ver. Buzdolabı Asya'mı, yerçekimine yenik düşmüş sarkık Vasviye'mi, yoksa diri ve taze yıllara meydan okuyan ben mi?"

Tuğra korku dolu bakışlarını Cevriye den çekmeden titreyen sesiyle seslendi.

"A... Anne. Annem. Yüzükleri ver Ali amcama,kurban olayım. Oğlun bir kazaya kurban gidecek yoksa bu işin sonunda. "

Herkes Tuğra'nın sözleri ile kıkırdarken Azra yerinden kalkmıştı ki Cevriye, Tuğra'yı dürterek sol elini gözünün önüne uzatarak kıkırdadı.

"Haah şöyle. Kırk yıllık bekarlığımın sonunda beni hak ettiğin için çok şanslısın beee. Hadi tak yüzüğü de öpücüğü alnıma konduruver kapitanım! "

BİR HATA İKİ MUCİZE  ( DAVA SERİSİ -5 )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin