Nefesimi tuttum ve bu sekilde kalmayi diledim ama Thomas hizlica merdivenlerden cikinca Harry aniden benden uzaklasti.
"Gelmeden once haber vermeye ne oldu Thomas?" diye tersledi Harry.
"Uzgunum efendim ama Gemma iyi degil.Restoranin biraz ilerisinde kaza yapan bir araba gordum ve gidip baktigimda Gemma oldugunu gordum.Sarhos."
Harry dehsetle bana bakti.Gozlerindeki kaygiyi ayirt edebildim.
"Doktor geldi mi?"
"Aradım efendim.Yolda."
Telefonunu aldi ve "hadi." dedikten sonra elimden tutarak benide yaninda sürükledi.
Ellerimize odaklandim ama bunu dusunmenin sirasi olmadigini biliyordum.Gemma kardesimdi fakat ona karsi cok kardes duygulari besleyemiyordum henüz.
"Gemma." Harry kosarak Gemma'ya sarildi "iyi misin?"
"Hayir." dedi catlayan sesiyle.
Uzaktan onlari izliyordum.Belki gidip yanina ona sarilmaliydim,belkide uzak kalip sadece burada oldugumu gostermeliydim.Gemma gozlerini bana cevirdiginde ilk secenegi daha dogru buldum.Kardeşim olması ya da olmaması pek önemli değildi.Üzgün ve az önce kaza yaptığı için sarsılmış biriydi.İlgiye ihtiyacı vardı.
"Hey.İyi olacaksın." yanına giderek yavasca dizlerimin uzerine coktum ve kollarimi ona sardim.
"Bu sorumsuzluk ne Gemma." Harry sesini yükselttiğinde ikimizde sıçrayarak ona baktık "sarhoşsun."
"Şimdi değil." diye tersledim onu.
"Hayır,şimdi." tekrar eğildi "ne zamandır bu kadar aptalsın Gemma?"
"Onu daha çok üzüyorsun!" bagirdigima ben bile sasirmistim.
"Bu senin isin degil! O benim kardesim!" arabaya vurdu.
Gözlerimi sinirle ve kırılmışlıkla ona diktim "yanılıyorsun." yerden kalkarak onu kolundan cektim "bak birbirimizle konuşmayalım çünkü tek yaptığımız tartışıp onu daha çok strese sokmak.
"Öyle demek istemedim.Biliyorsun."
"Ne mi biliyorum? Senin asla iyi biri olamayacagini." tekrar Gemma'nin yanina gittim "birazdan doktor gelecek.Ne oldugunu anlatmak ister misin?"
Kafasini salladi "terk edildim."
Gülümsemeyi deneyerek "bunun için bir kızlar gecesi yapmalıyız." dedim.
Kıkırdadı ve ardından bende güldüm.Doktor geldiginde onun yanindan kalktim "iyi olduguna gore" ve yola ilerleyerek taksi durdurdum "seni ararim."
"Gitme." iki sesi ayni anda duydum ama ilk baktigim Harry Styles oldu.
Harry hizla yanima geldi "sana ihtiyaci var."
"O bir bebek degil."
"Oyle." kafasini salladi.
Derin bir nefes verdim "kaba sozler yok."
"Yok."
Gozlerimi devirerek berbat olmus arabaya yaslandim.
-
"Yavaş ol." diye uyardim Harry'i asansorden inerken.
"Susacak mısın?"
"Kaba söz yok." dedim kelimelerin uzerine basarak.
"Siktir." yukari bakti "neden ben?"
Omuz silktim "sen istedin.Şimdi sessiz ol ve onu yatır." önünde durduğu odanın kapısını açtım.
O Gemma'yi yatağına yatırırken ve alnından öperek bir şeyler mırıldanırken onları izledim.Ardından Harry çıkarken kapıyı arkasından kapattı ve derin bir nefes alarak dağılmış saçlarının icinden elini gecirdi.Beni kolumdan tutarak merdivenlerden yukari cikarmasi bundan sonra gerceklesti.
"Biraz konusalim."
"Ne hakkinda?" parmaklarını tek tek kaldırarak kolumu çektim.
Kapıdaki tuşlara yavaşça dokundu.Tekrar beni cekti ve odaya girdik.
"Senin odan mi?" dedim büyülenmiş gözlerimi etrafta gezdirerek.
"Evet.Otur lütfen."
Calisma masasi disinda oturmak icin hic yeri yoktu "belki bir koltuk almalisin."
Omuz silkti elindeki bardaklarla gelirken "ihtiyacım yok." bardaklari yatağın yanindaki sehpaya bıraktı ve beni omuzlarımdan bastırarak yataga oturttu.
Bardaklardan birini alarak öteki tarafa gecti ve yataga uzandi.Saten çarşaflara sinmiş kokusunu ciğerlerime doldurdum.
"Gemma'ya deger veriyorsun."
"O benim kardeşim."
"Haklısın." kafamı salladım.
Bardagini yana bıraktı.Asagi kayarak yan döndü.Yüzünü bana yaklaştırdı.
"Sinirliydim.O yuzden o sekilde konuştum."
"Kendini kontrol etmeyi öğrenmek için kaç yaşına gelmen gerek?"
"Ne var biliyor musun? Bunlar en sakin zamanlarim."
"Oh" kıkırdadım "eskiyi gormek istemem."
"Eğer uzaklaşmazsan goremezsin."
"Anlamadım?" anlamıştım ama bu andan kaçmam gerekiyor gibi hissediyordum.
"Hiç." omuz silkti.
"Hadi,söyle."
Konusmak yerine yuzunu tavana döndü.Gomleginin dugmelerini acarken siyah mürekkepler gorundu.Kollarimdan destek alarak kafamı yastıktan kaldırdım.
"Hayır! Şimdi bana dövmelerin-ah-gerçekten dövmen var!"
Gozlerini devirdi "evet,bende insanım."
Bende gözlerimi devirdim "bakabilir miyim?"
Gözlerini bir süre üzerimde gezdirdikten sonra "olur." dedi.Gomlegini cikardi.
Yataga oturarak elimi dovmelerinin uzerinde gezdirdim.Sırıtarak "kelebek." dedim.
Yavasca elime vurdu.Eliyle tekrar uzanmamı sağladı.Sonra elini belime koyarak bana yaklasti.Gomlegini giyseydi belki daha normal bir nefes alis-verisim olurdu.
"İyi uykular Lexi Moore."
"Burada mi uyuyacagim?"
Cevap vermedi ve dudaklarıma ufak bir opucuk birakti.
Gulumseyerek "iyi uykular Harry Styles." dedim.
O gözlerini kapatırken camdan odaya dolan ışıkta parlayışını izledim.Huzurlu görünüşünü izledim.Belkide hayatımın en güzel anıydı ve o hayatımda gördüğüm en mükemmel şeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Broken
Fanfiction"Yıllar sonra gözlerine bakmak unuttuğum tüm hisleri bana geri kazandırmıştı ama tek yapabileceğim ona gülümseyip yanından geçmek ve hayatıma devam ediyormuş gibi davranmaktı.Oysa tek istediğim ona sarılmak,kokusunun üzerime sinmesiydi ve onu istedi...